11. Hukuk Dairesi 2018/3184 E. , 2019/7750 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada Ankara 10. Asliye Ticaret Mahkemesi"nce verilen 30/03/2016 gün ve 2014/284-2016/193 sayılı kararı onayan Daire"nin 08/03/2018 gün ve 2016/8173-2018/1834 sayılı kararı aleyhinde davalılar vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği de anlaşılmış olmakla, dosya için düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra gereği konuşulup düşünüldü:
Davacı vekili, davacının 2005 yılından beri davalı şirketin ortağı olduğunu, davalı ..."nin ise şirket müdürü olduğunu, şirketin yıllardır yıl sonunda yapması gereken ortaklar kurulu toplantısının yapılamadığını, davacının odasına izinsiz girilmek suretiyle şahsi eşyalarının karıştırıldığını, kişisel eşyalarına el konulup şifrelerinin değiştirildiğini, bu konuda Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunulduğunu, ayrıca noterden çekilen ihtar ile şirkete ait hesapların incelenmesi talep edildiği halde belgelerin davacıya gönderilmediğini, şirket kâr payının dağıtılmadığını, davalı şirket müdürünün TTK 617, 625, 616 maddelerine aykırı davrandığını, şirket idaresinin hekim olmayan sigortalı çalışana bırakıldığını, 2013 yılı içerisinde alınan bir kısım faturaların usulsüz olduğunun Maliye tarafından tespit edilerek usulsüzlükten dolayı vergi cezası tahakkuk ettirildiğini, belirterek TTK 630. maddesi gereğince haklı sebeplerle davalı ..."nin davalı şirketteki yönetim görevinden azline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar vekili, davacının iddialarının TTK 630. maddesinde düzenlenen ağır ihlallerden olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece tüm dosya kapsamına göre, davalı şirket yöneticisinin şirketi zarara uğrattığının tespit edildiği ve bu hususun TTK 630/3. maddesi gereğince ağır kusur oluşturduğu gerekçesiyle davalı şirket müdürünün davalı şirketteki müdürlük görevinin kaldırılmasına dair verilen karar davalılar vekilinin temyiz istemi üzerine Dairemizce onanmıştır.
Davalılar vekili bu kez karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
1-Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre, davalılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair karar düzeltme istemlerinin reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, haklı nedenlerle şirket müdürünün azli istemine ilişkindir. Limited şirketin ortaklarına ait idare ve temsil yetkilerinin kaldırılması istemli olarak açılan davalarda husumetin, idare ve temsil yetkisinin kaldırılması istenen ortağa yöneltilmesi gerekli ve yeterli olup ayrıca limited ortaklığa husumet düşmemektedir. Nitelik itibariyle husumet, davanın her aşamasında ileri sürülmesi mümkün veya mahkemece vâkıf olunduğu takdirde re"sen nazara alınması gerekli bir itirazdır. Bu durumda, davalı şirket hakkındaki davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmadığından, davalılar vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile, Dairemizin 08.03.2018 tarih, 2016/8172E-2018/1834 K. sayılı onama ilamının kaldırılarak verilen kararın yukarıda açıklanan gerekçelerle bozulmasına karar verilmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalılar vekilinin sair karar düzeltme istemlerinin REDDİNE, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalılar vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile, Dairemizin 08.03.2018 tarih, 2016/8172E-2018/1834 K. sayılı onama ilamının kaldırılarak, kararın açıklanan gerekçelerle BOZULMASINA, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davalılara iadesine, 03/12/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.