Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/3688
Karar No: 2019/2226
Karar Tarihi: 03.04.2019

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2017/3688 Esas 2019/2226 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davalı banka, davacı tarafından kullandırılan kredi için ipotekli taşınmazı teminat olarak alarak borç ödenmediğinde taşınmazı sattıklarını, ayrıca davacıya karşı müteselsil kefaleti sebebi ile ilamsız takip yapıldığını beyan ederek davanın reddedilmesini istemiştir. Mahkeme, davacının sorumluluğunun ipotek limiti tutarında müşterek borçluluk ve müteselsil kefalet ile sınırlandığına dair karar vermiştir. Ancak, ipotek bedelinin doğrudan kefalet limitinden düşülmesi yerine tutarın toplam borç tutarından düşülerek kefalet limitini aşmayacak şekilde devam ettiği kabul edilerek fazlaya ilişkin menfi tespit hükmü kurulması gerektiği belirtilmiştir. Kanun maddeleri ise belirtilmemiştir.
19. Hukuk Dairesi         2017/3688 E.  ,  2019/2226 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki menfi tespit davasının bozma ilamına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde temlik alan ve birleşme sonrası davalı ... Yönetimi AŞ  vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    - K A R A R -
    Davacı vekili, davacının, dava dışı ... , davalı bankadan kullandığı kredilere teminat olarak maliki olduğu taşınmazı üzerinde ipotek tesis ettiğini, ipotek bedelinin sonradan 105.000 TL"ye  yükseldiğini, borç ödenmediğinden ipotekli taşınmazın  ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takip yapılarak satıldığını ileri sürerek, halen aynı borç nedeniyle davacı aleyhine yürütülen ilamsız takip nedeniyle davacının  borçlu olmadığının tespitini ve kötüniyet tazminatının davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
    Davalı banka vekili;  dava konusu takip dosya alacağının 18.03.2010 tarihli temlik sözleşmesi ile ... Yönetimi AŞ’ye temlik edildiğini, davalı bankaya husumet yöneltilemeyeceğini savunarak davanın reddi ile icra inkar tazminatının davalıdan tahsilini istemiştir.
    Davalı ... Yönetimi AŞ vekili, davacının  taşınmazı üzerinde, temlik eden Yapı Kredi Bankası lehine  105.000 TL limitli ipotek tesis edildiğini, söz konusu ipoteğe ilişkin resmi senedin 2.maddesi ile, davacının, ipotek limiti miktarınca borçtan müşterek  borçlu ve müteselsil kefil olarak sorumlu olduğunu, kredi borcunun ödenmemesi nedeniyle ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile yapılan icra takibinde ipotekli taşınmazın satılarak paraya çevrildiğini, ayrıca davacı hakkında müteselsil kefaleti sebebi ile davaya konu ilamsız icra takibinin yapıldığını savunarak davanın reddini istemiştir.  
    Mahkemece verilen davanın  reddi kararı, Dairemiz 08.02.2016 günü; 2015/11095 E. – 2016/1859 K. sayılı ilamı ile davacı vekilinin aşağıdaki hususların  kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar verildikten sonra, “Davacı ipotek akit tablosunun 2.maddesinde yer alan hüküm uyarınca dava dışı borçlunun borcuna ipotek limiti miktarınca müşterek müteselsil borçlu ve kefil olduğunu beyan ederek akit tablosunu imzalamıştır. Bu durumda kefalet limitinin 105.000 TL olduğu ve sorumluluğunun  limit tutarı ve kefilin kendi temerrütü sorumluluğu ile sınırlı olduğu dikkate alınarak konusunda uzman bilirkişi veya bilirkişi kurulundan rapor alınıp takip tarihi itibariyle davacının sorumluluğunun tespiti gerekirken eksik inceleme ile karar verilmesi isabetsizdir.” gerekçesiyle bozulmuştur.
     Mahkemece bozma sonrası yapılan yargılamada, davacının ipotek azami miktarına kadar sorumlu olması hususunun kamu düzenine ilişkin olduğu, yasal düzenlemeler dikkate alındığında, davacının netice itibariyle tüm ferileri dahil 105.000,00 TL’ye kadar ipotek sınırı ile sorumlu olacağı, ipotekli taşınmazın 67.000,00 TL’lik satış bedeli mahsup edildiğinde takip tarihi itibariyle ancak 38.000,00 TL’den sorumlu olduğu, bu kısmı aşan kısımlar yönünden  her hangi bir borcunun olmadığı gerekçesiyle,   88.734,97 TL yönünden davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmiş, hüküm davalı temlik alan ve birleşme sonrası davalı ...Ş. vekili tarafından temyiz edilmiştir.
     Dava, ilamsız takip nedeniyle borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkindir. Dairemizin bozma ilamının 2. bendinde, “davacının ipotek limiti tutarında ayrıca müşterek borçluluk ve müteselsil kefalet ile sorumlu olduğuna” işaret edilmiş, mahkemece bozma kararına uyulmuş, ancak bozmanın gereği tam olarak yerine getirilmemiştir.  Davacının kefalet sorumluluğunun kefalet limiti olan 105.000 TL"yi aşmamak kaydıyla asıl borç tutarı kadar olduğu ve dolayısıyla ipoteğin paraya çevrilmesi neticesinde tahsil edilen tutarın toplam borç tutarından düşülerek kefalet limitini aşmayacak şekilde davacının kefalet sorumluluğunun devam ettiğinin kabul edilerek, varsa fazlaya ilişkin takip tutarı yönünden menfi tespit hükmü kurulması gerekirken, ipotek bedelinin doğrudan kefalet limitinden düşülmek suretiyle yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir.
      SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle yerel mahkeme hükmünün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde temyiz eden temlik alan ve birleşme sonrası davalı ... Yönetimi AŞ "ye iadesine, 03/04/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi