20. Ceza Dairesi Esas No: 2018/1043 Karar No: 2018/3890 Karar Tarihi: 01.10.2018
Uyuşturucu madde ticareti yapma - Yargıtay 20. Ceza Dairesi 2018/1043 Esas 2018/3890 Karar Sayılı İlamı
20. Ceza Dairesi 2018/1043 E. , 2018/3890 K.
"İçtihat Metni"
Mahkeme : İSTANBUL Bölge Adliye Mahkemesi 4. Ceza Dairesi Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma Hükümler : a) Mahkûmiyet; Bursa 6. Ağır Ceza Mahkemesi’nin
Dosya incelendi. GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: 5271 sayılı CMK"nın 288. maddesinde, "Temyiz, ancak hükmün hukuka aykırı olması nedenine dayanır. Bir hukuk kuralının uygulanmaması veya yanlış uygulanması hukuka aykırılıktır." ve aynı Kanun"un 294. maddesininde de ; "Temyiz eden, hükmün neden dolayı bozulmasını istediğini temyiz başvurusunda göstermek zorundadır. Temyiz sebebi ancak hükmün hukuki yönüne ilişkin olabilir." şeklindeki düzenleme gözetildiğinde, sanığın temyiz dilekçesinde adil yargılanmadığını, haksız yere ceza aldığını ve sanık müdafinin temyiz dilekçesinde sanığın isnad edilen suçu işlemediğini, başka delillerle desteklenmediği sürece gizli soruşturmacının alıcı kılığına girerek elde ettiği delilin hükme esas alınamayacağını, fotoğraf üzerinden yapılan teşhis dışında tanığın sanıktan uyuşturucu madde satın aldığına dair kesin ve yeterli delil bulunmadığını, TCK"nın 43. maddesinin uygulanma koşullarının gerçekleşmediğini belirtmesi karşısında, temyiz istemlerinin CMK 294/2. maddesi kapsamında olduğu ve hükmün hukuki yönüne ilişkin olduğu belirlenerek anılan sebeplere yönelik olarak yapılan incelemede; Dosyadaki bilgi ve belgelere göre, sanığın 02.05.2016 tarihinde gizli soruşturmacıya suça konu esrar maddesini sattığı sabit ise de; 20.06.2016 tarihinde tanık ..."ın üzerinde ele geçirilen CUMYL-4CN-BINACA isimli maddenin sanık tarafından tanığa satıldığına dair, sanığın savunmasının aksine, tanığın soyut beyanı dışında, her türlü şüpheden uzak kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı, sanığın yapılan ev aramasında herhangi bir uyuşturucu ya da uyarıcı maddenin de ele geçmediği ve uyuşturucu madde ticareti yaptığına dair ikinci bir eylemin tesbit edilemediği, bu nedenle sanığın tek olan eyleminin bir suç oluşturduğu ve zincirleme suçun koşullarının oluşmadığı gözetilmeden, sanık hakkında TCK"nın 188/4.a ve 43. maddeleri uygulanarak arttırım yapılması suretiyle fazla ceza tayini, Kanuna aykırı, sanık ve müdafinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan hükmün BOZULMASINA, hükmolunan hapis cezasının süresi ile tutuklama tarihine göre, sanık müdafiinin salıverilme isteğinin reddine, 01.10.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.