4. Hukuk Dairesi Esas No: 2017/930 Karar No: 2017/2882 Karar Tarihi: 15.05.2017
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2017/930 Esas 2017/2882 Karar Sayılı İlamı
4. Hukuk Dairesi 2017/930 E. , 2017/2882 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Davacı ... tarafından, davalı ... aleyhine 07/09/2011 gününde verilen dilekçe ile maddi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; görevsizliğe dair verilen 02/06/2016 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir 2-Davacının diğer temyiz itirazına gelince: Dava, haksız fiil nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, yargı yolu bakımından mahkemenin görevsizliğine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. 01/10/2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 20.maddesinde; "Görevsizlik veya yetkisizlik kararı verilmesi hâlinde, taraflardan birinin, bu karar verildiği anda kesin ise bu tarihten, süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten; kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde kararı veren mahkemeye başvurarak, dava dosyasının görevli ya da yetkili mahkemeye gönderilmesini talep etmesi gerekir. Aksi takdirde, bu mahkemece davanın açılmamış sayılmasına karar verilir" biçiminde düzenlemeye yer verildiği anlaşılmaktadır. Yukarıdaki yasa maddesi 6100 sayılı HMK"nın bir düzenlemesi olup düzenlendiği yer ve düzenlenme biçimi gözetildiğinde hiç kuşkusuz adli yargı yerinde görülecek davalarda ve adli mahkemeler arasındaki görevsizlik kararlarında uygulanacaktır. Yasal düzenlemeye göre; adli yargı yerindeki görevsizlik kararlarının kesinleşmesi üzerine "davaya bir başka mahkemede devam edilmesi"" hali söz konusu iken yargı yolu bakımından görevsizlik kararında; davaya başka mahkemede devam edilmesi söz konusu olmayıp, 2577 sayılı "İdari Yargılama Usulü Kanunu"na göre farklı usul kuralları olan farklı yargı yerinde yeniden açılacak bir dava söz konusudur ve bu dava adli yargı yerindeki davanın devamı niteliğinde de değildir. Buna göre yargı yolu nedeniyle davaya bakılamayacak olması esasında niteliği itibariyle bir görevsizlik kararı da değildir. Şu halde yargı yolu bakımından mahkemenin görevsizliğine dair verilen karar ile birlikte "gönderme" kararı verilemeyeceği açık iken yerel mahkemece bu hususa aykırı hareket edilmiş olması doğru değildir. Ancak bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden 6100 sayılı HMK" nun geçici 3. maddesi uyarınca temyiz hükümleri bakımından halen yürürlükte bulunan 1086 sayılı HUMK."nun 438. maddesi uyarınca hükmün 2. bendi silinerek karar düzeltilerek onanmalıdır. SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda (2) numaralı bentte açıklanan nedenle, hüküm fıkrasının “Kararın kesinleşmesinden itibaren 30 gün içinde mahkememize başvurulması halinde dosyanın görevli ve yetkili İdare Mahkemesine gönderilmesine” ifadelerini içeren 2. bendinin silinmesine, davacının diğer temyiz itirazlarının (1) sayılı bentte gösterilen nedenlerle reddi ile kararın düzeltilmiş bu biçimi ile ONANMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 15/05/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.