7. Hukuk Dairesi 2013/20516 E. , 2014/3679 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi : Çorum 1. İş Mahkemesi
Tarihi : 10/05/2013
Numarası : 2010/432-2013/511
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü:
1-Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayandığı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine,
2-Davacı vekili, müvekkilinin 05.02.1999 tarihinden itibaren davalı işyerinde oto boyacısı olarak çalıştığını, 25.08.2009 tarihinde işine son verildiğini, müvekkilinin yıllık izin kullanmak istemesi üzerine işverenin iş akdine son verdiğini, tazminatlarının ödeneceğinin söylenerek okumasına izin verilmeden bir takım kağıtların imzalatıldığını, davacının fazla çalışma yaptığını, dini bayramların ilk iki günü dışında tüm genel tatil günlerinde çalıştığını, yıllık izin kullandırılmadığını iddia ederek kıdem ve ihbar tazminatı ile bazı işçilik alacaklarının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili, istifa eden işçinin kıdem ve ihbar tazminatı hakkı bulunmadığını, davacının müvekkili şirket yetkilisine İtalya"ya gitmek üzere oturma izni aldığını ve işten ayrılmak istediğini bildirdiğini, müvekkili şirketin davacının mağdur olmaması için kendisine işçi alacaklarına mahsuben toplam 7.315,00 TL ödeme yaptığını, alacağını alan davacının işten ayrılarak çalışmak için İtalya"ya gittiğini, taraflar arasında düzenlenen ibranamede de işyerinden kendi isteğiyle ayrıldığını belirttiğini beyanla davanın reddini istemiştir.
Mahkemece toplanan delillere ve alınan bilirkişi raporuna itibarla davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. .../..
Davacının ihbar tazminatı talep edip edemeyeceği konusunda taraflar arasında ihtilaf bulunmaktadır.
Somut olayda, davacı iş akdinin işveren tarafından haksız olarak feshedildiğini iddia etmiş, davalı ise davacının istifa ettiğini savunmuştur. Mahkemece, davalı işveren tarafından SGK"ya bildirilen çıkış nedeninin 4857 sayılı Kanun"un 17. maddesindeki "iş akdinin işveren tarafından feshi" olduğu, savunma ile davalı işveren tarafından düzenlenen işten ayrılış bildirgesinin çeliştiği, on yıldan fazla süredir aynı işyerinde çalışan davacının işçilik hak ve alacaklarından vazgeçerek istifa suretiyle işten ayrılmasının hayatın olağan akışına uygun olmadığı, iş akdinin davacının kıdem tazminatı için imzalı bordro düzenlenerek ve bordroda belirtilen kıdem tazminatı çek olarak ödenmek suretiyle davalı tarafça sona erdirildiği gerekçeleriyle davacının haklı bir neden olmadan davalı işveren tarafından işten çıkartıldığı kabul edilmiştir. Öncelikle, davalının düzenlediği işten ayrılma bildirgesinde çıkış kodu olarak "03" (istifa) gösterilmiş olup davalının savunması ile işten ayrılış bildirgesi arasında herhangi bir çelişki bulunmamaktadır. Her ne kadar davacı işçi ihbar tazminatı talebinde bulunmuş ise de, dosya içinde bulunan 25.08.2009 tarihli belge içeriğinde davacı kendi isteği ile işten ayrıldığını beyan etmiş olup belge altında ki imza davacı tarafından açıkça inkar edilmemiştir. Bu nedenle davacının işten kendi isteği ile ayrıldığını, işveren feshinin sözkonusu olmadığını kabul etmek gerekir. Öte yandan davacının ödenmeyen fazla mesai, ulusal bayram ve genel tatil çalışma ücretleri bulunduğuna göre iş sözleşmesini davacı işçinin 4857 sayılı Yasanın 24. maddesine göre haklı nedenle feshettiği ortadadır. Bu durumda davacı iş sözleşmesini kendisi feshettiğinden ihbar tazminatı talebinin reddi yerine kabulü hatalıdır.
O halde davalı vekilinin bu yöne ilişkin temyiz itirazları kabul edilmeli ve karar bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı nedenle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, 12.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.