Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/644
Karar No: 2016/509
Karar Tarihi: 28.01.2016

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2015/644 Esas 2016/509 Karar Sayılı İlamı

23. Hukuk Dairesi         2015/644 E.  ,  2016/509 K.
"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Asliye Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, davalının müvekkili kooperatifin üyesi olduğunu, kooperatifin 27.05.2006 tarihli genel kurulunda vergi borcunun ödenmesi için tüm üyelerden üye başına 2.500,00 TL aidat alınmasına ve bu aidatı Haziran 2006"da tek seferde ödeyenlerden yalnızca bu miktarın alınmasına, Haziran ila Ekim aylarında aylık 500,00 TL ödeyenlerden ise aylık % 5 faiz alınmasına karar verildiğini, davalının bu genel kurul uyarınca kooperatife borcunun bulunduğunu, genel kurul kararının iptali davasının reddedilerek kesinleştiğini, davalının takibe ve borca itiraz ettiğini, takibin durduğunu, sonradan icra dosyasına dört taksit ödeme yaptığını ileri sürerek, davalının icra takip dosyasına yaptığı itirazın iptali ile takibin devamına, % 40 icra inkâr tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, müvekkilinin kooperatif yetkilileri ile yaptığı görüşme neticesinde mağduriyetinin artmaması için anapara borcunu beş taksit halinde yatırdığını, yapılan takibin iyiniyetli olmadığını, müvekkilinin kooperatif üyesi iken dairesini 24.06.2005 tarihinde ... satarak tapuda devir yaptığını, tapu satışının kooperatife bildirildiğini, müvekkilinin kooperatif ile alakasının kalmadığını düşündüğünü, başka bir dosya nedeniyle aracına haciz konulduğunda kooperatif üyeliğinin devam ettiğini öğrendiğini, ... Noterliği"nin 19.08.2011 tarihli ihtarnamesi ile üyelikten istifa ettiğini kooperatife bildirdiğini, genel kurul kararının kendisine tebliğ edilmediğini, faiz uygulanacağından haberdar olmadığını, müvekkilinin faizden de sorumlu olamayacağını savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, deliller, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; genel kurulun 10. maddesinin iptali davasının reddine karar verildiğinden kararın geçerli olduğu, davalı tarafın kooperatife ait ... 11 no"lu daireyi ... devralarak kooperatife üye olduğu, kendisine tahsis edilen 11 no"lu daireyi 24.06.2005 tarihinde ... sattığı, ... Noterliği tarafından düzenlenen 24.07.2006 tarihli ihtarname ile dairesini sattığını kooperatife bildirdiği, ancak bu ihtarnamede kooperatif üyeliğinden istifa ettiğine ya da üyeliği Ali Yoldaş"a devri ile ilgili herhangi bir talebinin olmadığı, ... Noterliği"nin 19.08.2011 tarihli istifanamesinde ise kooperatifin 2004 yılından bu yana üyesi olduğunu ve bu üyelikten istifa ettiğini belirttiği, bu durumda davalının 2005 yılında dairesini satarak kooperatiften ayrıldığı iddiasının yerinde olmadığı, davalının halen kooperatife üye olduğu, davalının takip tarihi olan 24.04.2008 tarihine kadar ödemesi gereken asıl aidat borcunun 2.500,00 TL, gecikme faizi borcunun 2.500,00 TL olmak üzere toplam borcunun 5.000,00 TL olduğu, davalı tarafından icra dosyasındaki borca mahsuben 500,00"er TL"den beş taksit halinde 02.05.2012, 02.07.2012, 30.05.2012, 31.07.2012, 31.08.2012 tarihlerinde toplam 2.500,00 TL ödeme yaptığı, kooperatif genel kurulunda alınan % 5 gecikme faizi ödeme kararının, Kooperatif Yasası"na, anasözleşme ile 2006 yılı ve günümüz koşullarına uygun bulunduğundan yürürlüğe giren Borçlar Kanunu"nun faize ilişkin hükümlerinin uygulanmasına yer olmadığı gerekçesiyle, davalının ... İcra Müdürlüğü"nün 2008/7571 esas sayılı takip dosyasına yaptığı itirazın iptali ile; 2.500,00 TL asıl alacak, 2.326,02 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 4.826,02 TL alacağın, asıl alacağa takip tarihinden 01.07.2012 tarihine kadar aylık % 5 temerrüt faizi, 01.07.2012 tarihinden itibaren ise yürürlüğe giren Borçlar Kanunu"nun 120/2. maddesinde belirlenen faiz oranları uygulanmak suretiyle işleyecek temerrüt faizi ve değişiklikleri ve icra takip giderleri ile birlikte tahsiline imkan verecek tarzda itirazın iptali ile takibin devamına, toplam alacağın % 40"ına karşılık gelen 1.930,41 TL icra inkâr tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, takipten sonra davalı tarafından 02.05.2012, 30.05.2012, 02.07.2012, 31.07.2012, 31.08.2012 tarihlerinde 500,00"er TL"den toplam 2.500,00 TL ödemenin infaz sırasında icra müdürlüğünce dikkate alınmasına, karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillere gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışından kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Dava, kooperatif aidat alacağının tahsiline ilişkin takibe vaki itirazın iptali talebine ilişkindir. Davacı tarafın takip talepnamesinde asıl alacağa yıllık %60 oranında faiz talep ettiği, mahkemece de 2.326,02 TL işlemiş faiz ile asıl alacağa takip tarihinden 01.07.2012 tarihine kadar aylık %5, 01.07.2012 tarihinden itibaren ise yürürlüğe giren Borçlar Kanunu"nun 120/2. maddesinde belirlenen faiz oranları uygulanmak suretiyle işleyecek temerrüt faizi üzerinden davanın kabulüne ve takibin devamına karar verildiği anlaşılmıştır. Ne var ki, 6101 sayılı Türk Borçlar Kanunu"nun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunu"nun 7. maddesi yollaması ile somut olayda da uygulanması gereken 6098 sayılı TBK"nın 120/2. maddesinde akdi ilişkilerde istenebilecek temerrüt faizinin üst sınırının düzenlendiği, mahkemece ise, söz konusu düzenlemeye göre işlemiş ve işleyecek faizin belirtilen üst sınırı aşmayacak şekilde hesaplanması hususunun gözden kaçırılarak karar verildiği görülmüştür. Bu durumda mahkemece, dava konusu yapılan alacakla ilgili TBK"nın 120/2. maddesinde yazılı oran aşılmadan işlemiş faiz borcunun hesaplanması amacıyla ek rapor alınıp sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, anılan hüküm dikkate alınmadan temerrüt faiz hesaplaması yapan bilirkişi raporu esas alınarak yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
Ayrıca, Dairemizin yerleşik uygulamaları ve HGK"nın 04.06.2003 tarih ve 2003/15-404 E., 2003/381 K. sayılı kararında belirtildiği üzere 2004 sayılı İİK"nın 67. maddesi uyarınca davacı lehine sadece asıl alacak üzerinden icra inkâr tazminatına hükmedilmesi gerekirken, hüküm altına alınan asıl alacak ve işlemiş faizin toplamı üzerinden icra inkâr tazminatına hükmedilmesi de doğru olmamıştır.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 28.01.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi