16. Ceza Dairesi 2019/8867 E. , 2020/5237 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ceza Dairesi
İlk Derece Mahkemesi : Denizli 3. Ağır Ceza Mahkemesinin 23.03.2018 tarih ve 2017/13 - 2018/122 sayılı kararı
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma, Silahlı terör örgütüne yardım etme
Hüküm : 1-Sanıklar ..., ..., hakkında TCK"nın 314/2,3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK"nın 62/1, 53/1-2-3, 63,
58/9 maddeleri uyarınca verilen mahkumiyet kararlarına ilşkin istinaf başvurusun esastan reddi,
2-Sanıklar ... ve ... hakkında TCK"nın 314/3, 220/7 maddesi delaletiyle TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK"nın 62/1,
53/1-2-3, 63 maddeleri uyarınca mahkumiyet kararlarına ilişkin istinaf başvurusun esastan reddi,
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Hükmolunan cezanın süresine göre şartları bulunmadığından sanık ... ile sanık ... müdafiinin duruşmalı inceleme istemlerinin CMK"nın 299. maddesi uyarınca REDDİNE,
Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler, tanık beyanları ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
1-Sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... hakkında silahlı terör örgütüne üye olma suçundan kurulan mahkumiyet hükümleri ile sanıklar ..., ..., ..., ..., ... ve ... hakkında silahlı terör örgütüne üye olma suçundan kurulan beraat hükümlerine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Silahlı terör örgütü üyeliği suçunun temadi eden bir suç olması nedeniyle suç tarihinin sanıkların yakalama tarihi olduğu nazara alındığında; sanık ... için “26.10.2016”, sanık ... için “01.08.2016”, sanıklar ..., ..., ... için “25.08.2016”, sanıklar ..., ..., ... ve ... için “15.08.2016” yerine İlk Derece Mahkemesinde karar başlığında hatalı olarak “15.07.2016” yazılması mahallinde düzeltilebilir yazım hatası kabul edilmiştir.
Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, mahkumiyet hükümleri bakımından eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı, sanıklar ..., ..., ..., ... ve ...’ın müsnet suçu işlediklerinin ispat edilemediği, ...’ın ise müsnet suçu işlemediğinin sabit olduğuna dair gerekçelerin karar yerinde dosya kapsamına uygun ve denetime elverişli biçimde gösterildiği anlaşılmakla; sanıklar ... ve ... ile sanıklar müdafilerinin ve Bölge Adliye Mahkemesi Cumhuriyet savcısının temyiz dilekçelerinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK"nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükümlerin ONANMASINA,
2-Sanıklar ... ve ... hakkında silahlı terör örgütüne üye olma, sanıklar ... ve ... hakkında silahlı terör örgütüne yardım etme suçlarından kurulan mahkumiyet hükümleri ile sanıklar ..., ... ve ... hakkında silahlı terör örgütüne üye olma suçundan kurulan beraat hükümlerine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
A-)Sanıklar ... ve ... yönünden;
a-)Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 26.09.2017 tarih, 2017/16-956 Esas ve 2017/370 sayılı kararı ile onanarak kesinleşen, Dairemizin İlk Derece Mahkemesi sıfatıyla verdiği 24.04.2017 tarih, 2015/3 esas, 2017/3 sayılı kararında; ByLock iletişim sisteminin FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensuplarının kullanmaları amacıyla oluşturulan ve münhasıran bir suç örgütünün bir kısım mensupları tarafından kullanılan bir ağ olması nedeniyle örgüt talimatı ile bu ağa dahil olunduğunun ve gizliliği sağlamak için haberleşme amacıyla kullanıldığının her türlü şüpheden uzak kesin kanaate ulaştıracak teknik verilerle tespiti halinde kişinin örgütle bağlantısını gösteren delil olacağının kabul edildiği gözetilmekle,
ByLock kullanıcısı olduğunu kabul etmeyen sanıkların, ByLock uygulamasını kullandığının kuşkuya yer vermeyecek şekilde teknik verilerle tespiti halinde, ByLock kullanıcısı olduğuna dair delilin atılı suçun sübutu/vasfının tayini açısından belirleyici olması karşısında, ilgili birimlerden ayrıntılı ByLock tespit ve değerlendirme raporlarının yeniden istenerek getirtilmesi, tespit ve değerlendirme raporlarının temin edilememesi halinde sanıkların teknik olarak bu programı kullandığının tespiti açısından HIS (CGNAT) ve HTS kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılması, yine UYAP"ta bulunan örgütlü suçlar bilgi havuzunda sanıklar hakkında bilgi, beyan yahut ifade bulunup bulunmadığı hususu araştırılıp tespiti halinde getirtilmesi, varsa beyan sahiplerinin tanık sıfatıyla anlatımlarına başvurulması, ayrıca sanık ... hakkında; BDDK’nın 29.05.2015 tarihli kararı ile temettü hariç ortaklık hakları ile
yönetim ve denetimi Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonuna devredilen ve 22 Temmuz 2016 tarihli kararı ile de 5411 sayılı Bankacılık Kanunun 107. maddesinin son fıkrası gereğince faaliyet izni kaldırılıncaya kadar yasal bankacılık faaliyetlerine devam eden, FETÖ/PDY silahlı terör örgütü ile iltisaklı Asya Katılım Bankası AŞ"de gerçekleştirilen mutad hesap hareketlerinin örgütsel faaliyet ya da örgüte yardım etmek kapsamında değerlendirilemeyeceği gözetilerek, örgüt liderinin talimatı üzerine örgütün amacına hizmet eden ve bankanın yararına yapılan ödeme ve sair işlemlerin, örgüte üye olmak suçu bakımından örgütsel faaliyet, tek başına ise örgüte yardım etmek olarak kabul edilebileceği nazara alındığında; savunmanın da denetlenmesi bakımından temin edilen banka hesap kayıtlarının konusunda uzman bilirkişiye tevdii ile mutad hesap hareketleri dışında örgüt liderinin talimatları doğrultusunda, talimat tarihleri ve sonrasında para yatırma ya da sair bankacılık hizmetlerinin yapılıp yapılmadığının tespit edilmesi ve CMK"nın 217/1. maddesi uyarınca sanıklar ve müdafiilerine okunup diyecekleri sorularak delillerin bir bütün halinde değerlendirilmesi suretiyle sanıkların hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken yetersiz bilirkişi raporu ve eksik araştırma ile yazılı şekilde karar verilmesi,
b-)Kabul ve uygulamaya göre de;
Silahlı terör örgütü üyeliği suçunun temadi eden bir suç olması nedeniyle suç tarihinin sanık ... yönünden yakalama tarihi olan; “25.08.2016” yerine İlk Derece Mahkemesinde karar başlığında “15.07.2016”, sanık ... yönünden ise “18.10.2016” yerine "15.07.2016” olarak hatalı yazılması,
B-)Sanıklar ... ve ... yönünden;
Ayrıntıları Dairemizin 14.10.2019 tarihli ve 2019/3337 E. 2019/6048 K. sayılı kararında açıklandığı üzere;
Silahlı terör örgütü üyeliği suçundan yargılanan, kovuşturma aşamasında kendilerinin seçtiği bir müdafiii bulunmadığı gibi CMK"nın 156. maddesi uyarınca da re"sen müdafi görevlendirilmeyen sanıklara Anayasanın 36 ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 6. maddelerinde teminat altına alınan adil yargılanma ilkesinin zorunlu sonucu olarak CMK"nın 150. maddesinin 2 ve 3. fıkraları uyarınca müdafi görevlendirilmesi gerektiği gözetilmeden, savunma hakkının kısıtlanmasını netice verecek biçimde müdafi hazır bulundurulmaksızın mahkumiyet hükümleri kurulmak suretiyle CMK"nın 150/3, 188/1, 197/1 ve 289/1-a-e maddelerine muhalefet edilmesi,
C-)Sanıklar ... ve ... yönünden;
