22. Hukuk Dairesi 2016/22025 E. , 2019/20267 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ: ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davacının davalıya ait işyerinde satış uzmanı olarak çalıştığını, iş sözleşmesinin davalı işveren tarafından haklı bir neden olmadan feshedildiğini, haftada 5 gün 08.30’da işe başladığını, Kasım-Mart ayları arasında 18.30’a kadar, Nisan-Ekim ayları arasında ise 19.00’a kadar çalıştığını, her cumartesi günü ise 19.00’a kadar çalıştığını fazla çalışma ücretlerinin ödenmediğini ileri sürerek kıdem tazminatı ve ihbar tazminatı ile birlikte bir kısım işçilik alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davacının iş sözleşmesinin kıdem ve ihbar tazminatı ödenmek suretiyle feshedildiğini, davacının bu konuda ibraname imzaladığını, işyerinde vardiyalı çalışma sistemi uygulandığını, davacının haftada 6 gün 08.30-17.30 saatleri arasında çalıştığını, hafta tatili günlerinde çalıştığında karşılığının ödendiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz Başvurusu:
Kararı, davacı vekili ile davalı vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, tarafların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Taraflar arasında davacının fazla çalışma ücretine hak kazanıp kazanmadığı uyuşmazlık konusudur.Somut olayda, davacı işyerinde fazla çalışma yaptığını ileri sürmüş, davalı ise işyerinde fazla çalışma yapılmadığını savunmuştur. Mahkemece davacıya yaptığı iş ve görevine göre prim ödendiği, buna göre daha fazla çalışma yapılması halinde daha fazla satış yapılıp, sonuç olarak ödenecek primin artacağı gerekçesiyle fazla çalışma ücreti talebinin reddine karar verilmiştir.Prim, çalışanı özendirici ve ödüllendirici bir ücret ödemesi olup, işverence işçiye garanti edilmiş bir temel ücretin üzerine belirli bir usule bağlı olarak ödenen ek bir ücrettir. İşçi kanuni çalışma saatleri dışında çalışsa da, çalışmasa da koşulları oluştuğunda söz konusu ek ücrete hak kazanacaktır. Fazla çalışma ise, kural olarak 4857 sayılı Kanuna göre, kanunda yazılı şartlar çerçevesinde haftalık 45 saati aşan çalışmalardır. 4857 sayılı Kanun"un 41. maddesinin ikinci fıkrası uyarınca, fazla çalışma saat ücreti, normal çalışma saat ücretinin yüzde elli fazlasıdır. Fazla çalışma ile prim uygulaması arasında çalışma süreleri ile doğru orantılı olması sebebiyle bir bağ olsa da, esasen fazla çalışma ile prim ödemesi birbirinden bağımsızdır. Bu iki ödemenin farklı nitelikte olduğu göz önüne alınmadan, işçiye ödenen prim miktarının fazla çalışma ücreti ile karşılaştırılması suretiyle sonuca gidilmesi yerinde değildir. Mahkemece prim ile fazla çalışma ücretinin birbirinden farklı ödemeler olduğu gözetilmeden, hatalı gerekçe ile fazla çalışma ücreti talebinin reddine karar verilmesi isabetsiz olup, kararın bu sebeple bozulması gerekmiştir.Diğer taraftan, dosya kapsamına göre davacı haftada 5 gün 08.30’da işe başladığını, Kasım-Mart ayları arasında 18.30’a kadar, Nisan-Ekim ayları arasında ise 19.00’a kadar çalıştığını, her cumartesi günü ise 19.00’a kadar çalıştığını ileri sürmüş, davalı taraf ise davacının haftada 6 gün 08.30-17.30 saatleri arasında çalıştığını savunmuştur. Yargılama sırasında dinlenen davacı tanıklarından ..., davacının hafta içi 08:30-18:30 saatleri arasında, Cumartesi günü ise 09:00 – 17:00 saatleri arasında çalıştığını, ayda bir