12. Hukuk Dairesi 2020/5417 E. , 2021/1293 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan takipte borçlunun, imzanın yetkilisi olduğu şirketin kaşesi üzerinde bulunduğunu, kendisinin şahsen sorumlu olmadığını ileri sürerek takibin iptali istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece 28/12/2017 tarihli kararla alacaklının meşru hamil olmadığından bahisle takibin iptal edildiği, Bölge Adliye Mahkemesince bononun arkalı önlü aslı üzerinde inceleme yapılması gerektiğini belirterek kararın kaldırılması üzerine bu kez meşru hamil olduğu tespit edildikten sonra; imzanın şirket kaşesi üzerinde atılmış olması nedeniyle borçlunun şahsen sorumlu olmadığı gerekçesi ile takibin iptaline karar verildiği, kararın alacaklı tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince bonoda düzenlenme yeri olmadığı, keşidecinin takip borçlusu olduğunun kabulü halinde şirket kaşesindeki adresin keşide yeri olarak kabulünün mümkün olmadığı ve şirketin müşterek imza ile temsil edildiği, kaşe üzerindeki imzanın şirket adına atıldığının kabulü gerektiği, açığa atılan başka imza olmadığı gerekçesi ile istinaf talebinin esastan reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
6102 Sayılı TTK"nın 776. maddesi uyarınca bononun düzenlendiği yeri ihtiva etmesi gerekir.
TTK"nun 777/4.maddesi hükmüne göre ise; Düzenlendiği yer gösterilmeyen bir bono, düzenleyenin adının yanında yazılı olan yerde düzenlenmiş sayılır.
Somut olayda; dayanak bonoda düzenleyen olarak görünen takip dışı şirketin müşterek imza ile temsil edildiği ve kaşe yanındaki tek imzanın şirketin yetkilisi olan davacıya ait olduğu çekişmesizdir. Senette her ne kadar tanzim yeri yazılı değilse de düzenleyen olarak görünen şirketin kaşesinde mahalli birim ihtiva eden adres mevcuttur. Senedin kambiyo vasfına haiz olup olmadığına yönelik Bölge Adliye Mahkemesince şekli inceleme yapılması gerekirken, şirketin ünvanı yanındaki adresin, senetteki imzanın müşterek imza ile temsil edilen şirketi bağlamayacağından yola çıkılarak düzenleyenin adresi olarak kabul edilemeyeceği ve dolayısıyla senette keşide yerinin bulunmadığı sonucuna varılması isabetsizdir.
6102 Sayılı TTK"nun 372. maddesine göre, şirket kaşesiyle birlikte atılan imzanın şirketi sorumlu kılabilmesi için, imzanın şirketi borç altına sokmaya yetkili kişiler tarafından atılması zorunludur. 6102 Sayılı TTK.nun 778/2-e maddesi uyarınca bono hakkında da uygulanması gereken aynı kanunun 678.maddesi gereğince, "temsile yetkili olmadığı halde" temsilci sıfatıyla imza eden kişinin bonodan şahsen sorumlu olduğunun kabulü gerekir.
Buna göre Bölge Adliye Mahkemesince; senedin tek imza ile keşide edildiği, açığa atılmış başka bir imzanın mevcut olmadığı, şirket kaşesi yanına atılmış tek imzanın da şirket adına atıldığının kabulü gerekeceği yönündeki değerlendirmesinin de yerinde olmadığı zira temsile münferiden yetkili olmadığı halde bonoyu imzalayan davacının bonodan şahsen sorumlu olduğu anlaşılmaktadır.
O halde mahkemece borçlunun itirazlarının reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirmeyle itirazın kabulü yönünde hüküm tesisi ve Bölge Adliye Mahkemesince de başvurunun esastan reddine karar verilmesi isabetsiz olup kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile, yukarıda yazılı nedenlerle 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK’nun 364/2.maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK’nun 373/1. maddesi uyarınca ... Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesinin 21.02.2020 tarih ve 2019/1960 E-2020/488 K. sayılı istinaf talebinin reddine ilişkin kararının KALDIRILMASINA ve ... 23. İcra Hukuk Mahkemesinin 25/04/2019 tarih ve 2018/738 E. 2019/324 K. sayılı kararının (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin de Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine 09/02/2021 gününde oy birliği ile karar verildi.