Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/22001
Karar No: 2019/20174
Karar Tarihi: 04.11.2019

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2017/22001 Esas 2019/20174 Karar Sayılı İlamı

22. Hukuk Dairesi         2017/22001 E.  ,  2019/20174 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ:Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ: İTİRAZIN İPTALİ

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraflar vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
    Y A R G I T A Y K A R A R I
    Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı vekili, müvekkilinin davalı işyerinde çalışırken iş sözleşmesinin 30.06.2010 tarihinde haksız feshedilmesi sebebi ile açmış olduğu işe iade davasının düzeltilerek onandığını, işe başlatmama tazminatı ilebaşta geçen süre ücret alacağının 4-4 olarak kabul edildiğini, davacıya….. tebliğ edilmesi üzerine yasal süresinde iş verene işe alınması için 24.05.2015 başvurduğunu, iş verenin ise yasal süresi İçerisinde müvekkilini işe başlatmadığı için işe iadesi ve boşta geçen süreye dair davacının kıdem tazminat farkına ilişkin takip yapıldığı, dlının takibe itiraz etitği takibin durması üzerine itirazın iptali ve takibin devamına karar verilmesi istenmiştir.
    Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı vekili, davacının cumartesi 23.06.2015 tarihinde telefon ile aranarak çalışmaya davet edildiğini, pazartesiye kadar markette çalışması gerektiğini, marketteki adrese işe başlatma ihtarının tebliğ edilebileceğini belirtmesi üzerine aynı gün markete gidildiğini ancak davacının izin alarak işten ayrılıdğının öğrenilmesi üzerine telefon ile arandığını ancak açılmadığı gibi telefonun kapalı olması sebebi ile ulaşamadıklarını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkemece, hükme esas alınan bilirkişi raporu doğrultusunda ve yazılı gerekçe ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Temyiz:
    Kararı, davacı vekili ve davalı vekili temyiz etmiştir.
    Gerekçe:
    DAVALI TEMYİZİ YÖNÜNDEN;
    Miktar ve değeri temyiz kesinlik sınırını aşmayan taşınır mal ve alacak davalarına ilişkin nihai kararlar 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun geçici 3. maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 427. maddesi uyarınca temyiz edilemez. Kesinlik sınırı kamu düzeni ile ilgilidir.Dosya içeriğine göre hüküm altına alınan ve temyize konu edilen toplam miktar 444,83 TL karar tarihi itibari ile kesinlik sınırı kapsamında kaldığından davalı vekilinin temyiz isteminin 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanun"un geçici 3. maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanun"un 427, 432 maddeleri uyarınca REDDİNE,
    DAVACI TEMYİZİ YÖNÜNDEN;
    1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
    2-4857 sayılı İş Kanunu"nun 21. maddesinin beşinci fıkrasına göre, işçi kesinleşen mahkeme kararının kendisine tebliğinden itibaren on iş günü içinde işe başlamak için işverene başvuruda bulunmak zorundadır. Aksi halde işverence yapılan fesih geçerli bir feshin sonuçlarını doğurur.
    Yasada işçinin şahsen başvurması gerektiğine dair bir düzenleme bulunmamaktadır. İşçi, işe başlatılma konusundaki iradesini bizzat işverene iletebileceği gibi vekili ya da üyesi olduğu sendika aracılığı ile de ulaştırabilecektir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun Dairemizce de benimsenen görüşü bu yöndedir.İşveren, işe iade için başvuran işçiyi (1) ay içinde işe başlatmak zorundadır. Aksi halde en az dört, en fazla sekiz aylık ücret tutarında belirlenen iş güvencesi tazminatı ile boşta geçen süreye ait en çok dört aya kadar ücret ve diğer hakları işçiye ödemek zorundadır. İşçinin işe iade yönündeki başvurusu samimi olmalıdır. İşçinin gerçekte işe başlamak niyeti olmadığı halde, işe iade davasının sonuçlarından yararlanmak için yapmış olduğu başvuru geçerli bir işe iade başvurusu olarak değerlendirilemez. İşçinin süresi içinde işe iade yönünde başvurusunun ardından, işverenin daveti üzerine işe başlamamış olması halinde, işçinin gerçek amacının işe başlamak olmadığı kabul edilmelidir. Başka bir anlatımla, işçi işverene hiç başvurmamış gibi sonuca gidilmelidir. Bu durumda işverence yapılan fesih, 4857 sayılı Yasanın 21. maddesinin beşinci fıkrasına göre geçerli bir feshin sonuçlarını doğurur. Bunun sonucu olarak da, işe iade davasında karara bağlanan işe başlatmama tazminatı ile boşta geçen süreye ait ücret ve diğer hakların talebi mümkün olmaz. Ancak, geçerli sayılan feshe bağlı olarak işçiye ihbar ve koşulları oluşmuşsa kıdem tazminatı ödenmelidir.İşe iade yönündeki başvurunun on iş günü içinde işverene bildirmesi gerekmekle birlikte, tebligatın postada gecikmesinden işçinin sorumlu olması düşünülemez.Dosya içeriğine göre, davacının iş sözleşmesinin 30.06.2010 tarihinde feshedilmesi üzerine açtığı işe iade davasında verilen kararın davalının temyizi üzerine Dairemizce düzeltilerek onama kararı verildiği ve ilamın davacı vekiline 22.05.2014 tarihinde tebliğ edildiği anlaşılmaktadır. Davacı, noter aracılığı ile işverenin ticaret sicilde kayıtlı adresine gönderdiği 24.05.2014 tarihli ihtarname ile işe başlatılma talebinde bulunmuştur. Davalı taraf ise davacıyı 23.06.2015 cumartesi günü telefon ile arayarak çalışmaya davet ettiğini pazartesiye kadar markette çalışması gerektiğini marketteki adrese işe başlatma ihtarının tebliğ edilebileceğini belirtmesi üzerine aynı gün markete gidildiğini ancak davacının izin alarak işten ayrıldığının öğrenilmesi üzerine telefon ile arandığını ancak açılmadığı gibi telefonun kapalı olması sebebi ile ulaşamadıklarını savunmuştur. Bir aylık sürenin son günlerinde telefon ile ulaşamadığını savunan davalı tarafın işe başlatma tarihinin kanuni sürenin dışında kalacağını bilerek hareket ettiği açıktır. Bu durumda işverenin hakkını dürüstlük kuralına uygun kullanmadığı, işçiyi işe başlatma noktasında samimi olmadığı gözetilmeksizin itirazın iptali ile takbin devamına karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi isabetli olmayıp bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 04.11.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi