14. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/7309 Karar No: 2018/821 Karar Tarihi: 06.02.2018
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2015/7309 Esas 2018/821 Karar Sayılı İlamı
14. Hukuk Dairesi 2015/7309 E. , 2018/821 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 30.03.2012 gününde verilen dilekçe ile müdahalenin önlenmesi ve tazminat talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; müdahalenin önlenmesi talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına, tazminat talebinin reddine dair verilen 23.10.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R 6100 sayılı HMK’nun “Hüküm, hükmün verilmesi ve tefhimi” başlıklı 294. maddesinde açıklandığı üzere mahkeme, usule veya esasa ilişkin bir nihai kararla davayı sona erdirir. Yargılama sonunda uyuşmazlığın esası hakkında verilen nihai karar, hükümdür. Hüküm, yargılamanın sona erdiği duruşmada verilir ve tefhim olunur. Aynı yasanın “Hükmün kapsamı” başlıklı 297. maddesi gereğince hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir. “Hükmün yazılması” başlıklı 298. maddesi gereğince de gerekçeli karar, tefhim edilen hüküm sonucuna aykırı olamaz. Somut olayda, gerekçeli kararda "davacı tarafın müdahalenin men"i talepleri yönünden bilirkişilerin belirlediği miktara göre eksik harcı yatırmadığı, bu bölüm yönünden davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerektiği" belirtilmiş olmasına rağmen hüküm sonucunda "müdahalenin men"i talepleri konusuz kaldığından bu talep hakkında karar verilmesine yer olmadığı" şeklinde karar verildiği, temyiz edilen gerekçeli kararın tefhim edilen hüküm sonucuna aykırı olduğu görülmüştür. 10.4.1992 tarihli ve 1991/7-1992/4 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu Kararında kısa kararla gerekçeli kararın çelişkili bulunmasının bozma nedeni oluşturacağı, bozmadan sonra mahkemenin önceki kısa kararla bağlı olmaksızın çelişkiyi kaldırmak kaydı ile vicdani kanaatine göre karar verebileceği öngörülmüştür. Bu itibarla gerekçeli karar ile hüküm sonucunun çelişkili olması nedeniyle kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda yazılı nedenlerle; temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair hususların incelenmesine yer olmadığına, temyiz harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 06.02.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.