11. Hukuk Dairesi 2019/1022 E. , 2019/7723 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TÜKETİCİ MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada Antalya 2. Tüketici Mahkemesince bozmaya uyularak verilen 02/10/2018 tarih ve 2016/442-2018/529 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davalı vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin davalı şirket nezdinde gelir koruma sigortası işsizlik teminatı kapsamında 28.02.2013 tarihinde başlayan poliçeyle sigortalı olduğunu, müvekkilinin uzun yıllar Dedeman Park Antalya Otel"de çalıştığını ve 31.10.2013 tarihinde işyeri kapanışı nedeniyle iş akdinin feshedildiğini işine son verilmesi üzerine 04.11.2013 tarihinde İNG Emeklilik A.Ş. adına Genworth Finansal Hizmetler A.Ş."ye 3509390 nolu poliçe kapsamında tazminat ödenmesi için başvurduğunu, ancak davalı şirket tarafından başvurusunun reddedilerek ödeme yapılmayacağının bildirildiğini, müvekkilinin tazminattan kaynaklanan alacağını yasal yollardan elde etmek amacı ile Antalya 14. İcra Müdürlüğü"nün 2014/6257 E. sayılı dosyası ile icra takibi başlattığını, ancak davalı sigorta şirketinin itirazı üzerine takibin durduğunu ileri sürerek anılan takibe vaki itirazın iptalini, alacağın % 20"sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, müvekkili ile davacı arasında gelir koruma sigortası işsizlik teminatı kapsamında poliçe düzenlenmişse de öncelikle davacının dava dışı işvereni Dedeman Gümbet Tur. ve İnş. A.Ş/Park Antalya Otel"e işe iade davası açıp açmadığının tespit edilmesi gerektiğini, davacı ile müvekkili şirket arasında akdedilen sigorta poliçesi ve özel şartları gereği iş akdinin geçerli nedenle feshedilmesi halinin teminat kapsamında olmadığını, davacının sigorta poliçesini akdettiği esnada işyerinin kapanacağına dair bilgi sahibi olup bu hususu sözleşme yaparken müvekkiline bildirmeyerek beyan yükümlülüğünü ihlal ettiğini, davacının birden fazla sigorta yaptırmasının da durumu bildiğini gösterdiğini ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamına göre, davacının işine işyerinin kapanması nedeniyle işvereni tarafından 31.10.2013 tarihinde son verildiğine dair uyuşmazlık olmadığı, işsizlik sigortası yapılırken davacının işsiz kalacağını bildiği yönündeki iddiasını ispatlayacak dosyaya delil sunulamadığı, davacının 31.10.2013 tarihinde işsiz kalmasından sonra 20.05.2014 tarihine kadar başkaca bir işte çalışmadığı, sigorta teminat bedelinin ödenmesi talebinin haksız olarak reddedildiği, her ne kadar davacının son ücreti olan 2.589,65 TL üzerinden 6 aylık süre için poliçe gereği 7.768,98 TL tazminat hesaplansa da poliçe limit bedelinin 4.500.- TL olduğu ve icra takibinde de bu miktar üzerinden talepte bulunulduğu, talep edilen bedelin belirlenebilir olması nedeniyle icra inkar tazminatı talebinin de yerinde olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne Antalya 14. İcra Müdürlüğü"nün 2014/6257 E. sayılı dosyasına yönelik itirazının iptali ile takibin devamına, hüküm altına alınan asıl alacağın %20"si oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 227,40 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 02/12/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.