Abaküs Yazılım
21. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/8919
Karar No: 2017/468
Karar Tarihi: 02.02.2017

Yargıtay 21. Ceza Dairesi 2016/8919 Esas 2017/468 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, şüphelilerin özel belgede sahtecilik, görevi kötüye kullanma, bedelsiz senedi kullanma, resmi belgede sahtecilik, hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçlarından soruşturma başlatmıştır. Ancak soruşturmanın yeterince yapılmadığına dair itirazlara rağmen, soruşturmaya yer olmadığına karar verilmiştir. Yargıtay Ceza Dairesi ise bu kararın doğru olmadığına ve soruşturmanın eksik yapıldığına karar vererek, kararı bozmuştur. 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 160. maddesi, Cumhuriyet savcısının soruşturma yapmakla yükümlü olduğunu, görevi kötüye kullanma suçu yönünden genel kurul toplantı tutanağında alınan karar ile Ticaret Sicil Gazetesindeki ilanın farklı olması durumunda, şüphelinin kastının tespit edilmesinin mahkemenin yetkisinde olduğunu ve bir bilirkişiden rapor alınmadan kovuşturmaya yer olmadığına karar verilemeyeceğini belirtmektedir.
21. Ceza Dairesi         2016/8919 E.  ,  2017/468 K.

    "İçtihat Metni"



    Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün15.05.2016 gün ve 2015-Kyb sayılı kanun yararına bozma istemine atfen Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 06.06.2016 gün ve KYB.2016/219875 sayılı ihbarnamesi ile;
    Özel belgede sahtecilik suçundan şüpheliler ..., ... ve ...; görevi kötüye kullanma suçundan şüpheli ... ve bedelsiz senedi kullanma, resmi belgede sahtecilik, hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma ve özel belgede sahtecilik suçlarından şüpheli ... haklarında yapılan soruşturma evresi sonucunda, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 03/06/2015 tarihli ve 2015/34082 soruşturma, 2015/51469 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara yönelik itirazın reddine ilişkin Ankara 2. Sulh Ceza Hakimliğinin 04/08/2015 tarihli ve 2015/2924 değişik iş sayılı kararını kapsayan dosyanın incelenmesinde;
    5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 160. maddesinde yer alan “Cumhuriyet savcısı, ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hâli öğrenir öğrenmez kamu davasını açmaya yer olup olmadığına karar vermek üzere hemen işin gerçeğini araştırmaya başlar. Cumhuriyet savcısı, maddî gerçeğin araştırılması ve adil bir yargılamanın yapılabilmesi için, emrindeki adlî kolluk görevlileri marifetiyle, şüphelinin lehine ve aleyhine olan delilleri toplayarak muhafaza altına almakla ve şüphelinin haklarını korumakla yükümlüdür.” şeklindeki düzenleme karşısında, Cumhuriyet savcısının soruşturma yapmak zorunda olduğu, dosya kapsamına göre görevi kötüye kullanma suçu açısından genel kurul toplantı tutanağında kararın oy çokluğu ile alındığı halde Ticaret Sicil Gazetesindeki ilanın oy birliğiyle alındığı şeklinde ilan edildiğinin tespit edilmesi karşısında, şüphelinin kastının bulunup bulunmadığını takdir etme yetkisinin mahkemesine ait bulunduğu gözetilmeden, keza özel belgede sahtecilik suçu yönünden herhangi bir zararın oluşup oluşmadığına ilişkin konusunda uzman bir bilirkişiden rapor aldırılmadan eksik soruşturmaya dayalı kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği, ortada 5271 sayılı Kanun’a uygun bir soruşturmanın bulunmadığı bir durumda, anılan Kanun’un 160. maddesi ve diğer maddeleri uyarınca soruşturma yapmasını sağlamak maksadıyla itirazın kabul edilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca, anılan kararın bozulması istenilmiş olmakla, Dairemize gönderilen dosya incelenerek gereği görüşüldü:
    Kanun yararına bozma isteminin kapsamının özel ve resmi belgede sahtecilik, görevi kötüye kullanma, hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma, bedelsiz senedi kullanma suçlarına yönelik olması ve 2797 sayılı Yargıtay Yasası"nın 6545 sayılı Yasa ile değişik 14. maddesi ile 26.02.2016 tarih ve 29636 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak 01.03.2016 tarihinde yürürlüğe giren Yargıtay Büyük Genel Kurulu"nun işbölümüne ilişkin 12.02.2016 tarih ve 2016/1 sayılı kararına göre; kanun yararına bozma istemini inceleme görevinin Yüksek 15. Ceza Dairesine ait olduğu anlaşıldığından Dairemizin GÖREVSİZLİĞİNE, dosyanın görevli Daireye gönderilmesine, 02.02.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi