Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı alacak davasına dair karar Dairemizin 21/04/2016 gün ve 2015/7613-2016/3295 sayılı ilamı ile onanmasına karar verilmesi üzerine bu defa davacı ve davalı tarafından yasal süresinde karar düzeltme isteminde bulunulmuş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Davacı tarafından 273.477,77 TL kira alacağı ve 137.734,99 TL gecikme zammının dava tarihinden itibaren işleyecek gecikme zammı ile davalıdan tahsili istenmiş olup, mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen yukarıda tarih ve numarası yazılı karar Dairemizin 21.04.2016 gün ve 2015 / 7613 Esas 2016 / 3295 Karar sayılı ilamı ile onanmasına karar verilmiş idi. Bu kararın incelenerek düzeltilmesi davalı ve davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
1-Mahkemenin kararında ve Yargıtay ilamında yazılı sebeplere göre HMUK.’nun 440. maddesinde yazılı hallerden hiçbirine uymayan davalı vekilinin karar düzeltme istemleri yerinde değildir.
2- Davacı vekilinin faiz talebine ilişkin karar düzeltme istemine gelince; Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle, taraflar arasında düzenlenen 04.05.2005 başlangıç tarihli kira sözleşmesi uyarınca davalının kiracı olduğunu, davalının 1. Yıl 3. ve 4. dönem kira bedelleri toplamı 273.477,77 TL ile sözleşmeyle kararlaştırılan ve dava tarihine kadar işlemiş olan 137.734,99 TL gecikme zammının tahsilini talep etmiş, mahkemece davanın kısmen kabulüne ve kira alacağı 273.477,77 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile tahsiline ve dava tarihine kadar işlemiş gecikme zammına ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.
Dairemizin 16.09.2014 tarihli, 2014/6878 esas, 2014/9841 karar sayılı önceki bozma ilamında;
HGK’nun 16.06.2004 gün ve 2004/19–357 E. 2004/360 K. ve 10.10.2012 gün ve 2012/7–502 E. 2012/707 K.sayılı ilamlarında da belirtildiği üzere “gecikme zammı” aslında bir temerrüt faizidir. Bu nedenle, yalnızca asıl alacağa takip tarihinden itibaren faiz işletilmesi gerekirken 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 121/son maddesi (818 sayılı Borçlar Kanunu m.104/son) hükmüne aykırı olarak faize faiz yürütülmesi sonucunu doğuracak şekilde asıl alacak+gecikme zammı toplamına faiz yürütülmesi şeklinde karar verilmesinin doğru olmadığı, dava tarihinden sonra uygulanacak olan gecikme zammının
./..

sadece asıl alacak üzerinden devamına karar verilmesi gerektiği belirtilerek bozulmuş olup, bozma ilamında dava tarihine kadar işleyen gecikme zammının tahsiline ilişkin karara yönelik bir bozma yapılmamıştır. Bu nedenle mahkemece talep edilen kira bedeli ve dava tarihine kadar işleyen gecikme zammının tahsili ile sadece anapara alacağı olan kira bedeli alacağına dava tarihinden itibaren gecikme zammının uygulanması şeklinde karar verilmesi gerekirken yazılı şeklinde karar verilmesinin doğru olmadığı bu defaki incelemeden anlaşılmakla davacının karar düzeltme isteminin kabulü ile kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (2) No’lu bentte yazılı nedenlerle davacının faize ilişkin karar düzeltme isteğinin kabulü ile Dairemizin 2015 / 7613 Esas 2016 / 3295 Karar sayılı onama kararının kaldırılarak yerel mahkemenin 17.03.2015 gün ve 2014/463 Esas ve 2015/100 Karar sayılı kararının BOZULMASINA, (1) No"lu bentte yazılı nedenlerle davalının karar düzeltme isteminin REDDİNE ve HUMK.nın 442.maddesi gereğince takdiren 261.-TL para cezasının karar düzeltme isteyen davalıdan alınmasına, karar düzeltme harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, 29/11/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.