kez pazar günü 11:00 - 17;00 saatleri arasında nöbet tuttuğunu, ayda ortalama 10 gün müşterilerle ilgilenme nedeniyle saat 19:00 - 19:30’a kadar çalıştığını; diğer davacı tanığı ..., davacının hafta içi 08:30 - 19:00 saatleri arasında, Cumartesi günü 09:00 - 18:30 saatleri arası çalıştığını ifade etmiştir. Ancak her iki tanığın da benzer taleplerle işveren aleyhine dava açtığı anlaşılmakta olup, tanık ...’in dosyasında fazla çalışma ücreti talebinin kabul edildiği ve bu hususun Dairemizce bozma sebebi yapılmadığı, böylece fazla çalışma ücretinin kabulüne yönelik kararın kesinleştiği anlaşılmaktadır (Dairemizin 2013/6404 E. sayılı dosyası). Tanık ...’a ait dosyada, davacının haftada 8 saat fazla çalışma yaptığı belirlenmiş ise de, anılan karar Yargıtay 9. Hukuk Dairesince prim ödemelerinin fazla çalışma ücretini karşılayıp karşılamadığı gerekçesi ile bozulmuştur (9. Hukuk Dairesinin 2012/25289 sayılı dosyası). Dairemizce prim ödemeleri ile fazla çalışma ücreti ödemelerinin ayrı ödemeler olduğu benimsendiğinden, söz konusu dosyalarda tespit edilen fazla çalışma süresinin eldeki dosyadaki fazla çalışma iddiasının ispatı yönünden dikkate alınması gerekmektedir. Bu itibarla, öncelikle tanıkların belirtilen dosyaları getirtilmeli, o dosyalarda davacı olan işçilerin eldeki davanın davacısı ile aynı işi yapıp yapmadıkları, davacı ile aynı tarihte birlikte çalışıp çalışmadıkları yönünden gerekli araştırma yapıldıktan sonra, bu araştırmanın sonucuna göre davacı tanıklarının dosyalarında benimsenen çalışma düzeninin davacı için emsal teşkil edip etmeyeceği noktasında bir değerlendirme yapılmalıdır. Elde edilecek sonuca göre de, dosya kapsamındaki tüm deliller yeniden birlikte değerlendirilmek suretiyle davacının fazla çalışma yapıp yapmadığı belirlenmelidir. Eksik inceleme ve hatalı hukuki gerekçe ile karar verilmesi yerinde değildir.Ayrıca davacıya garanti ücretinin yanında prim ödemesi yapıldığı dosya kapsamı ile sabittir. Davacıya yapılan prim ödemesinin niteliği, fazla çalışma ücretinin hesabında önem taşımaktadır. İşçiye, garanti ücrete ilaveten, bahşiş, parça başına, satışa, sefer başına ya da kilometreye bağlı olarak prim ödemesi usulünün öngörüldüğü çalışma biçimlerinde, fazla çalışma ücretinin hesaplamasında, temel ücretin garanti ücret kısmı ile prim kısmı birbirinden ayrılarak; prim üzerinden hesaplanacak fazla çalışma ücretinde sadece zam nispeti üzerinden (0,5 çarpanıyla) ; garanti ücret üzerinden hesaplanacak fazla çalışma ücreti kısmında ise (1,5 çarpanıyla) hesaplama yapılarak sonuca gidilmelidir. Belirli bir kotaya bağlı olarak prim ödenmesinin kararlaştırıldığı hallerde ise, işçiye ödenen prim miktarı dikkate alınmaksızın sadece garanti ücret üzerinden (1,5 çarpanıyla) hesaplama yapılarak fazla çalışma ücreti belirlenmelidir. Davacının fazla çalışma ücretine hak kazandığı kanaatine varılması halinde, açıklanan ilke ve esaslara göre fazla çalışma ücretinin hesaplanması gerektiği göz önünde bulundurulmalıdır.Mahkemece belirtilen usul ve esaslar doğrultusunda araştırma yapılarak, sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile hüküm kurulması hatalı olup, kararın bu sebeple bozulması gerekmiştir.Sonuç: Temyiz olunan hükmün yukarıda açıklanan sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 05.11.2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.