Abaküs Yazılım
17. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/30213
Karar No: 2018/207
Karar Tarihi: 09.01.2018

Hırsızlık - işyeri dokunulmazlığının ihlali - mala zarar verme - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2015/30213 Esas 2018/207 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Suça sürüklenen bir çocuk, hırsızlık, işyeri dokunulmazlığının ihlali ve mala zarar verme suçlarından mahkum olmuştur. Mala zarar verme suçundan doğrudan hükmolunan adli para cezasının miktarına göre mahkumiyet hükümlerinin temyizi mümkün değildir. Ancak, çocuğun savunma hakkı kısıtlanmıştır ve farik-mümeyyizlik raporu yanlış kullanılmıştır. Ayrıca, hırsızlık konusunu oluşturan malın değerinin az olması nedeniyle verilen cezalardan indirim yapılmamıştır. Hüküm bozularak yeniden değerlendirilmelidir.
Kanun Maddeleri:
- 6217 sayılı Yasa'nın 26. maddesi
- 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkındaki Kanun'a eklenen geçici 2. madde
- 1412 sayılı CMUK'un 317. maddesi
- 5271 sayılı CMK'ın 196. maddesi
- 5237 sayılı TCK'nın 31/2, 61/1, 61/4-5 ve 145. maddeleri
17. Ceza Dairesi         2015/30213 E.  ,  2018/207 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇLAR : Hırsızlık, işyeri dokunulmazlığının ihlali, mala zarar verme
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Yerel mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararların niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
    I-Suça sürüklenen çocuk ... hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesinde;
    Mala zarar verme suçundan doğrudan hükmolunan adli para cezasının miktar ve türüne göre; 14.04.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6217 sayılı Yasa"nın 26. maddesi ile 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkındaki Kanun"a eklenen geçici 2. maddesi gereğince doğrudan hükmolunan 3000 TL dahil adli para cezasına mahkumiyet hükümlerinin temyizi mümkün olmadığından, suça sürüklenen çocuk ... müdafiinin temyiz isteminin 1412 sayılı CMUK"nun 317. maddesi uyarınca REDDİNE,
    II-Suça sürüklenen çocuk ... hakkında hırsızlık, işyeri dokunulmazlığının ihlali, mala zarar verme suçları ile suça sürüklenen çocuk ... hakkında hırsızlık, işyeri dokunulmazlığının ihlali suçlarından kurulan hükümlerin temyiz incelemesinde;
    Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; hırsızlık ve işyeri dokunulmazlığının ihlali suçlarının suça sürüklenen çocuk ... tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir.
    Ancak;
    1-Karar tarihinde, başka suçtan Güdül K1 Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu"nda hükümözlü olan ve duruşmalardan vareste tutulmaya dair bir talebi de bulunmayan suça sürüklenen çocuk ..."nin kısa kararın okunduğu oturuma getirtilmeyerek savunma hakkının kısıtlanması suretiyle 5271 sayılı CMK"nın 196. maddesine aykırı davranılması,
    2-Suç tarihinde 12-15 yaş grubunda olan suça sürüklenen çocuk ... hakkında 5237 sayılı TCK"nın 31/2. maddesi gereğince; işlediği hırsızlık ve işyeri dokunulmazlığının ihlali suçlarının suç tarihi itibarıyla hukuki anlam ve sonuçlarını algılayıp algılamadığı veya davranışlarını yönlendirme yeteneğinin azalıp azalmadığı hususunda dosyaya konu olan 11.11.2012 tarihli hırsızlık ve işyeri dokunulmazlığının ihlali suçlarına ilişkin olarak
    "farik-mümeyyizlik" raporu aldırması gerekirken, 01.11.2012 tarihli farik mümeyyizlik raporunda dosyaya konu olmayan 28.08.2012 tarihli hırsızlık suçuna ilişkin olarak aldırılan raporla yetinilerek yazılı şekilde hüküm tesisi,
    3-Hırsızlık suçu açısından, 5237 sayılı TCK"nın 61/1. maddesine göre malın değerinin az ya da çok olması, temel cezanın belirlenmesinde alt sınırdan uzaklaşmak için bir kriter olup, hırsızlık suçuna konu malın değerinin az olmasının TCK"nın 145. maddesinde ayrı olarak düzenlenmesi, kanun koyucunun hırsızlık suçunda malın değerinin az olmasına verdiği önemi göstermektedir. Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 15.12.2009 gün ve 6/242-291 sayılı içtihadında belirtildiği üzere, "...daha çoğunu alabilme olanağı varken yalnızca gereksinimi kadar ve değer olarak az olan şeyi alma" görüşünün, TCK"nın 145. madde uygulamasında bütünüyle reddedilmesi mümkün değil ise de, maddenin yalnızca bu tanımlamayla sınırlandırıması da olanaklı değildir. 145. maddenin gerek ilk şekli, gerekse değiştirilmiş biçimi; ortak tanımlama ile, hırsızlık suçunun konusunu oluşturan değerin az olmasını temel almaktadır. TCK"nın 145. maddesine göre, faile verilen cezada indirim yapılabilmesi için malın değerinin az olması yeterli olup, hakim indirim oranını TCK"nın 3. maddesinde öngörüldüğü üzere "işlenilen fiilin ağırlığıyla orantılı" olacak şekilde saptamalıdır. Değer azlığı nedeniyle ceza vermekten vazgeçme kararı verilecek ise; malın değerinin azlığı yanında "suçun işleniş şekli ve özellikleri" de dikkate alınmalıdır. TCK"nın 145. maddesinin uygulanmasında hakime takdir hakkı tanınmış olup, hakim takdir hakkını kullanırken keyfiliğe kaçmadan, her somut olaya uygun, yasal ve yeterli gerekçe göstermek suretiyle uygulama yapmalıdır.
    Somut olayda ise; suça sürüklenen çocukların çaldığı paranın yaklaşık 7-8 TL olduğunun anlaşılması karşısında; suça sürüklenen çocuk ... hakkında suçların işleniş şekli ve özellikleri itibarıyla ceza vermekten vazgeçilemeyecek ise de, hırsızlık konusunu oluşturan malın değerinin az olması nedeniyle TCK"nın 145. maddesi gereğince verilen cezalardan belirlenecek oranda indirim yapılması gerektiğinin gözetilmemesi,
    4-Suça sürüklenen çocuk ... hakkında hırsızlık suçu açısından sonuç ceza hesaplanırken 5237 sayılı TCK"nın 31/2. maddesinin aynı Yasa"nın 168/2. maddesinden daha önce uygulanması gerektiği gözetilmeyerek 5237 sayılı TCK"nın 61/4-5. maddesine aykırı olarak hüküm kurulması,
    Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuklar ... ve ... müdafiinin temyiz nedenleri bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, suça sürüklenen çocuk ... açısından diğer yönleri incelenmeyen ve suça sürüklenen çocuk ... açısından açıklanan nedenlerle hükümlerin tebliğnameye kısmen uygun olarak BOZULMASINA, 09/01/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi