19. Ceza Dairesi Esas No: 2019/4063 Karar No: 2020/10227 Karar Tarihi: 09.07.2020
4733 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2019/4063 Esas 2020/10227 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, sanığın 4733 sayılı Kanuna aykırılık suçu nedeniyle mahkum olduğunu ancak suçun düzenlemesi nedeniyle cezasının yeniden değerlendirilmesi gerektiğini belirtti. 7242 sayılı Kanun'un 61. maddesi ve 5607 sayılı Kanun'un 3/22. maddesi kapsamında cezaların indirilebileceği belirtildi. Ayrıca, sanığın mükerrir olup olmadığının belirlenerek yasal koşullarının oluşup oluşmadığının saptanması ve sonucuna göre uygulama yapılması gerektiği vurgulandı. Mahkeme ayrıca, 5237 sayılı TCK'nin 7. maddesi ve 7242 sayılı Kanun'un 63. maddesi ile 5607 sayılı Kanun'a eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrasına dikkat çekti. Kararda, hükümden sonra yayımlanan 7242 sayılı Kanun'un 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Kanun'un 5/2. maddesine eklenen fıkra nedeniyle ceza alan sanıkların hak yoksunluğuna karar verilirken Anayasa Mahkemesinin 2015/85 K. sayılı kararına dikkat çekildi. Detaylı açıklama için atıf yapılan kanun maddeleri: 4733 sayılı Kanun'un 8/4. maddesi, 6455 sayılı Kanun, 5607 sayılı Kanun'un 3/18. maddesi, 5607 sayılı Kanun'un 3/1 ya da 3/5, 3/10-son cümle,
19. Ceza Dairesi 2019/4063 E. , 2020/10227 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : 4733 Sayılı Kanuna Aykırılık HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle; başvurunun süresi kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Suç tarihi ve ele geçen eşyanın niteliğine göre sanığın eyleminin 4733 sayılı Kanun"un 8/4. maddesi kapsamında kaldığı, ancak suç tarihinden sonra 11/04/2013 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6455 Sayılı Kanun ile 4733 sayılı Kanun"un 8/4. maddesinin yürürlükten kaldırılarak atılı suça ilişkin düzenlemenin 5607 Sayılı Kanun"un 3/18. maddesi kapsamı içine alındığı ve halen yürürlükte bulunan 6545 sayılı Kanun ile değişik 3/18. maddesi ile de aynı düzenlemenin korunduğu cihetle, Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun"un 61. maddesi ile 5607 sayılı Kanun"un 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklindeki düzenlemenin sanık lehine hükümler içermesi, yine aynı Kanun"un 62.maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Kanun"un 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla, suç tarihinde yürürlükte olan 4733 sayılı Kanun ile 6545 ve 7242 sayılı Kanunlar ile değiştirilen 5607 sayılı Kanun"un ilgili hükümleri (5607 sayılı Kanun"un 3/18. maddesinin yollamasıyla 3/1 ya da 3/5, 3/10-son cümle, 3/22, 5/2) somut olaya uygulanarak belirlenen sonuç cezalar karşılaştırılmak suretiyle sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri ile 5237 sayılı TCK"nin 7. maddesi ve 7242 sayılı Kanun"un 63. maddesi ile 5607 sayılı Kanun"a eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası mucibince ilgili hükümlerin sanığın mükerrir olup olmadığı gözetilerek yasal koşullarının oluşup oluşmadığının saptanması ve sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu, Kabule göre de, 1-)Malen sorumlunun aracı sanıklardan ..."ya kiraladığını bildirmiş olması, ticaret sicilinde oto kiralama işiyle uğraştığına ilişkin belgeler sunmuş olduğu, ancak sözleşmenin resmi nitelik taşımadığı anlaşılmakla, sanığın mal sorumlusuna bu kiralama sebebiyle her hangi bir ödemede bulunup bulunmadığı banka kayıtlarından vs. araştırılarak, sonucuna göre mal sorumlusunun iyi niyetli olup olmadığı değerlendirilerek araç müsadere davası konusunda karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, 2-)Kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak sanıklar hakkında 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesi uyarınca hak yoksunluklarına hükmedilmiş ise de, 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı kararı ile anılan maddenin bazı hükümlerinin iptal edilmiş olması nedeniyle yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu, Bozmayı gerektirmiş ve sanıklar ile malen sorumlu vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden HÜKÜMLERİN, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 09/07/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.