23. Hukuk Dairesi 2015/3063 E. , 2016/512 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, müvekkili şirket ile ... ... İl Müdürlüğü arasında 08.10.2012 tarihinde ... ili Viranşehir ve Ceylanpınar ilçeleri elektrik dağıtım şebekelerinin arıza onarımı konusunda bir sözleşme düzenlendiğini, davalı şirketin 28.06.2013 tarihinde özelliştirildiğini, yeni yönetim tarafından sözleşmenin fesh edilmeyerek idari şartname ve sözleşme hükümleri gereğince sözleşmenin tarafı olduğunu, daha sonra davalının tek taraflı olarak sözleşmeyi feshettiğini, son hakediş bedelinin ödenmediğini, bedelin tahsili amacıyla davalı hakkında ... İcra Müdürlüğü"nün 2014/2521 esas sayılı dosyası üzerinden icra takibi başlattıklarını, davalının borca itiraz ederek takibi durdurduğunu ileri sürerek, itirazın iptali ile takibin kaldığı yerden devamına, %20"den az olmamak üzere icra inkâr tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, sözleşmenin feshi sürecinde davacı tarafından işçilerin ücretlerinin bilinçli olarak ödenmediğini, davacının şartname ve sözleşmelere aykırı davranışları nedeniyle ... tarafından yüklü miktarda cezalar kesildiğini, arıza onarım ve bakım hizmetinin gereği gibi yerine getirilmemesinden kaynaklı bu cezaların bir kısmının da davacıya yansıtıldığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, deliller, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; taraflar arasında elektrik dağıtım şebekelerinde arıza onarım ve bakım hizmet alım işi ile ilgili olarak sözleşme bulunduğu, davacının Ocak 2014 ayı hizmet bedelini alamadığından bahisle tahsili için davalı aleyhine icra takibi yaptığı, davalın itirazı üzerine takibin durduğu, davalı şirketin hizmet bedelininin ödenmemesi sebebi olarak fider açma sayılarının ihlâli sonucu kesilen cezalar ile işçi alacaklarının ödenmemesini gerekçe olarak gösterdiği, hükme esas alınan bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere, davalının muhatap olduğu fider açma cezalarını davacıya yansıtılabilmesi için davacı tarafça sözleşme kapsamındaki yükümlülüklerin yerine getirilmemiş olması ve bunun sonucu ihlâlin meydana gelmiş olmasının gerektiği, davacının işlerin yapımı sırasında tespit edeceği olumsuzlukları idareye bildirmek ve alacağı talimata göre hareket zorunluluğunda bulunduğu, buna karşılık davalı kurum tarafından bu husustaki bakım ve iyileştirme çalışmalarını ve kontrolleri yaptığına dair bir belge ve bilgi sunulmadığı, fider açmalarının davacının sorumluluğunda bulunmayan etkenlerden kaynaklandığı gibi bunların temel nedeninin davalı tarafından işletilen OG şebekesinin yetersizliğinden kaynaklandığı, davalı kurumca davacıya gönderilmiş arıza bakım ve onarım işinin sağlıklı yürütülmediğine dair bir ihtarname ve tutanak bulunmadığı gibi, davalı tarafından ... tarafından kesilen cezalarla ilgili davacıya yansıtılan fider açma cezalarına ilişkin ihlâllerin davacıdan kaynaklandığına dair de bir belge sunulmadığı, fider açma cezalarının oluşumunda davacının kusur ve ihmalinin olduğuna dair ispat yükünün davalıda olduğu, buna ilişkin de bir delil ibraz edilmediği, bu nedenle fider açma cezaları ile ilgili olarak davacının hak edişinden kesilen bedellerin yerinde olmadığı, yine davacının alacağının Ocak 2014 ayı hizmetine ait olup, bu hak edişin ödenebilmesi için işçilerin Aralık ayı itibariyle alacaklarının ödenmemiş olması halinde Ocak 2014 ayına ilişkin alacakların ödenmemesi yönünde davalının tasarruf hakkı mevcut ise de, davalı tarafından Aralık ayı ve öncesi döneme ait işçi alacaklarının ödenmediği konusunda bir tespit bulunmadığı, işçi alacaklarının Ocak ayına ait olduğu, hakediş tutarının ödenmesinde ilgili ay ücreti ile ilgili belge talebinde bulunulmasının sözleşme hükümlerine aykırı olduğu gibi işçi alacaklarının çalışıldıktan sonra ödenmesine bağlı olarak hakediş tarihi itibariyle işçi alacağından söz etmenin mümkün olmadığı gerekçesiyle, davanın kabulü ile; davalının ... İcra Müdürlüğü"nün 2014/2521 esas sayılı icra dosyasına yaptığı itirazın iptali ile takibin devamına, icra takibindeki asıl alacağın %20"si oranında icra inkâr tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Taraflar arasında 08.12.2012 günlü sözleşme uyarınca 01.02.2014 tarihine kadar akdi ilişkinin devam ettiği çekişmesizdir. Davacı, bu sözleşme gereği yaptığı hizmetle ilgili olarak 31.12.2013 tarihinde düzenlediği faturasında bakiye 137.261, 53 TL bedelin tahsili için başlattığı icra takibine itirazın iptalini istemiştir. Davalı verdiği cevap dilekçesinde savunmasını izah ettikten sonra başka dayandığı delilleri bildirmiş ve davanın reddini istemiştir. Mahkemece davalının cevap dilekçesinde bildirdiği pekçok delilin ilgili yerlerden getirtilmediği, hal böyle iken dosyanın bilirkişiye tevdi edilip alınan raporla yetinilerek hükme varıldığı anlaşılmaktadır. Yapılan inceleme bu haliyle yetersizdir.
Şu halde Mahkemece yapılması gereken iş, savunma hakkının kısıtlanmaması ve isabetli bir hükme varılabilmesi için davalı yanın savunmasında bildirdiği tüm delillerin getirtilerek dosyanın uyuşmazlık konusunda uzmanlığı bulunan bir bilirkişi heyetine tevdi edilerek alınacak rapora yönelik itiraz olması halinde itirazların da somut, gerekçeli ve denetlenebilir şekilde karşılanıp, taleplerin red ve kabul sebepleri tartışılarak sonucuna uygun bir hükme varılmasıdır.
Değinilen hususlar nazara alınmaksızın eksik incelemeyle karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olmuş bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 28.01.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.