17. Hukuk Dairesi 2017/2323 E. , 2019/9381 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne ilişkin verilen hüküm davacı vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, 07.04.2014 tarihinde davacının yolcu olduğu davalı ...Ş."ye trafik sigortalı araç ile davalı ... Sigorta A.Ş."ye trafik sigortalı aracın çarpışması neticesinde meydana gelen kazada davacının yaralandığını, görme ve duymada kayıp yaşadığını, kafatasında çatlak oluştuğunu beyanla şimdilik 1.000,00 TL maddi tazminatın (geçici işgöremezlik, kalıcı işgöremezlik ve tedavi gideri) davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı ...Ş. vekili, davanın reddini savunmuştur.
Davalı ... Sigorta A.Ş. vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece; iddia, savunma, toplanan deliler ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davanın kabulü ile 5.614,30 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
Haksız fiil sonucu çalışma gücü kaybının olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebinin bulunması halinde, zararın kapsamının belirlenmesi açısından maluliyetin varlığı ve oranının belirlenmesi gerekmektedir. Söz konusu belirlemenin ise Adli Tıp Kurumu İhtisas Dairesi veya Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalı bölümleri gibi kuruluşların çalışma gücü kaybı olduğu iddia edilen kişide bulunan şikâyetler dikkate alınarak oluşturulacak uzman doktor
heyetinden, haksız fiilin gerçekleştiği tarihte yürürlükte olan Sosyal Sigortalar Sağlık İşlemleri Tüzüğü,
Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği veya Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği hükümleri dikkate alınarak yapılması gerekmektedir.
Mahkemece alınan Mustafa Kemal Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı tarafından düzenlenen 19.10.2015 havale tarihli Sosyal Sigortalar Sağlık İşlemleri Tüzüğü"ne göre düzenlenen raporda; davacının maluliyetine mahal arızasının bulunmadığı belirlenmiştir. Davacı vekili tarafından rapora karşı; davacının ortopedi tarafından muayene edilmeden rapor tanzim edildiği, davacının diğer şikayetleri yanında ortopedik rahatsızlıklarının devam ettiğini beyanla rapora itiraz etmiştir. Dosya kapsamında mevcut ceza yargılamasında alınan 21.05.2014 tarihli Adli tıp raporunda da; davacının yaralanmasının basit tıbbi müdahale ile giderilemez nitelikte olduğu, kişideki kemik kırığının yaşam fonksiyonlarına etkisinin orta (2) olduğu, ayağındaki güç kaybı nedeniyle fizik tedavi sonrası, 1 yıl sonra tekrar muayenesi gerektiği belirtilmiştir.
Maluliyete ilişkin alınacak raporlar kaza tarihi 11.10.2008 tarihinden önce ise Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğü, 11.10.2008 tarihi ile 01.09.2013 tarihleri arasında Çalışma Gücü Ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği, 01.09.2013 tarihinden sonra da Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliğine uygun olarak düzenlenmesi gerekir.
Bu durumda yapılacak iş, Adli Tıp 3. İhtisas Kurulu"ndan kaza tarihinde yürürlükte olan Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği"ne uygun, davacılar vekilinin itirazlarını karşılar nitelikte ve çelişkiyi giderecek yeni bir rapor alınarak sonucuna göre davacının maddi tazminat talebi hakkında karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve araştırma sonucu hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 15.10.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.