18. Ceza Dairesi Esas No: 2019/7559 Karar No: 2019/14172 Karar Tarihi: 10.10.2019
Görevi yaptırmamak için direnme - hakaret - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2019/7559 Esas 2019/14172 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, Görevi yaptırmamak için direnme ve hakaret suçlarından sanığı mahkum etti. Ancak kararda birkaç hata yapılmıştı. Öncelikle sanığın önceki suçu nedeniyle uyarlama yargılaması yapılıp yapılmadığı gözden kaçırılmıştı. Ayrıca hapis cezasının seçenek yaptırımlara çevrilmesi talebinin CMK'nın 230/1-d maddesi uyarınca değerlendirilmediği, hesap hatası yapıldığı ve mükerrirlere özgü infaz rejimi uygulanmasına karar verildiği halde hapis cezasının tercih edilmesi gibi çelişkili hükümler bulunuyordu. Ayrıca TCK'nın 53/1-b maddesi uyarınca hak yoksunluğu uygulanması mümkün olmadığı halde kararda bu hükme yer verilmişti. Bu sebeplerle mahkeme kararı bozuldu ve yargılama baştan yapılacak. Kanunlar açısından ise, sanığın önceki mahkumiyetine konu kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan dolayı, TCK'nın 7/2. maddesi uyarınca, aynı Kanunun 5560 sayılı Kanunla değişik 191/2. maddesine göre tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine karar verilebileceği, bu tedbirin gereklerine uyması halinde ise açılmış olan davanın düşmesine karar verilecek. Görevi yaptırmamak için direnme suçunda, TCK'nın 50.
18. Ceza Dairesi 2019/7559 E. , 2019/14172 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇLAR : Görevi yaptırmamak için direnme, hakaret HÜKÜMLER : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece bozma üzerine verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir. Ancak; 1- Sanığın önceki mahkumiyetine konu kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan dolayı, 5237 sayılı TCK"nın 7/2. maddesi uyarınca, aynı Kanunun 5560 sayılı Kanunla değişik 191/2. maddesine göre tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine karar verilebileceği, bu tedbirin gereklerine uyması halinde ise açılmış olan davanın düşmesine karar verilecek olması karşısında, öncelikle uyarlama yargılaması yapılıp yapılmadığı saptanarak, sonucuna göre erteleme ve seçenek yaptırımlara çevirme hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı hususunun değerlendirmesi gerektiği gözetilmeyerek, sanık hakkında "... kasıtlı suçtan dolayı üç aydan fazla süreli hapis cezasına mahkum edildiğinin tespit edilmesi nedeniyle yasal şartları oluşmadığı" şeklindeki yerinde olmayan gerekçeyle CMK"nın 231 ve TCK"nın 51. maddesinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi, 2- Görevi yaptırmamak için direnme suçunda, sanığın lehe hükümlerin uygulanması talebinin, TCK’nın 50. maddesindeki hapis cezasının seçenek yaptırımlara çevrilmesini de kapsadığı gözetilerek, CMK’nın 230/1-d maddesi uyarınca, bu hususta kanuni dayanakları da gösterilerek olumlu veya olumsuz bir karar verilmemesi, 3- Görevi yaptırmamak için direnme suçundan kurulan hükümde TCK’nın 265/3. maddesi uyarınca artırım yapılırken hesap hatası nedeniyle sonuç hapis cezasının "8 ay 10 gün " yerine "9 ay 10 gün" olarak belirlenmesi, 4- Hakaret suçundan kurulan hükümde, sanığın önceki mahkumiyetinin kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçu olduğu TCK’nın 191. Maddesindeki değişiklik nedeniyle tekerrüre esas teşkil etmediği belirtilerek sanık hakkında mükerrirlere özgü infaz rejimi uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesine karşın, sanık hakkında “TCK"nın 58/3. maddesi delaletiyle” şeklinde gerekçeyle seçimlik cezalardan hapis cezasının tercih edilmesi suretiyle hükümde çelişkiye neden olunması, 5- TCK"nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin hükmün, Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararıyla iptal edilmesi nedeniyle uygulanma olanağının ortadan kalkmış olması, Kanuna aykırı ve sanık ..."ın temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnamedeki isteme aykırı olarak, HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 10/10/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.