Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/10474
Karar No: 2017/5927
Karar Tarihi: 18.09.2017

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/10474 Esas 2017/5927 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, davalı tarafından zorla alınan toplam 25.000 TL bedelli bonolar yüzünden borcu olmadığını iddia ederek menfi tespit davası açmıştır. Mahkeme, senetlerin ahlaka, adaba ve iyiniyet kurallarına aykırı alındığı sonucuna vararak davacının borçlu olmadığının tespitine ve davalı aleyhine %20 kötüniyet tazminatına hükmetmiştir. Ancak, kararda davacının senetleri korkutma yoluyla imzaladığı iddiasını ispatlayamamış olması sebebiyle eksik inceleme yapıldığı görüşüne varılmıştır ve mahkemenin kararı bozulmuştur. Kararda, HMK 25/2 ve 26. maddelerine de yer verilmektedir. HMK 25/2, hakimin somut olaylarda tarafların talepleri dışında delil toplayamayacağına dairdir. HMK 26 ise, hakimin tarafların talep sonuçları ile bağlı olduğunu belirtmektedir.
19. Hukuk Dairesi         2016/10474 E.  ,  2017/5927 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    - K A R A R -

    Davacı vekili, davalı tarafından ... 19. İcra Müdürlüğünün 2015/7931 sayılı takip dosyasından takibe konan 5 adet toplam 25.000,00.-TL bedelli bonolardan dolayı müvekkilinin davalıya borcu olmadığını, taraflar arasında ticari ilişki bulunmadığını, davacı ile davalının uzun süre birlikte yaşadıklarını ve 2014 yılı Ağustos ayında ayrılma kararı aldıklarını, ayrılma kararı üzerine davalının, davacıyla birlikte yaşadığı dönemde yaptığı harcamalara karşılık zorla takibe konu senetleri aldığını ileri sürerek takibe konu senetlerden dolayı davacının borçlu olmadığının tespitine ve davalı aleyhine %20 kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, müvekkilinin yerleşim yerinin ... olduğunu, ... Asliye Ticaret Mahkemesinin yetkili olmadığını, esasa ilişkin olarak da davayı kabul etmediğini, senetlerin zorla ve baskı ile alınmadığını, davacının şikayeti üzerine ... Cumhuriyet Başsavcılığının 2014/55721 Esas, 2014/34283 Karar sayılı dosyasından müvekkili hakkında takipsizlik kararı verildiğini, davacı ile müvekkilinin birliktelik yaşadıklarını ve bu dönemde yaptığı harcamalara karşılık davacının kendi isteği ile takibe konu senetleri imzalayıp verdiğini, senede karşı iddiaların senetle ispatlanması gerektiğini savunarak davanın reddini ve davacı aleyhine %40 kötüniyet tazminatına hükmedilmesini istemiştir.
    Mahkemece, menfi tespit davalarında icra takibinin yapıldığı yer mahkemesi de yetkili olduğundan yetki itirazının reddine, taraflarında kabulünde olduğu üzere, birlikte duygusal ilişki yaşadıkları, davalının birlikte yaşadıkları sürede yaptığı harcamalara karşılık davacıdan takibe konu senetleri aldığı, senetlerin veriliş amacının herhangi bir alacak- borç ilişkisinden kaynaklanmadığı, davacı senetlerin zorla alındığını iddia etmiş ise de davacı rızası ile imzalamış olsa dahi yaşanan bu ilişki sırasında yapılan harcamalara karşılık olarak alınan senetlerin ahlaka-adaba ve iyiniyet kurallarına aykırı olduğu, davalının birliktelikleri dönemde yaptığı masrafların Yargıtay içtihatlarında da kabul edildiği üzere, hediye niteliğinde olduğu, istenemeyeceği alınan senetlerden dolayı davacının borçlu olmadığının tespitine ,davalının bu şekilde aldığı senetleri takibe koymasında iyi niyetli olmadığından aleyhine kötüniyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir.
    Davacı kambiyo senedinin korkutma suretiyle imzaladığını iddia ederek menfi tespit isteminde bulunmuştur. HMK 25/2 maddesi "kanunla belirtilen durumlar dışında hakim kendiliğinden delil toplayamaz" ve HMK 26. maddesi "Hakim tarafların talep sonuçları ile bağlıdır." hükümlerini içermektedir. Somut olayda davacının senetlerin korkutma yolu ile alındığı iddiasını kanıtlaması gerekir. Mahkemece yapılan araştırmada davacının cumhuriyet savcılığında verdiği ifadesi dikkate alınarak korkutma iddiasının dışına çıkılarak davanın kabulüne karar verilmiş ise de, kabul kararı doğru olmamıştır. Davacının ispat yükümlülüğünde olduğu kabul edilerek delilleri toplanıp sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, mahkeme kararının bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 18/09/2017 gününde oyçokluğuyla karar verildi.

    KARŞI OY YAZISI

    Tarafların yılları aşan bir zaman boyunca birlikte yaşadıkları anlaşılmaktadır.
    Davacı dava konusu bonoları ikrah altında imzaladığını ispatlayamamış ise de; davalının dosya içinde bulunan 20.08.2014 tarihli ifadesinde bonoların birlikte yaşama sırasında davalı tarafça yapılan harcamalar karşılığında alındığı ikrar edilmiştir.
    Tarafların birlikte yaşamaları sırasında davalı tarafça yapılan harcamalar niteliği itibariyle davacı açısından borç doğurmayacağından yerel mahkeme kararının yerinde olduğu ve onanması gerektiği görüşünde olduğumdan saygıdeğer çoğunluğun bozma kararına muhalifim. 18.09.2017



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi