Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2016/14363 Esas 2019/542 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/14363
Karar No: 2019/542
Karar Tarihi: 31.01.2019

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2016/14363 Esas 2019/542 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2016/14363 E.  ,  2019/542 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :İş Mahkemesi

    Dava, iş kazasının tespiti tespiti istemine ilişkindir.
    Mahkemece, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Hükmün, davalı şirket vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    Dava, dava dışı ... Enerji Müh. İnş. San. Tic. Ltd Şti. tarafından yapımı yürütülen ve davalı şirketin 380 Kv çift devre iletkenli ... ... Brş. Noktasında kadar E.İ.H. yapımı işinde alt işveren olarak faaliyet gösterdiği işyerinde davacının eşi ... "ün hizmet akdiyle çalışırken 18/02/2013 tarihinde kalp krizi geçirmesi sonucu vefat etmesi şeklinde gelişen olayın iş kazası olduğunun tespiti istemine ilişkindir. Ancak dosya kapsamından müteveffa Ferda Hülür’ün olay tarihinde dava dışı ... Enerji Müh. İnş. San. Tic. Ltd Şti.’nin sigortalısı olarak çalıştığı, buna rağmen mahkemece işçiyi çalıştıranın hangi işveren olduğu tespit edilmeksizin ve bu hususta değerlendirme yapılmaksızın davalı kurum ve şirket hakkında, yazılı şekilde hüküm kurulduğu anlaşılmıştır.
    Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun “Tarafta iradi değişiklik” başlıklı 124"üncü maddesinde; bir davada taraf değişikliğinin, ancak karşı tarafın açık rızası ile olanaklı olduğu bildirildikten sonra, maddi bir hatadan kaynaklanan veya dürüstlük kuralına aykırı olmayan taraf değişikliği isteminin, karşı tarafın rızası aranmaksızın hakim tarafından kabul edileceği, dava dilekçesinde yanlış veya eksik gösterilmesi kabul edilebilir bir yanılgıya dayanıyorsa, hakimin karşı tarafın rızası aranmaksızın taraf değişikliği isteminin kabul edebileceği açıklanmıştır. Nitekim madde gerekçesinde de, taraf değikliğini mutlak olarak davalının rızasına bağlamanın yargılama ilişkisini katı bir şekle bağlayarak yargılamaya hakim olan ilkelerden “usul ekonomisi ilkesi” ile bağdaşmayacağı belirtilmiştir.
    Bu tür davalarda elde edilecek hükmün, sigortalıyı çalıştıran işverenin hak alanını da ilgilendirdiği ve onun yönünden bir takım sorumluluk ve yükümlülükler doğurabileceği belirgin bulunmakla, işverenin davalı Kurumla birlikte zorunlu dava arkadaşı konumunda yer aldığı ve kendisine de husumet yöneltilmesi gerektiği açıktır. Bu bakımdan; dava dışı işverenin Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 124"üncü maddesi de nazara alınarak yasal yöntemine uygun biçimde davaya katılımı sağlanmalı, göstereceği tüm kanıtlar toplandıktan sonra yapılacak değerlendirme üzerine elde edilecek sonuca göre hüküm kurulması gerekirken, mahkemece eksik inceleme ve araştırma sonucu, davalı Kurum ve davalı alt işveren konumundaki şirkete karşı açılan davada, anılan gerek yerine getirilmeksizin yargılamaya devam edilerek karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
    O hâlde, davalı şirket vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle, sair hususlar incelenmeksizin BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalı şirkete iadesine, 31.01.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.