Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/12746
Karar No: 2020/7539
Karar Tarihi: 24.12.2020

Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2019/12746 Esas 2020/7539 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Sulh Ceza Mahkemesi'nin 10/12/2018 tarihli kararına itiraz eden şüphelilerin, taksirle ölüme neden olma suçundan Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından açılan soruşturma sonucunda kovuşturmaya yer olmadığının belirlenmesi üzerine yapılan itirazın reddedildiği anlatılmaktadır. Kaza sonucu ölen maktullerle birlikte seyahat eden şüphelilerin aracının arkasında seyreden bir diğer şüphelinin de kazaya karışabileceği gerekçesiyle Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi tarafından kusur durumuna ilişkin rapor talep edildiği ancak bu raporda şüphelilere atfedilebilecek herhangi bir kusur görülmediği belirtilmiştir. Yargıtay 12. Ceza Dairesi'nin önceki bir kararına atıf yapılarak, taksirle işlenen suçlardan dolayı kusurluluk değerlendirmesinin mahkeme tarafından yapılması gerektiği vurgulanmıştır. Kanun olarak Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 309. maddesi detaylı bir şekilde açıklanmamıştır.
12. Ceza Dairesi         2019/12746 E.  ,  2020/7539 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Sulh Ceza Hakimliği
    Karar tarihi : 10/12/2018

    Taksirle ölüme neden olma suçundan şüpheliler ... ve ... haklarında yürütülen soruşturma evresi sonucunda Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 09/10/2018 tarihli ve 2018/57279 soruşturma, 2018/32483 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara yönelik itirazın reddine ilişkin mercii Diyarbakır 5. Sulh Ceza Hakimliğinin 10/12/2018 tarihli ve 2018/3880 değişik iş sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
    Dosya kapsamına göre, maktül..."nin sevk ve idaresindeki ... plaka sayılı araç ile olay günü Elazıg istikametinden Diyarbakir istikametine doğru yanında yolcu olarak bulunan diğer maktul...ile birlikte seyrettiği sırada, tek taraflı meydana gelen kaza nedeniyle maktüllerin vefat ettiği, kaza yapan aracı sollayarak gelen şüpheli ..."ın sevk ve idaresindeki aracın ve maktüllerin bulunduğu aracın arkasında seyir halinde olan şüpheli ..."ın yönetimindeki aracın, kazanın meydana gelmesinde kusurlu olabilecekleri nedeniyle başlatılan soruşturma kapsamında kusur durumuna ilişkin Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesinden rapor talep edildigi, talep üzerine düzenlenen 20/09/2018 tarihli, 2018/17147/2276 sayılı raporda, şüphelilere atfı kabil kusur bulunmadığının belirtilmesi üzerine de Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılıgınca kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği anlaşılmış ise de; Adli Tıp Kurumu Uygulama Yönetmeligi 15/2-b maddesinin "İlgili mercilerden gönderilmiş trafik kazaları ile ilgili tahkikat dosyaları üzerinde incelemeler yapılarak tarafların kusur oranları, zararları ve gerekli tazminat miktarları tespit edilerek sonucu bir raporla tespit edilir." şeklindeki düzenleme karşısında her ne kadar Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi Başkanlığının ölümlü ya da yaralamalı trafik kazaları için kusur tespiti yapması mümkün ise de, Yargitay 12. Ceza Dairesinin 05/09/2013 tarihli ve 2012/19402, esas, 2013/19286 karar sayılı ilamında da belirtildigi üzere taksirle işlenen suçlardan dolayı kusurluluk degerlendirmesinin mahkeme hakimi tarafından yapılabileceği, bilirkişi raporlarının mahkemeyi bağlayıcı değil, delilleri değerlendirme vasıtalarından biri olduğu, mahkemelerin gerekçelerini açıklamak suretiyle bilirkişi raporlarına itibar edip etmeme hususunda takdir ve değerlendirme hakkının haiz bulunduğu, bilirkişi tarafından kusurluluk konusunda yapılan değerlendirmenin hakimi baglayıcı bir yönünün bulunmadıgı, meydana gelen olay nedeniyle şüphelinin kusur durumlarının mahkemesince takdir ve değerlendirilmesi gerektigi gözetilmeden, itirazın kabulü yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Adalet Bakanlığının 22.07.2019 gün ve 94660652-105-21-8126-2019-Kyb sayılı kanun yararına bozma talebine atfen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 02.08.2019 gün ve 2019/80810 sayılı tebliğnamesi ile daireye ihbar ve dava evrakı tevdi kılınmakla;
    Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Murat Binici’nin sürücüsü, ...’ın ise yolcusu olduğu aracın, gündüz vakti meskun mahal dışında bölünmüş yolda seyri sırasında direksiyon hakimiyetini kaybederek şarampole yuvarlanması neticesinde araç sürücüsü ve yolcusunun öldüğü olayda, kaza tespit tutanağı ve mahallinde keşif yapılarak düzenlenen 3 kişilik bilirkişi heyet raporunda, şüphelilere kusur atfedilmemesi ile yine olaya ilişkin Trafik İhtisas Dairesinin 20.09.2018 tarihli raporunda, ‘’ Şüphelilerin idarelerindeki araçlarla seyirleri sırasında şahit oldukları dava konusu kazada, etkenlik arz edecek herhangi bir trafik kuralı ihlalleri görülmediğinden atfı kabil kusurları bulunmadığının... ‘’ belirtilmesi, olaya ilişkin mobese ve güvenlik kamera kayıtlarının olmaması ve tanık ile şüphelilerin beyanları birlikte değerlendirildiğinde, Diyarbakır 5. Sulh Ceza Hakimliğinin 10/12/2018 tarihli ve 2018/3880 değişik iş sayılı kararının dosya kapsamına uygun olduğu anlaşılmakla, değişik iş sayılı kararda bir isabetsizlik görülmemiş olup,
    Kanun yararına bozma talebine dayanılarak düzenlenen tebliğnamedeki bozma isteği incelenen dosya kapsamına nazaran yerinde görülmediğinden, Diyarbakır 5.Sulh Ceza Hakimliğinin 10/12/2018 tarihli ve 2018/3880 değişik iş sayılı kararına yönelik kanun yararına bozma talebinin 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca REDDİNE, dosyanın gereği için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 24.12.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi