
Esas No: 2022/446
Karar No: 2022/13071
Karar Tarihi: 29.09.2022
Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2022/446 Esas 2022/13071 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Kalecik Asliye Hukuk Mahkemesi'nde görülen dava, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 10. maddesi gereğince kamulaştırma bedelinin tespiti ve taşınmazın tapuya tescili istemiyle açılmıştır. Davanın kabulüne karar verilmiş, ancak kararın bozulması üzerine yapılan incelemelerde, taşınmazın tapu kaydının davalılar adına olan kaydının iptal edilerek davacı idare adına tescil edilmesi, davacı idare lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği ve kamulaştırma bedeline yasal faizin işletilerek derhal ödenmesi gerektiği belirtilmiştir. Bu çerçevede, hüküm fıkrasında yapılan düzeltmeler ile karar onanmıştır.
Kanun Maddeleri:
- 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 10. maddesi
- Anayasa Mahkemesi'nin 2016/9364 başvuru numaralı, 01.06.2019 tarihli ve 30791 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan kararı
- Anayasa Mahkemesi'nin 27/11/2020 tarihli ve 31317 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan 16/07/2020 tarihli ve 2018/104 Esas, 2020/39 Karar sayılı kararı
- 7139 sayılı Kanun'la değişik Kamulaştırma Kanunu'nun 10/8. fıkrasının dördüncü cümlesi ve yedinci cümlesi
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Kalecik Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 25/06/2020
Taraflar arasında görülen davanın yapılan yargılaması sonucunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtayca incelenmesi, taraf vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tapuya tescili istemine ilişkindir.
Mahkemece uyulan bozma kararı gereğince inceleme ve işlem yapılarak hüküm kurulmuş; karar, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Dosyadaki bilgi ve belgelere göre; bozma ilamına uyularak yapılan inceleme sonucunda davanın kabulüne karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak;
1)Dava konusu taşınmazın davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tesciline karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi,
2)Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin 12055/17 numaralı başvuru sonucu verilen 23.10.2018 tarihli kararı ve Anayasa Mahkemesinin 2016/9364 başvuru numaralı, 01.06.2019 tarihli ve 30791 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan kararı da göz önüne alınarak, davanın niteliği gereği davacı idare lehine vekalet ücretine hükmedilmesi,
Doğru olmadığı gibi;
3)Anayasa Mahkemesinin 27/11/2020 tarihli ve 31317 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan 16/07/2020 tarihli ve 2018/104 Esas, 2020/39 Karar sayılı kararı ile 7139 sayılı Kanun'la değişik Kamulaştırma Kanunu'nun 10/8. fıkrasının dördüncü cümlesinin; “idarenin kıymet takdir komisyonunca tespit edilen bedelden az olması durumunda hâkim tarafından tespit edilen bedel, fazla olması durumunda idarenin kıymet takdir komisyonunca tespit ettiği bedel, peşin ve nakit olarak hak sahibi adına, kalanı ise bedele ilişkin kararın kesinleşmesine kadar üçer aylık vadeli hesapta nemalandırılmak ve kesinleşen karara göre hak sahibine verilmek üzere” bölümü ile yedinci cümlesinde yer alan “idarenin kıymet takdir komisyonunca tespit ettiği bedelden fazla olması halinde fazla olan tutarın bloke edildiğine” ibaresinin Anayasaya aykırı olduğu ve iptal edildiği nazara alınarak kamulaştırma bedeline dava tarihinden 4 ay sonrasından başlayarak Dairemiz karar tarihine kadar yasal faiz işletilmesi ve derhal ödenmesi gerektiğinden,
Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının;
a)Ayrı bir bendi olarak (Dava konusu ... İli, ... İlçesi, 1.... Mahallesi, 393 ada 28 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tesciline) cümlesinin yazılmasına,
b)Davacı idareye vekalet ücreti ödenmesine ilişkin 3. bendinin hükümden çıkartılmasına,
c)2. bendinde yer alan (3’er aylık vadeli mevduat hesabında nemalandırılarak karar kesinleştiğinde) ibaresinin kısmın hükümden çıkartılmasına, yerine (üçer aylık vadeli hesapta işlemiş nemaları ile birlikte derhal ödeme yapılmak üzere ilgili bankaya müzekkere yazılmasına) cümlesinin yazılmasına,
d)Faize ilişkin (1) numaralı bendinde yer alan (karar tarihi olan 25/06/2020 tarihine) ibaresinin hükümden çıkartılmasına, yerine (hak sahibine derhal ödeme yapılmasına ilişkin Yargıtay 5. Hukuk Dairesinin karar tarihi olan 29.09.2022 tarihine) ibaresinin eklenmesine,
Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, davacı idareden peşin alınan harçların istenildiğinde iadesine, davalı kayyımından peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine, 29/09/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.