11. Hukuk Dairesi 2019/960 E. , 2019/7721 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ANKARA 3. FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada Ankara 3. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince bozmaya uyularak verilen 25.12.2018 tarih ve 2018/196-2018/476 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davalı kurum vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin "KOSKA" markası ve "dede" figürü ile oluşturulmuş 81545, 2002/3455, 2003/23895, 2004/20459 ve 2004/9499 sayılı ve tanınmış markaların sahibi olduğunu, davalının, bu markalar ile karıştırma ihtimali bulunacak derecede benzer nitelikteki “Helvacı Dede + Şekil” ibaresini marka olarak tescil ettirmek üzere davalı TPMK"ya başvuruda bulunduğunu, 2005/51346 kod numarasını alan başvurunun, Resmi Marka Bülteninde ilanı üzerine müvekkilinin Markalar Dairesi Başkanlığına itirazda bulunduğunu, ancak itirazın yerinde görülmeyerek reddedildiğini, bu kararın yeniden incelenmesi talebinin de nihai olarak YİDK tarafından reddedildiğini, oysa özellikle "DEDE" figürü sebebiyle başvurunun itiraza dayanak markalar ile ayırt edilemeyecek derecede benzer olduğunu, kaldı ki davacı markalarının tanınmış marka olduklarını, bu nedenle davaya konu kararın hukuka aykırı olduğunu belirterek, 2007-M-5251 sayılı YİDK kararının iptaline, tescili halinde markanın hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilleri ayrı ayrı markaların benzer olmadıklarını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece bozma ilamından sonra yapılan yargılamada iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davalı tarafın tescilini istediği markanın davacının tescilli markaları ile iltibas tehlikesi yaratacağını ancak davalının dava konusu markada yer alan şekil unsurunun aynısını aynı tür emtia için 1996 yılında 170770 numaralı marka olarak tescil ettirdiğini, 170770 nolu markanın kapsamının helva emtiası olduğu, dava konusu 2005/51346 nolu markanın kapsamının ise "şekerlemeler, draje şeker, lokumlar, helvalar, tahinli helvalar, koz helva, susam helva, pişmaniyeler,donmuş yoğurt (şekerleme), çikolatalar, çikolata ürünleri, çikolata veya şekerle kaplanmış ürünler, yılbaşı ağacı süsü olarak şekerli ve çikolatalı ürünler, çikolata esaslı içecekler, kakaolu kremalar, kakaolu fındık kremaları, krokan, krokanlı fındık kremaları, krokanlı madlen çikolatalar.... " ile ilgili olduğu ve benzer nitelikte olduğu, aynı tüketici kitlesine hitap ettiği gibi özellikle içerikleri dikkate alındığında birbirine alternatif nitelikte ürünler olduğu, bu nedenle dava konusu markanın kapsamı bakımından davalının kazanılmış hakkı olduğu, kazanılmış hakkın da sadece helva emtiasına benzer olan "şekerlemeler, draje şeker, lokumlar, helvalar, tahinli helvalar, koz helva, susam helva, pişmaniyeler, donmuş yoğurt (şekerleme), çikolatalar, çikolata ürünleri, çikolata veya şekerle kaplanmış ürünler, yılbaşı ağacı süsü olarak şekerli ve çikolatalı ürünler, çikolata esaslı içecekler, kakaolu kremalar, kakaolu fındık kremaları, krokan, krokanlı fındık kremaları, krokanlı madlen çikolatalar...." yönünden var olduğu, dava konusu markanın esas unsurunun "dede" figürü olduğu, davalı tarafın marka başvurusunda dede figürünü aynen kullandığını, önceki markasından bazı unsurları değiştirip renk unsuru eklediği, bu değişikliklerin ve eklemelerin markanın esas unsurunu değiştirmediği, bunların sadece markayı seri marka yapma amacına hizmet ettiği, davalının önceki markasındaki özgün biçimi değiştirmeden dava konusu markasına da taşıyarak işletmesel köken anlamında dava konusu marka ile aralarında bağlantıyı oluşturan seri marka yarattığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile, TPMK YİDK"nın 2007-M-5251 sayılı kararının 29. sınıf tüm mal ve hizmetler ile 30. sınıf “Kahve, kakao, suni kahve, moka (kahve), kahve yerine geçen maddeler, kahve veya kakao esaslı içecekler...; Tapyoka, sago... Makarnalar, mantılar, erişteler...; Ekmekler, pideler , pizzalar, lahmacunlar...; Bisküviler, krakerler, gofretler, pastalar, tartlar, kekler...; Baklavalar, şöbiyet, tulumba tatlıları, bülbül yuvaları... Pudingler, kazandibi, sütlaç, sup, muhallebiler, aşureler...; Bal, arı sütü, propolis ...; Yiyecekler için çeşni/lezzet vericiler: Ketçaplar, mayonezler, hardallar, limon suları, soslar, salata sosları, salçalar, sirkeler, yiyecekler ve içecekler için koku vericiler (aromalar), baharatlar...; Mayalar, kabartma tozları, vanilyalar; ekmeğin formunu, rengini iyileştirici, bayatlama süresini geciktirici doğal maddeler...; Her türlü un, irmikler, nişastalar,; Toz şeker, kesme şeker, pudra şekeri...; Çaylar, buzlu çaylar... Sakızlar,; Dondurmalar, buz kremler, yenilebilir buzlar...; Tuz, ; Pirinç, bulgur, keşkek, yarmalar, gıdalar için malt... Hububat (tahıl) ve undan mamül çerezler, patlamış mısır, mısır gevrekleri, yulaf ezmeleri, kahvaltılık hububat” emtiaları yönünden iptaline ve bu emtialar yönünden hükümsüzlüğü ile sicilden terkinine kararı verilmiştir.
Karar, davalı kurum vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı kurum vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı kurum vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, temyiz harcı davalı kurumdan peşin alındığından başkaca harç alınmasına mahal olmadığına, 02/12/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.