Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/10229
Karar No: 2019/4707
Karar Tarihi: 24.06.2019

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2016/10229 Esas 2019/4707 Karar Sayılı İlamı

16. Hukuk Dairesi         2016/10229 E.  ,  2019/4707 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL


    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Yargıtay bozma ilamında özetle; "hükme esas alınan fen bilirkişi raporunda (A), (B), (C) ve (D) harfleri ile gösterilen taşınmaz bölümleri yönünden keşifte dinlenen yerel bilirkişi ve davacı tanıklarının bu taşınmaz bölümleri üzerinde bulunan yapıların kayaların oyularak yapıldığını belirtmeleri karşısında bu taşınmazların TMK"nın 715. maddesi gereğince devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan kayalık niteliğindeki yerlerden olduğunun kabulünün gerektiği, kazanmayı sağlayan zilyetlikle bir taşınmazın edinilebilmesi için her şeyden önce taşınmazın nitelik itibariyle kazanmaya elverişli yerlerden olmasının zorunlu bulunduğu, TMK"nın 715. maddesi kapsamında kalan kaya ve benzeri yerlerin oyulmak suretiyle mekan veya benzeri yerler haline getirilmesi yoluyla edinilmesinin mümkün bulunmadığı açıklanarak bu bölümler yönünden davanın reddine karar verilmesi, hükme esas alınan raporda (A), (B), (C) ve (D) harfleri ile gösterilen taşınmaz bölümünleri haricinde kalan ve bahçe olarak kullanıldığı belirtilen bölüm yönünden ise yapılan araştırma ve incelemenin yeterli bulunmadığı, taşınmazın bu bölümlerinin niteliği ve imar-ihyanın oluşup oluşmadığının yöntemince ve kesin olarak belirlenmediği açıklanarak dava tarihinden 15-20-25 yıl öncesine ait beşer yıllık evreler halinde üç ayrı dönemde çekilmiş yüksek çözünürlüklü hava fotoğraflarının Harita Genel Komutanlığından, aynı tarihler arasında düzenlenen fotoplan, fotometrik ve fotogrametrik paftaların ise, İl Kadastro Müdürlüğünden getirtilerek dosya arasına konulması, taşınmazın farklı tarihlerde çekilmiş uydu fotoğraflarının temin edilmesi, bundan sonra taşınmaz başında jeodezi ve fotogrametri uzmanı harita mühendisi bilirkişisi ve 3 kişilik ziraat mühendisinden oluşturulacak bilirkişi kurulu huzuruyla yeniden keşif yapılması, keşif sırasında dinlenilecek tarafsız yerel bilirkişiler ve taraf tanıklarından taşınmazın öncesinin ne olduğu, taşınmaz üzerinde zilyetliğin bulunup bulunmadığı, varsa hangi tarihte ve ne zaman başladığı, zilyetliğin sürdürülüş biçimi, kimden kime ve nasıl intikal ettiği, imar-ihyaya konu olmuşsa hangi tarihte başladığı ve bittiği hususlarının etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılması, jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişiden hava fotoğrafları ve uydu fotoğrafları üzerinde streoskopik inceleme yaptırılması, ziraat bilirkişi kurulundan çekişmeli taşınmazın belirtilen dönem içindeki niteliği ve kullanım durumunu kesin olarak belirleyen rapor alınması, HMK"nın 290/2. maddesi uyarınca birlikte keşfe götürülecek bir fotoğrafçı aracılığıyla taşınmaz ve çevresinin yakın plan ve panoramik fotoğraflarının çektirilip taşınmazların sınırlarının fotoğraflar üzerinde gösterilip mahkemece onaylandıktan sonra dosya arasına konulması, bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gereğine değinilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda 16.04.2012 tarihli fen bilirkişi raporu ve ekindeki krokide (A), (B), (C) ve (D) harfleriyle gösterilen yerlere ilişkin tescil isteminin reddine, 16.04.2012 tarihli fen bilirkişi raporunda bahçe olarak gösterilen ve bilirkişiler Doç. Dr. ... ve Doç. Dr. ... tarafından düzenlenen 02.03.2016 havale tarihli raporda 137,82 metrekare yüzölçümlü olarak gösterilen taşınmazın davacı adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ile davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1- Hükme esas alınan bilirkişi raporunda (A), (B), (C) ve (D) harfleri ile gösterilen bölümler yönünden; dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde değildir. Ne var ki, davalı Hazine vekili, 18.01.2016 tarihli dilekçesi ile dava konusu taşınmaz bölümlerinin Hazine adına tescilini talep ettiği halde, Hazinenin tescil talebi hakkında olumlu olumsuz bir hüküm kurulmamış olup, davalı Hazine vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulü ile hükmün BOZULMASINA,
    2- Hükme esas alınan bilirkişi raporunda “bahçe” rumuzu ile gösterilen bölüme yönelik temyize gelince; Mahkemece, zilyetlikle iktisap koşulları oluştuğu gerekçesi ile yazılı şekilde karar verilmiş ise de; verilen karar dosya kapsamına, usul ve yasaya uygun bulunmamaktadır. Çekişmeli taşınmaz bölümünün bulunduğu alan imar-ihyaya muhtaç yerlerden olup, bu nitelikteki yerlere sadece ev yapmak veya avlu olarak kullanmanın imar-ihya sayılamayacağı kuşkusuzdur. Dosya kapsamında dinlenen yerel bilirkişi ve tanıklar tarafından, çekişmeli taşınmaz bölümünün kayanın oyulması suretiyle meydana getirilen ev yerlerinin avlusu olarak kullanıldığı, eskiden bu yerde tuvalet bulunduğu, zaman zamanda arı kovanı koyulmak suretiyle kullanıldığının beyan edilmiş olmasına ve zirai bilirkişi kurulu raporunda ise taşınmaz bölümü üzerinde bulunan 20 yaşın üzerindeki ağaçlardan, dikilip bakım yapılmak suretiyle yetiştirilen ağaç sayısının çok az sayıda olduğunun anlaşılmasına göre davacı yararına zilyetlikle iktisap koşullarının oluşmadığı anlaşıldığı gibi davacının sürdürdüğü zilyetliğin ekonomik amaca uygun zilyetlik niteliğinde de bulunmadığı anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca; bu bölüm yönünden de davacının davasının reddine karar verilmesi gerekirken; yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, davalı Hazine vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulü ile hükmün BOZULMASINA, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 24.06.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi