3. Hukuk Dairesi Esas No: 2019/1691 Karar No: 2019/8832 Karar Tarihi: 06.11.2019
Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2019/1691 Esas 2019/8832 Karar Sayılı İlamı
3. Hukuk Dairesi 2019/1691 E. , 2019/8832 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki kira sözleşmesinin iptali ve menfi tespit davasında yapılan yargılama sonucunda, davanın reddine dair verilen hükmün, süresi içinde davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine; dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı, davalı kiraya veren ile aralarında 01/03/2008 başlangıç ve 01/03/2012 sona erme tarihli kira sözleşmesi bulunduğunu, kira sözleşmesinin 5. maddesine göre kiracının herhangi bir sebeple kiralanandan çıkartılması halinde kira sözleşmesine dayanak olarak verilen senetlerin hükümsüz kalacağının ve kiracıya iadesinin yapılacağının kararlaştırıldığını, kira ilişkisi devam ederken ...Orman İşletme Müdürlüğünün davacıya tahliye ihtarnamesi gönderdiğini, buna rağmen davalı kiraya verenin kira sözleşmesine dayanak bono hakkında icra takibi başlattığını belirterek, kira sözleşmesinin 5. maddesi gereğince icra takibine konu yapılan bono ve davalının elinde bulunan diğer bonolar ile ilgili herhangi bir borcunun bulunmadığının tespitine karar verilmesi isteminde bulunmuştur. ...Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından işin esası incelenerek dava esastan sonuçlandırılmış, bu kararın temyizi üzerine Yargıtay 6. Hukuk Dairesinin 24/09/2014 tarih 2014/571 Esas ve 2014/10264 Karar sayılı ilamı ile davaya bakma görevinin Sulh Hukuk Mahkemesine ait olduğu gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir. Bozma ilamı doğrultusunda ...Asliye Hukuk Mahkemesince verilmiş olan görevsizlik kararının kesinleşmesi üzerine, davanın yargılaması görevi ...Sulh Hukuk Mahkemesi tarafından yürütülmüş,18/01/2018 tarih ve 2015/320 E. 2018/9 K sayılı kararı ile davanın esası hakkında hüküm kurulmuştur. İş bu kararın, davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine dava dosyası temyiz incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmiştir. 6100 sayılı HMK"nun 373/4 maddesi; "Yargıtayın bozma kararı üzerine ilk derece mahkemesince bozmaya uygun olarak karar verildiği takdirde, bu karara karşı temyiz yoluna başvurulabilir." hükmünü, Geçici 3/2 maddesi; "Bölge adliye mahkemelerinin göreve başlama tarihinden önce verilen kararlar hakkında, kesinleşinceye kadar 1086 sayılı Kanunun 26/9/2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanunla yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 454 üncü madde hükümlerinin uygulanmasına devam olunur. Bu kararlara ilişkin dosyalar bölge adliye mahkemelerine gönderilemez." hükmünü içermektedir. Yukarıda açıklanan yasa maddelerinin düzenleniş amacı, Bölge Adliye Mahkemelerinin göreve başlama tarihinden önce verilen kararlara karşı Yargıtay yoluna başvurulmasını ve karar kesinleşinceye kadar kanun yolu denetiminin Yargıtay tarafından yapılmasını sağlamaktır. Diğer bir anlatımla, Yargıtay’ın verdiği bozma kararları üzerine verilen kararların tekrar Yargıtay denetiminden geçmesi, başka bir deyişle Yargıtay kararının istinaf yolu ile denetlenmesinin önüne geçilmesi amaçlanmıştır. Somut uyuşmazlıkta; ...Asliye Hukuk Mahkemesinin kararı Yargıtay 6. Hukuk Dairesinin yukarıda belirtilen ilamı ile Mahkemenin görevsiz olduğu gerekçesiyle bozulmuş, Yargıtay dosyadan elini çekmiştir. Bu aşamadan sonra, görevli ...Sulh Hukuk Mahkemesi tarafından esasa ilişkin yargılama yapılıp karar verilmiştir. Aleyhine kanun yoluna gidilen karar, ...Sulh Hukuk Mahkemesinin kararı olup, bu karar ile ilgili olarak Yargıtay’ın bir denetimi söz konusu değildir. Bu itibarla, 18/01/2018 tarihinde verilen ve daha önce Yargıtay denetiminden geçmeyen kararın kanun yolu denetimi "İstinaf" olup, görevli merciinin Antalya Bölge Adliye Mahkemesi olduğu anlaşıldığından, dosyanın Antalya Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmek üzere ilk derece mahkemesine İADESİNE, 06/11/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.