Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2017/1468 Esas 2017/2853 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/1468
Karar No: 2017/2853
Karar Tarihi: 15.05.2017

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2017/1468 Esas 2017/2853 Karar Sayılı İlamı

4. Hukuk Dairesi         2017/1468 E.  ,  2017/2853 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 25/04/2014 gününde verilen dilekçe ile tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; açılan davanın zamanaşımı nedeniyle reddine dair verilen 28/05/2015 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
    Dava, kişilik haklarına saldırıdan kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, zamanaşımı nedeniyle davanın reddine karar verilmiş; karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Davacı, davalı ile arasında alacak meselesi olduğunu, bu konuda davalının gönderdiği ihtarname ve de açılan davadaki cevap dilekçesinde kullandığı ifadelerin kişilik haklarına saldırı oluşturduğunu iddia ederek tazminat isteminde bulunmuştur.
    Davalı, davanın zamanaşımından reddi gerektiğini savunmuştur.
    Mahkemece, davalı tarafından keşide edilen ihtarnamenin 19/08/2010 tarihi olduğu, davacının iş mahkemesinde açtığı dava dilekçesinde bu ihtarnameden bahsettiği, bu şekilde ihtarname içeriğini en geç 04.04.2012 tarihinde öğrenmiş olacağı gerekçesiyle davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiştir.
    Olay tarihinde yürürlükte bulunan 818 sayılı Borçlar Kanunu"nun 60/2. maddesinde haksız fiil nedeniyle tazminat davasının zararın ve sorumlunun öğrenildiği tarihten itibaren bir yıl, her halde zararı doğuran olayın gerçekleşmesinden itibaren on yıllık sürede zaman aşımına uğrayacağı düzenlenmiştir. Ancak haksız fiil aynı zamanda suç teşkil eden bir eylem ise ve Ceza Kanunu"nda daha uzun zamanaşımı süresi öngörülmüşse haksız fiil sorumluluğunda da bu (uzamış) ceza zamanaşımı süreleri uygulanır.
    Dosyadaki bilgi ve belgelerden; davacının, davalının kullandığı ifadelerin şahsına karşı hakaret içerdiği iddiasıyla tazminat isteminde bulunduğu anlaşılmaktadır. Eylemin sübutu halinde olay tarihinde yürürlükte bulunan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 125/1. maddesinde düzenlenen hakaret suçunu oluşturabileceği anlaşılmakta olup uygulanacak ceza zamanaşımı süresi, aynı Kanun"un 66/e maddesi uyarınca sekiz yıldır. Eldeki davada, olay tarihi 09/08/2010 davanın açılma tarihi ise 25/04/2014 günü olup ceza zamanaşımı süresi henüz dolmamıştır.
    Şu halde; açıklanan yönler gözetilerek, uyuşmazlığın esası incelenip varılacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan nedenlerle davacı yararına BOZULMASINA 15/05/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.

















    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.