Taksirle yaralama - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2020/2061 Esas 2020/7534 Karar Sayılı İlamı

12. Ceza Dairesi
Esas No: 2020/2061
Karar No: 2020/7534
Karar Tarihi: 24.12.2020

Taksirle yaralama - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2020/2061 Esas 2020/7534 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi'nde taksirle yaralama suçundan açılan davanın uzlaşma hükümleri nedeniyle düşürülmesine ilişkin hüküm, mahalli Cumhuriyet savcısı tarafından temyiz edildi. Dosyanın incelenmesi sonucunda, sanıkla yaralanan arasında uzlaşma işlemlerinin gerçekleştirildiği anlaşıldı. İddianamede sanığın alkollü halde araç kullandığı belirtilerek, trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçunun oluştuğu belirtildi. Yaralanma sebebiyle zarar suçunun da oluştuğu düşünüldüğünde, her iki suçun birlikte işlenmesi halinde, suçlar için Kanunda öngörülen cezaların ağırlığının değil, zarar suçu-tehlike suçu ölçütünün esas alınması gerektiği belirtildi. Ancak uzlaşma nedeniyle taksirle yaralama suçundan cezalandırmanın mümkün olmadığı gözetilmediği için sanığın trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan cezalandırılması gerektiği belirtildi. Bu nedenle mahalli Cumhuriyet savcısı'nın temyiz itirazları kabul edildi ve karar bozuldu.
Kanun Maddeleri: CMK 254/2, CMK 253, TCK 179

12. Ceza Dairesi 2020/2061 E. , 2020/7534 K.

"İçtihat Metni"

Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Taksirle yaralama
Hüküm : CMK’nın 254/2. maddesi uyarınca düşme

Taksirle yaralama suçundan sanık hakkında açılan davanın taraflar arasında uzlaşma hükümlerinin uygulanması nedeniyle düşmesine ilişkin hüküm, mahalli Cumhuriyet savcısı tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Bozma ilamına uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, incelenen dosya kapsamına göre, mahalli Cumhuriyet savcısının, sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
CMK’nın 253. maddesi gereğince sanıkla, yaralanan ... arasında uzlaştırma işlemlerinin gerçekleştirildiği anlaşılmakla, iddianame anlatımında sanığın alkollü halde araç kullandığının belirtildiği gözetilerek, trafik güvenliğini tehlikeye sokma başlıklı 179. maddesinin 3. fıkrasında alkol veya uyuşturucu madde etkisiyle emniyetli bir şekilde araç sevk ve idare edemeyecek olan kişinin araç kullanma hâlinin suç olarak düzenlendiği maddede belirtilen suçun tehlike suçu olduğu, somut olayda ise yaralanan olması sebebiyle zarar suçunun oluştuğu, Dairemizin yerleşik uygulamasına göre; tehlikeli eylemin zarara yol açması ve her iki suçun birlikte işlenmesi halinde sanığın hangi suç nedeniyle cezalandırılacağı belirlenirken suçlar için Kanunda öngörülen cezaların ağırlığının değil, zarar suçu-tehlike suçu ölçütünün esas alınması suretiyle, sanığın taksirle yaralama suçundan cezalandırılmasının mümkün olduğu ahvalde sadece taksirle yaralama suçundan cezalandırılması gerekeceği ancak iş bu dosyada sanık ile yaralananın uzlaşması nedeni ile taksirle yaralama suçundan cezalandırmanın mümkün olmaması karşısında, sanığın TCK"nın 179. maddesinde düzenlenen trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan cezalandırılması gerektiğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı olup, mahalli Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca hükmün isteme uygun olarak BOZULMASINA; 24.12.2020 tarihinde oybirliğiyle ile karar verildi.