Sanık ... hakkında, duruşmada tanık olarak dinlenen ...’in; iki haftada bir sanığın evinde sohbetlere gittiklerine, ... ya da...isimli Denizli D Tipi Ceza infaz koruma memurunun evinde yapılan sohbetlere sanığın da katıldığına, sohbetlerin ne zaman nerede yapılacağına dair mesajların geldiği Play Store"dan indirilen Tango porgramının amblemini taşıyan ancak farklı bir program olan, bluetooth ile yüklenen, birisini ekleyebilmek için önce şifre girilmesi gereken ve karşı tarafın da şifre girmesi suretiyle ekleme yapılabilen program üzerinden bu yöntemle sanığı eklediğine dair beyanları,
Sanık ... hakkında, duruşmada tanık olarak dinlenen sohbet gruplarında zaman saman zohbet hocalığı yaptığını beyan eden ...’nin sanıkla 2014 yılı içerisinde yapmış olduğu sohbetler nedeniyle tanıştığına, beş-altı aylık bir süre içinde sohbet yaptıklarına dair beyanları ile duruşmada tanık olarak dinlenen gizli tanık...’ın gardiyan olma isteğini sanığa ilettiğine, sanığın kendisine KPSS puanının yetmeyeceğini bu sebeple zabıt katipliğine hazırlanması gerektiğini, maaşının bir kısmını bağışlayacağını kabul ettiğini söylemesini isteyerek kendisini kendilerine yakın olanları mülakatlara hazırladığını beyan eden bir şahsın yanına gönderdiğine dair soruşturma aşamasındaki ifadeleri nazara alındığında; sanıkların eylemlerinin atılı silahlı terör örgütüne üye olma suçunu oluşturduğu gözetilmeden delillerin değerlendirilmesinde yanılgıya düşülerek mahkumiyetleri yerine dosya kapsamı ile de uyuşmayan gerekçelerle yazılı şekilde beraatlerine karar verilmesi,
D-)Sanık ... yönünden;
Duruşmada dinlenen gizli tanık ...’ın, kendisinin kaldığı örgüt evinde üç kişi kalmakta iken sonradan yanında kalan diğer iki kişinin örgüt tarafından o evden alınıp sanık ... ve dosyanın diğer sanığı ...’ın yerleştirildiğine, zabıt katipleri ve gardiyanların abilerinin farklı olması sebebiyle sanığın başka örgüt abisine bağlı olduğuna ve başka bir evde toplandıklarına, örgüt abisi konumunda olan... kod adlı...’ın sigara içmemesi konusunda sanığı bir çok kez uyardığına, ...kod adlı ...’nun da sanığın örgüt evinde kaldığını bildiğine dair soruşturma ve kovuşturma aşamasındaki beyanları ile temyiz aşamasında dosyaya gelen Denizli Emniyet Müdürlüğünün 01.06.2020 tarihli Adliye mahrem yapılanmasına yönelik ankesörlü telefonlardan değişik tarihlerde arandığı tespit edilen şahıslara ilişkin araştırma tutanağında sanığın isminin yer aldığı nazara alındığında; sanığın hangi tarihte örgüt evinde kaldığının gizli tanık ...’a sorulup açıklığa kavuşturulması, beyanlarında ismi geçen... ve ...’nun tanık olarak usulune uygun biçimde dinlenmesi, Emniyet birimlerince büfe/ankesörlü sabit telefon hatlarıyla irtibat kurma yöntemine ilişkin olarak düzenlenen ayrıntılı analiz raporunun ilgili birimlerden temin edilmesi ile temyiz aşamasında gelen ...’in ifade ve teşhis tutanaklarının tamamı da istenerek CMK"nın 217/1. maddesi uyarınca sanık ve müdafiine okunup diyecekleri sorularak delillerin bir bütün halinde değerlendirilmesi suretiyle sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken eksik araştırma ve yetersiz belgelere dayanarak yazılı şekilde beraat kararı verilmesi,
Kanuna aykırı, sanıklar ... ve ... müdafileri, sanıklar ... ve ... ile Bölge Adliye Mahkemesi Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, sanıklar ... ve ... yönünden sair yönleri incelenmeyen hükümlerin bu sebeplerden dolayı CMK"nın 302/2. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304/1. maddesi uyarınca dosyanın Denizli 3. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 02.11.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.