Görevi kötüye kullanma - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2017/210 Esas 2017/4122 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
5. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/210
Karar No: 2017/4122
Karar Tarihi: 02.10.2017

Görevi kötüye kullanma - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2017/210 Esas 2017/4122 Karar Sayılı İlamı

5. Ceza Dairesi         2017/210 E.  ,  2017/4122 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Görevi kötüye kullanma
    HÜKÜM : Beraat

    Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
    Sanıkların üzerine atılı suçun yasal unsurları itibariyle oluşmadığı kabul edilerek, ayrı ayrı beraatlerine karar verilmesine rağmen, hükümde CMK"nın 223. maddesinin 2. fıkrasının (a) bendine yer verilmeyerek aynı Kanunun 232/6. maddesine muhalefet edilmesi sonuca etkili görülmediğinden, gerekçeli kararın mahkeme mühürü ile mühürlenmesi gerektiğinin gözetilmemesi suretiyle CMK"nın 232/7. maddesine aykırı davranılması, nispi nitelikteki bu hukuka aykırılığın mahallinde her zaman işlemin yapılması suretiyle giderilmesi mümkün olduğundan, kendilerini vekille temsil ettiren ve beraatlerine karar verilen sanıklar lehine, Hazine aleyhine vekalet ücretine hükmedilmemesi ise temyiz edenin sıfatına nazaran bozma nedeni yapılmamıştır.
    ... Sanayi Limited Şirketinin özel hukuk statüsüne tabi şirket olması nedeniyle Ceza Hukuku uygulamasında (memur) "kamu görevlisi" sayılmayan ve "kamu görevlisi gibi" cezalandırılması olanağı bulunmayan şirket ortakları olan sanıkların, Gaziosmanpaşa Cumhuriyet Başsavcılığına karar defterlerini vermeme şeklindeki eylemlerinin; 5326 sayılı Kabahatler Kanununun 15/3. maddesine göre bir fiil hem kabahat, hem de suç olarak tanımlanmış ise, sadece suçtan dolayı yaptırım uygulanabileceği, suçtan dolayı yaptırım uygulanamayan hallerde ise kabahat dolayısıyla yaptırım uygulanabileceği nazara alındığında; aynı Kanunun 32. maddesinde düzenlenen emre aykırı davranış niteliğinde olduğu, anılan maddede öngörülen idari para cezasının miktarına göre eylem tarihi ile inceleme günü arasında 5326 sayılı Yasanın 20/2-c maddesinde öngörülen 3 yıllık zamanaşımı süresinin gerçekleştiği anlaşılmış ve katılanlar vekillerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükümlerin bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi de gözetilerek 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, aynı Kanunun 322. maddesi uyarınca bu hususta bir karar verilmesi mümkün olduğundan gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 5326 sayılı Kanunun 20. maddesi gereğince sanıklar hakkında İDARİ PARA CEZASI VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA, 02/10/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
























    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.