Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2017/4035 Esas 2017/4125 Karar Sayılı İlamı

5. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/4035
Karar No: 2017/4125
Karar Tarihi: 02.10.2017

Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2017/4035 Esas 2017/4125 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Bir avukat, alacaklı bir müvekkilinin borçlu Karayolları Genel Müdürlüğü'ne karşı icra takibini yürüttüğü sırada, müştekinin temsilcisi olduğu bir kooperatif lehine ipotek hakkı bulunduğunu bile bile, bahsi geçen ipotek bedelini hesaba katmadan tamamen icra dosyasına yatan parayı toplayarak mağduriyete neden oldu. Mahkeme, bu davranışın görevi kötüye kullanma suçunu oluşturduğuna karar verdi ve şüpheli avukat hakkında soruşturma açılması gerektiğine dair karar aldı. Kanun maddeleri olarak 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 309. maddesi kullanıldı.

5. Ceza Dairesi 2017/4035 E. , 2017/4125 K.

"İçtihat Metni"

Görevi kötüye kullanma suçundan şüpheli Avukat ... hakkında son soruşturmanın açılmasına yer olmadığına dair Bakırköy 15. Ağır Ceza Mahkemesinin 05/04/2016 tarihli ve 2016/105 esas, 2016/121 sayılı kararının;
Dosya kapsamına göre; Avukat ..."in; alacaklı ... vekili sıfatıyla, borçlu Karayolları Genel Müdürlüğü hakkında, toplam 28.217,16 Türk lirası alacağın tahsili amacıyla, Kırıkkale Asliye 2. Hukuk Mahkemesinin 13/02/2007 tarih ve 2006/16 esas, 2007/23 sayılı kararına istinaden, İstanbul 1. İcra Müdürlüğünün 2007/6426 sayılı dosyası üzerinden yürüttüğü icra takibinde, kamulaştırmaya konu taşınmaz üzerinde müştekinin temsilcisi olduğu şikayetçi kooparatif lehine 25.000,00 Türk lirası bedelli ipotek hakkı bulunduğunu bildiği halde, 02/02/2010 tarihli reddiyat makbuzu ile bahse konu ipotek bedelini mahsup etmeden dosyaya yatan paranın tamamı olan 37.472,20 Türk lirasını tahsil etmek suretiyle mağduriyete sebep verdiği nazara alındığında, mevcut delillerin son soruşturma açılması için yeterli olduğu, delillerin takdir ve değerlendirmesinin son soruşturma aşamasında davayı görecek mahkemesine ait bulunduğu gözetilerek sanık hakkında son soruşturmanın açılmasına karar vermek gerekirken yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü ifadeli, 15/06/2017 tarih ve 94660652-105-34-4315-2017-Kyb sayılı Kanun yararına bozmaya atfen Yargıtay C.Başsavcılığından tebliğname ile Daireye ihbar ve dava evrakı ile birlikte tevdii kılınmakla gereği düşünüldü:
Kanun yararına bozma istemine dayanan ihbarname münderecatı yerinde görüldüğünden talebin kabulü ile Bakırköy 15. Ağır Ceza Mahkemesince verilen 05/04/2016 tarihli ve 2016/105 esas, 2016/121 sayılı kararın CMK"nın 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA, bozma sebebine nazaran müteakip işlemlerin merciince yapılmasına, dosyanın mahalline gönderilmesi için Yargıtay C.Başsavcılığına TEVDİİNE, 02/10/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.