Esas No: 2022/1610
Karar No: 2022/13514
Karar Tarihi: 06.10.2022
Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2022/1610 Esas 2022/13514 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Konya Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi esastan ret kararını kaldırarak, Konya 3. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2016/743 Esas - 2019/275 Karar sayılı hükmünün Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 371. maddesi uyarınca bozulmasına karar vermiştir. Asıl dava, kamulaştırma konusu mülkiyet ve irtifak hakkı bedellerinin tespiti ile kamulaştırılan taşınmazın ve irtifak hakkının davacı idare adına tescili istemine, birleştirilen dava ise kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince verilen kararın dayandığı belgelere ve gerekçelere göre, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 11/1-g maddesi uyarınca emsal incelemesi yapılarak değer biçilmesinde, aynı Kanun'un 11/son maddesi uyarınca taşınmazın niteliği, tamamının yüzölçümü, geometrik durumu ve irtifak hakkına konu olan bölüm dikkate alınarak değer düşüklüğü oranı belirtilmek suretiyle irtifak hakkı karşılığının tespit edilmesinde ve alınan rapor uyarınca bedelinin tahsiline karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak geri çevirme kararı ile alınan ek rapor ve toplulaştırma sonucu yeni oluşan tapu kayıtlarına göre, kamulaştırma ve irtifak bedellerinin yeniden tespiti için bilirkişi kurulundan ek rapor alınması sağlanmadan eksik incelemeyle karar verilmesi ve bedel tespiti ve tescil davasının kabulüne karar verildiğine göre, birleştirilen davada konusuz kalmış olmasına rağmen karar verilmemesi nedeniyle karar bozulmuştur. Anayasa Mahkemesinin 27.11.2020 tarihli, 31317 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Konya Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
İLK DERECE
MAHKEMESİ : Konya 3. Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasında görülen davanın yapılan yargılaması sonucunda; ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf incelemesi üzerine bölge adliye mahkemesinin yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmünün Yargıtayca incelenmesi davacı idare ve bir kısım davalı vekillerince istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
- K A R A R -
Asıl dava, 4650 sayılı Kanun’la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’nun 10. maddesine dayanan kamulaştırma konusu mülkiyet ve irtifak hakkı bedellerinin tespiti ile kamulaştırılan taşınmazın ve irtifak hakkının davacı idare adına tescili istemine, birleştirilen dava ise kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir.
İlk derece mahkemesince asıl davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karara karşı, davacı idare ve bir kısım davalı vekilleri tarafından yapılan istinaf başvurusunun Konya Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesince esastan reddine karar verilmiş olup; hüküm, davacı idare ve bir kısım davalı vekillerince temyiz edilmiştir.
Aşağıda açıklanan gerekçelerle Konya Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesinin esastan ret kararı kaldırıldıktan sonra, Konya 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2016/743 Esas – 2019/275 Karar sayılı kararının incelenmesinde;
Dosyada bulunan kanıt ve belgelere, kararın dayandığı gerekçelere göre; arsa niteliğindeki Konya İli, Selçuklu İlçesi, Dokuz Köyü 374 parsel (yeni 43041 ada 4 parsel) sayılı taşınmaza 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’nun 11/1-g maddesi uyarınca emsal incelemesi yapılarak değer biçilmesinde, aynı Kanun'un 11/son maddesi uyarınca taşınmazın niteliği, tamamının yüzölçümü, geometrik durumu ve irtifak hakkına konu olan bölüm dikkate alınarak değer düşüklüğü oranı belirtilmek suretiyle irtifak hakkı karşılığının tespit edilmesinde ve alınan rapor uyarınca bedelinin tahsiline karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak;
1-)Geri çevirme kararı ile fen bilirkişisinden alınan 24.11.2021 tarihli ek rapor ve toplulaştırma sonucu yeni oluşan güncel tapu kayıtlarına göre; dava konusu taşınmazın toplulaştırma çalışmaları nedeniyle yeni parsel numarasına gittiği, davalıların hak sahipliğinde değişiklik olmadığı gibi, yeni bir paydaşın hak sahibi olarak yer almadığı, ancak dava konusu taşınmazın sınırlarında, kamulaştırılan alan ve irtifak alanında değişiklikler olduğu fen bilirkişi raporunda tespit edilmiş olup, toplulaştırma sonucu yeni oluşan yüzölçümüne göre kamulaştırma ve irtifak bedellerinin yeniden tespiti için bilirkişi kurulundan ek rapor alınması sağlanmadan, eksik incelemeyle karar verilmesi,
2-)Bedel tespiti ve tescil davasının kabulüne karar verildiğine göre, birleştirilen davada konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekirken, bu hususta hüküm kurulmaması,
Doğru olmadığı gibi;
3-)Anayasa Mahkemesinin 27.11.2020 tarihli, 31317 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 16.07.2020 tarihli, 2018/104 Esas - 2020/39 Karar sayılı kararı ile 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’nun 7139 sayılı Kanun’la Değişik 10. maddesinin 8. fıkrasının dördüncü cümlesinin; “idarenin kıymet takdir komisyonunca tespit edilen bedelden az olması durumunda hâkim tarafından tespit edilen bedel, fazla olması durumunda idarenin kıymet takdir komisyonunca tespit ettiği bedel, peşin ve nakit olarak hak sahibi adına, kalanı ise bedele ilişkin kararın kesinleşmesine kadar üçer aylık vadeli hesapta nemalandırılmak ve kesinleşen karara göre hak sahibine verilmek üzere” bölümü ile yedinci cümlesinde yer alan “idarenin kıymet takdir komisyonunca tespit ettiği bedelden fazla olması halinde fazla olan tutarın bloke edildiğine” ibaresinin Anayasa’ya aykırı olduğu ve iptal edildiği nazara alınarak kamulaştırma bedeline dava tarihinden 4 ay sonrasından başlayarak karar tarihine kadar yasal faiz işletilmesi ve derhal ödenmesi gerektiğinden,
Davacı idare ve bir kısım davalı vekillerinin temyiz itirazları doğrultusunda Konya 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2016/743 Esas – 2019/275 Karar sayılı hükmünün HMK’nın 371. maddesi uyarınca BOZULMASINA, HMK’nın 373/1. maddesi uyarınca kararın bir örneğinin Konya Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, peşin alınan temyiz harçlarının istenildiğinde iadesine, 06.10.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.