Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2015/10438 Esas 2017/389 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Davacılar, 11/05/2009 tarihli dilekçe ile; Antalya ili... ilçesi ... yarımadası ...ada...parsel ve ... ada ...parsel ve ... ada ... parsel sayılı taşınmazların 70 yılı aşkın süredir tasarruflarında bulunduğunu, bu taşınmazların 1987 yılında orman sınırları içerisine alındığını belirterek 1987 yılında yapılan orman tahdit işleminin iptalini talep ve dava etmişlerdir.
Mahkemece çekişmeli taşınmazların 1986 yılında yapılan tahdit çalışmalarında orman sınırları içerisinde kaldığı, yapılan çalışmaların 19/02/1988 tarihinde kesinleştiği, buna ilişkin davaların 6 aylık hak düşürücü sürede açılması gerektiği, davacıların dayandığı herhangi bir tapu kaydı bulunmadığı, tapu kaydı olsa dahi dava açmak için gerekli 10 yıllık hak düşürücü sürenin de geçtiğinden bahisle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacılardan ... tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçelerindeki açıklamaya göre dava orman tahdidine itiraz niteliğindedir.
Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde 19.02.1988 tarihinde kesinleşen orman kadastrosu ve 2/B uygulaması vardır.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene iadesine 24/01/2017 gününde oy birliği ile karar verildi.