18. Ceza Dairesi 2018/348 E. , 2019/14130 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Fuhuş, reşit olmayanla cinsel ilişki, çocuğun kaçırılması ve alıkonması
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi, kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler, gerekçe içeriğine göre ve suçtan zarar gören T.C. Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının temyiz talebi, katılma isteği niteliğinde kabul edilerek CMK’nın 237/2. maddesi uyarınca T.C. Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının katılan, vekilinin de katılan vekili olarak davaya kabulüne karar verilmiştir.
Türk Ceza Kanunu"nun 80. maddesinde düzenlenen “insan ticareti” suçunun oluşabilmesi için failin mağdura yönelik olarak "tehdit, baskı, cebir veya şiddet uygulamak, nüfuzu kötüye kullanmak, kandırmak veya üzerindeki denetim olanaklarından veya çaresizliğinden yararlanarak rızasını elde etmek" biçiminde bir harekette bulunması ve bu hareketleri yaparken veya yaptıktan sonra mağduru ülkeye sokması, ülke dışına çıkarması, tedarik etmesi, kaçırması, bir yerden başka bir yere götürmesi, sevk etmesi veya barındırması gerekmektedir. Suçun oluşması için hem araç hareketlerden, hem de amaç hareketlerden en az birisinin bir arada bulunması gereklidir.
Araç hareketler, asıl veya amaç hareketlerden önce veya en geç bu hareketlerle eş zamanlı olarak yapılmalıdır. Böylece öncelikle araç hareketler ile mağdurun iradesi kırılmalı ve görünüşte rızası elde edilmeli daha sonra da bu husustan yararlanarak suçu oluşturan asıl amaç hareketler gerçekleştirilmelidir.
Bu durumun tek istisnası, TCK"nın 80/3. maddesindeki “on sekiz yaşını doldurmamış olanların birinci fıkrada belirtilen maksatlarla tedarik edilmeleri, kaçırılmaları, bir yerden diğer bir yere götürülmeleri veya sevk edilmeleri veya barındırılmaları hâllerinde suça ait araç fiillerden hiçbirine başvurulmuş olmasa da faile birinci fıkrada belirtilen cezalar verileceği” yönündeki düzenlemedir.
Bu açıklamalar ışığında, suç tarihi itibariyle henüz 18 yaşını bitirmeyen çocuk mağdura karşı fuhuş eylemini sağlamaya yönelik sanığın davranışları nedeniyle, TCK"nın 80/3. maddesindeki düzenleme de dikkate alındığında, TCK"nın 44. maddesinde belirtildiği biçimde fikri ictimadan söz edilemeyeceği, sanığın fuhuş suçu dışında çocuk olan mağdura karşı eylemlerinden dolayı ayrıca “insan ticareti” suçunun oluşabilme ihtimalinin varlığı karşısında, Yerel Mahkeme tarafından dava zamanaşımı süresinde “insan ticareti” suçu nedeniyle “suç duyurusunda” bulunabileceği öngörülerek yapılan incelemede;
1- Sanığa yükletilen fuhuş ve çocuğun kaçırılması ve alıkonması eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerin ve bu eylemlerin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı;
Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tiplerine uyduğu,
Cezaların kanuni bağlamda uygulandığı,
Anlaşıldığından, sanık ... müdafisi ile katılan T.C. Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı vekilinin ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKÜMLERİN ONANMASINA,
2-Reşit olmayan ile cinsel ilişki suçundan kurulan hükmün temyizinde;
Başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Oluşa uygun kabule göre, sanığın işlediği reşit olmayanla cinsel ilişki suçunun TCK"nın 104/1. maddesi uyarınca soruşturma ve kovuşturmasının şikayete tabi olması, olay tarihinde 17 yaşında olan mağdurun soruşturma evresinde vekili huzurunda alınan 24/03/2014 günlü beyanında sanıktan şikayetçi olmadığını belirtmesi, sonraki aşamalarda sanıktan şikayetçi olduğunu bildirmiş ise de, şikayetten vazgeçmeden dönülmesinin de mümkün olmaması karşısında, şikayet yokluğu nedeniyle TCK"nın 73 ve CMK"nın 223/8. maddeleri uyarınca kamu davasının düşmesine karar verilmesi gerekirken, yargılamaya devamla yazılı şekilde mahkumiyet hükmü kurulması,
Kanuna aykırı ve sanık ... müdafisi ile katılan T.C. Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı vekilinin ileri sürdüğü nedenler yerinde görüldüğünden, tebliğnameye aykırı olarak başkaca yönleri incelenmeksizin HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 09/10/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.