21. Ceza Dairesi 2016/469 E. , 2016/1314 K.
"İçtihat Metni"Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 28.10.2015 gün ve 2014/22172/70109 sayılı kanun yararına bozma istemine atfen Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 08.12.2015 gün ve KYB.2015/364295 sayılı ihbarnamesi ile;
Özel belgede sahtecilik suçundan sanık ... ...’in, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 207/1 ve 62. maddeleri uyarınca 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231. maddesine göre hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına, sanığın 5 yıl süreyle denetim süresine tâbi tutulmasına dair ... Asliye Ceza Mahkemesinin 08/10/2013 tarihli ve 2012/1276 esas, 2013/527 sayılı kararına karşı yapılan itirazın reddine ilişkin ... Ağır Ceza Mahkemesinin 08/11/2013 tarihli ve 2013/1180 değişik iş sayılı kararını müteakip, 19.02.2014 tarih ve 28918 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu"nun 63. maddesindeki değişikliğin sanık lehine uyarlanması talebinin reddine ilişkin aynı Mahkemenin 02/06/2014 tarihli ve 2012/1276 esas, 2013/527 sayılı ek kararına yönelik itirazın keza reddine dair mercii ... Ağır Ceza Mahkemesinin 02/07/2014 tarihli ve 2014/769 değişik iş sayılı kararını kapsayan dosyanın incelenmesinde;
Dosya kapsamına göre, Yargıtay 11. Ceza Dairesinin 18/06/2015 tarihli ve 2015/1808-27252 sayılı ilamında, "...Hükmün açıklanmasının geri bırakılması, mahkumiyet kararı olmadığı gibi, davayı esastan sonuçlandıran bir hüküm değildir. Ceza Genel Kurulu’nun 19.02.2008 gün ve 346-25 sayılı kararında belirtildiği gibi, bu karar “koşullu bir düşme kararı” niteliğinde olup, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231. maddesinin 10 ve 11. fıkraları uyarınca, denetim süresi içinde kasten yeni bir suçun işlenmemesi ve yükümlülüklere uygun davranılması halinde, kamu davası aynı Kanun"un 223. maddesi uyarınca düşürülecek, aksi halde ise açıklanması geri bırakılan hüküm açıklanacaktır. Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının açıklanan nitelikleri gereği, kural olarak uyarlama yargılamasına konu olamayacağı, bununla birlikte, sonradan çıkartılan bir kanun ile yüklenen eylemin suç olmaktan çıkarılması durumunda, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının suça ilişkin koşullarından olan “yüklenen eylemin kanunda suç olarak tanımlanmış olması” koşulu ortadan kalkacağından, istisnai olarak, uyarlama yapılabileceği kabul edilmelidir. Bunun dışındaki değişiklikler ise, açıklandığı üzere, hükmün açıklanması durumunda değerlendirilebilecektir..." şeklinde belirtildiği üzere, somut olayımızda ... Asliye Ceza Mahkemesinin 08/10/2013 tarihli ve 2012/1276 esas, 2013/527 sayılı kararıyla sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildikten sonra gerçekleşen yasa değişikliğinin eylemi suç olmaktan çıkarmadığı, bu nedenle de uyarlamaya konu olamayacağı cihetle, itirazın bu yönden kabulü yerine yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca, anılan kararın bozulması istenilmiş olmakla, Dairemize gönderilen dosya incelenerek gereği görüşüldü:
Kanun yararına bozma isteminin kapsamına, dosyanın daha önce Yüksek Yargıtay 11. Ceza Dairesince incelenerek 18.06.2015 gün ve 2015/1808 Esas, 2015/27252 Karar sayılı kararla tevdii kararı verilmiş olmasına, Başkanlar Kurulu kararlarına ve Yargıtay Kanunu’nun 14, maddesine göre, kanun yararına bozma istemini inceleme görevinin Yüksek Yargıtay 11. Ceza Dairesine ait olduğu anlaşılmakla Dairemizin GÖREVSİZLİĞİNE, dosyanın görevli daireye gönderilmesine, 16.02.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.