Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/19585 Esas 2017/5889 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/19585
Karar No: 2017/5889
Karar Tarihi: 14.09.2017

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/19585 Esas 2017/5889 Karar Sayılı İlamı

19. Hukuk Dairesi         2016/19585 E.  ,  2017/5889 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın husumet nedeniyle reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde vek. Av. ... ile davalı vek. Av. ..."ın gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    - K A R A R -

    Davacı vekili, tarafların dava dışı ...A.Ş"nin ortakları olup, aralarında akdedilen protokolle davalının % 45,5 lik hissesini davacıya devrettiğini, karşılığında bedelleri 1.200.000,00 TL olan 5 adet senedin düzenlendiğini ve senetlerden 4 tanesinin ödendiğini, devir tarihinden önce tahakkuk eden borç ve ödemelerden sorumlu olan davalının 255.196,00 TL."lik ödemeyi davacıya yapmadığını, davalının sebepsiz zenginleştiğini iddia ederek, davalıya 1.200.000,00 TL borçlu olmadıklarının tespitini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, protokol hükümlerine uyulmadığı iddiasının yersiz ve mesnetsiz olup, davaya konu senedin bu protokol hükümlerinin teminatı olmadığını, davacının senet bedelini haksız ve kötüniyetli şekilde ödemekten kaçındığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece iddia, savunma ve toplanan delillere göre, davacı tarafından dava dışı ... A.Ş"nin davalı ve temsil ettiği diğer ortaklara ait % 45,5"lik hissenin davalıdan 01.12.2014 tarihinde yapılan protokol kapsamında alındığı, protokelde devir öncesi oluşan şirketin vergi ve SSK gibi borçlarından davalının sorumlu olacağının kararlaştırıldığı, hisse devir bedelinin 1.200.000,00 TL."lik senet dışında kalan kısmının ödendiği, davacı tarafça protokol kapsamında devir öncesinden kaynaklanan borçların bizzat kendisi tarafından ödendiğinin iddia edilmediği, bununla birlikte dava dilekçesinde bu borçların dava dışı şirket tarafından ödendiğinin belirtildiği ve davacı tarafça dosyaya ibraz olunan belgelerden yapılan ödemelerin dava dışı şirket tarafından gerçekleştirildiği anlaşıldığından davacının dava açmakta aktif dava ehliyeti bulunmadığı, dava konusu senet üzerine konulan ihtiyati tedbir kararı nedeniyle davalı alacaklının alacağına geç kavuştuğu gerekçesiyle davanın husumetten reddine, dava konusu senedin % 20" si oranında tazminatın davacıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
    Dava, taraflar arasında düzenlenen protokol ve bu protokol çerçevesinde düzenlenen bonodan dolayı borçlu bulunulmadığının tespiti istemine ilişkindir. Gerek protokol, gerekse bonoda tarafların sıfatları mevcuttur. Bu durumda davacının somut olayda aktif dava ehliyetinin bulunduğunun kabulü gerekir.
    Taraf ve dava ehliyeti 6100 sayılı HMK."nun 114/1-d maddesinde dava şartı olarak gösterilmiştir. Aynı Yasa"nın 115.maddesinde dava şartlarının davanın her aşamasında mahkemece kendiliğinden araştırılacağı hükme bağlanmıştır. Dava şartları usulü kazanılmış hakkın istinalarındandır. Hal böyle olunca davacının somut olay bakımından aktif dava ehliyetinin mevcut olduğu gözetilerek işin esası yönünden inceleme yapılıp bir hüküm kurulması gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
    SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre, öteki temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davacı yararına takdir edilen 1.480.00.-TL. duruşma vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, peşin harcın istek halinde iadesine, 14/09/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.






    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.