11. Ceza Dairesi 2017/4104 E. , 2018/251 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Sanık ... hakkında dolandırıcılık ve sahtecilik suçlarından beraat
Sanıklar ..., ..., ... hakkında her iki suçtan mahkumiyet
A-Sanık ... hakkında resmi belgede sahtecilik ve nitelikli dolandırıcılık suçlarından kurulan beraat hükümlerine yönelik sanık müdafiinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Sanık müdafiinin 02.11.2010 tarihinde usulünce tefhim edilen hükmü, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 310. maddesinde öngörülen bir haftalık yasal süresinden sonra 21.12.2010 tarihinde temyiz ettiği anlaşıldığından, sanık müdafiinin vaki temyiz isteminin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 317. maddesi uyarınca REDDİNE,
B-Sanıklar ..., ... ve ... haklarında nitelikli dolandırıcılık suçundan kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik sanıklar müdafilerinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 7 ve 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun’un 9. maddeleri hükmü karşısında; sanıklara yüklenen “nitelikli dolandırıcılık” suçunun yasada gerektirdiği cezasının türü ve üst sınırına göre, suç tarihinde yürürlükte bulunan ve lehe olan 765 sayılı TCK"nın 102/4 ve 104/2. maddelerinde öngörülen dava zamanaşımının, suç tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmış, sanıklar müdafilerinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan sair yönleri incelenmeyen hükümlerin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA; ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, aynı Yasanın 322. maddesindeki yetkiye dayanılarak sanıklar hakkında açılan kamu davasının gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 765 sayılı TCK"nın 102/4, 104/2 ve 5271 sayılı CMK"nın 223/8. maddeleri uyarınca DÜŞÜRÜLMESİNE,
C-Sanıklar ..., ... ve ... haklarında resmi belgede sahtecilik suçundan kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik sanıklar müdafilerinin temyiz itirazlarının incelenmesinde ise;
Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma neticelerine uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sanıklar müdafilerinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-Belgede sahtecilik suçlarında aldatma niteliği bulunup bulunmadığının takdirinin yargılamayı yapan hakime ait olması ve yapılan sahteciliğin belli bazı kişilere karşı değil, objektif olarak herkese karşı aldatma yeteneğine sahip olması gerektiği cihetle; suça konu araçlara ait plakalar ve trafik tescil belgelerinin temini ile duruşmada incelenmek suretiyle aldatma niteliği bulunup bulunmadığının tespit edilmesi, motor ve şasi numaralarındaki sahteciliğin ise aldatıcılık niteliğini taşıyıp taşımadığının bilirkişi marifetiyle incelenip özellikleri tutanağa yazılarak belirlenmesi ve gerekçeli kararda tartışılması gerektiği gözetilmeden, eksik inceleme ile yazılı şekilde hükümler kurulması,
2-Kabule göre de;
a)Sanıklardan ... ve ...’nin eylemlerinin 5237 sayılı TCK"nın 204/1-3, 43/1. maddeleri kapsamında zincirleme şekilde resmi belgede sahtecilik suçunu oluşturup oluşturmadığı tartışılmadan, sanıkların iki ayrı resmi belgede sahtecilik suçundan cezalandırılmalarına karar verilmesi,
b)5237 sayılı TCK"nın 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesi’nin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar müdafilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 15.01.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.