17. Ceza Dairesi Esas No: 2015/26171 Karar No: 2018/197 Karar Tarihi: 09.01.2018
Hırsızlık - konut dokunulmazlığının ihlali - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2015/26171 Esas 2018/197 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, hırsızlık ve konut dokunulmazlığının ihlali suçlarından sanığın mahkumiyetine karar verdi. Hırsızlık suçundan kurulan hüküm yönünden Anayasa Mahkemesi'nin verdiği iptal kararlarının infaz aşamasında mahallinde gözetilebileceği belirtildi ve bozma nedeni yapılmadı. Konut dokunulmazlığının ihlali suçundan ise hüküm kısmında hatalar bulunduğu, kısa süreli hapis cezasının seçenek yaptırımlara çevrilebileceği ve Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararlarının değerlendirilmesi gerektiği belirtildi. Bu nedenlerle sanığın temyiz itirazları kabul edildi ve hüküm bozuldu. Kanun maddeleri ise şöyle: TCK'nın 53/1(b) bendi, TCK'nın 116/1-2 maddeleri, 5237 sayılı TCK'nın 50. maddesi.
17. Ceza Dairesi 2015/26171 E. , 2018/197 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇLAR : Hırsızlık, konut dokunulmazlığının ihlali HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararların niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: 1-Sanık hakkında hırsızlık suçundan kurulan hüküm yönünden yapılan temyiz incelemesinde; Anayasa Mahkemesi"nin hükümden sonra 24/11/2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan 08/10/2015 tarih, 2014/140 Esas ve 2015/85 sayılı kararı ile TCK"nın 53. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (b) bendine yönelik olarak vermiş olduğu iptal kararlarının da kapsam ve içerik itibarıyla infaz aşamasında mahallinde gözetilebileceğinden, bozma nedeni yapılmamıştır. Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hâkimin takdirine göre, sanık ..."ün temyiz nedenleri yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle, usûl ve kanuna uygun bulunan hükmün, tebliğnameye uygun olarak ONANMASINA, 2-Sanık hakkında konut dokunulmazlığının ihlali suçundan kurulan hüküm yönünden yapılan temyiz incelemesinde; Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hâkimin takdirine göre; atılı suçun, sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz nedenleri de yerinde görülmemiştir. Ancak; 1-Hüküm kısmında temel ceza belirlenirken TCK"nın 116/1. maddesi yerine TCK"nın 116/2. maddesi yazılması, 2-5237 sayılı TCK"nın 50. maddesinde belirtildiği üzere, kısa süreli hapis cezası, suçlunun kişiliğine, sosyal ve ekonomik durumuna, yargılama sürecinde duyduğu pişmanlığa, suçun işlenmesindeki özelliklere göre seçenek yaptırımlara çevrilebileceğinden, sanık hakkında yasal ve yeterli gerekçe gösterilmeden, "sanığa verilen hapis cezasının miktarı ve niteliğinden" bahisle 5237 sayılı TCK’nın 50. maddesinin uygulanmasına yer olmadığına" şeklinde karar verilmesi, 3-Anayasa Mahkemesi"nin hükümden sonra 24/11/2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan 08/10/2015 tarih, 2014/140 Esas ve 2015/85 sayılı kararı ile TCK"nın 53. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (b) bendine yönelik olarak vermiş olduğu iptal kararlarının değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanık ..."ün temyiz nedenleri yerinde görülmüş olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 09.01.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.