11. Hukuk Dairesi 2019/1248 E. , 2019/7706 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada Ankara 4. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 20/12/2017 tarih ve 2016/181 E- 2017/498 K. sayılı kararın davalı TPMK vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi"nce verilen 13/12/2018 tarih ve 2018/578 E- 2018/1286 K. sayılı kararın Yargıtay"ca incelenmesi davalı TPMK vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili; müvekkili şirketin “sahib” ve “sahibinden” ibaresinin tescilli ticaret unvanı ve hizmet markası olarak kullanmasının yanı sıra alan adı olarak da ticari faaliyetlerini yürüttüğü www.sahibinden.com isimli internet sitesinde kullandığını, davalı şirketin 2014/89130 numaralı “sahibinibuldum.com” unsurlu marka tescil başvurusunun ilanına benzerlik, tanınmışlık ve kötüniyete dayalı itirazın davalı kurum tarafından reddedildiğini, markaların benzer olduğunu, davalı şirketin kötüniyetli olduğunu ileri sürerek 2014/89130 numaralı “sahihinibuldum.com” ibareli markanın hükümsüzlüğüne, sicilden terkinine, TPMK YİDK’nın 2016-m-1643 sayılı kararının iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Türk Patent ve Marka Kurumu vekili, müvekkili Kurum kararının usul ve yasaya uygun bulunduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı Şirket, davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece, tüm dosya kapsamına göre; davalının "sahihiniBuldum.com" ibareli başvuru markasıyla davacının "sahibinden", "sahibinden.com+şekil" ibareli tescilli markaları arasında görsel ve sescil olarak ortalama tüketicileri iltibasa düşürecek derecede bir benzerlik bulunduğu, başvuruya konu olan markanın kapsamındaki mal ve hizmetler ile davacının markasının kapsamındaki mal ve hizmetler bakımından her iki markanın işletmesel kökenlerinin aynı olduğu, idari ve ekonomik açıdan birbirleriyle bağlantılı olabileceği ihtimali doğacağı, bu açıdan 556 sayılı KHK"nın 8/1-b maddesindeki koşulların oluştuğu, iltibas oluştuğundan davacı tarafın markalarının tanınmışlığı ve davalı başvurusunda kötü niyet iddialarının sonuca etkili bulunmadığı gerekçesi ile davanın kabulüne, 2016-M-1643 sayılı YİDK kararının iptaline, dava konusu marka tescilli olmadığından hükümsüzlük konusunda karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, karara karşı davalı TPMK vekili istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesince, dosya üzerinden yapılan istinaf incelemesinde; mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, davalının "sahihiniBuldum.com" ibareli başvuru markasıyla davacının "sahibinden", "sahibinden.com+şekil" ibareli tescilli markaları arasında görsel ve sescil olarak ortalama tüketicileri iltibasa düşürecek derecede 556 sayılı KHK"nın 8/1-b maddesindeki iltibasın mevcut bulunduğu yönündeki belirlemede bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla, davalı TPMK vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine karar verilmiştir.
Kararı, davalı TPMK vekili temyiz etmiştir.
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK"nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davalı TPMK vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK"nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK"nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, temyiz harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına mahal olmadığına, 02/12/2019 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.