3. Ceza Dairesi 2019/19236 E. , 2020/111 K.
"İçtihat Metni"
Kasten yaralama suçundan sanık ..."ın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 86/2, 62/1 ve 52/2. maddeleri gereğince 2.000,00 Türk lirası adlî para cezası ile cezalandırılmasına dair...14. Asliye Ceza Mahkemesinin 22.01.2019 tarihli ve 2018/246 Esas, 2019/37 Karar sayılı kararına karşı Adalet Bakanlığının 29.11.2019 tarihli ve 2019/16491 sayılı yazısıyla kanun yararına bozma isteminde bulunulduğundan bu işe ait dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 06.12.2019 tarihli ve 2019/121361 sayılı tebliğnamesi ile Dairemize gönderilmekle incelendi.
Mezkur ihbarnamede;
Dosya kapsamına göre sanığın, katılan sanık Ramazan’ın yaşanmış olan kavga olayı esnasında basit nitelikte tıbbî müdahale ile giderilebilecek düzeyde yaralandığına ilişkin adlî tıp kurumu raporu bulunduğundan bahisle mahkûmiyetine hükmedilmiş ise de; gerek katılan sanıklar ve gerekse dinlenilen tanıkların sanık ...’ın katılan sanık Ramazan’a vurduğuna ilişkin iddia ve beyanı bulunmadığı gibi dosyaya yansıyan başkaca somut delilin olmaması karşısında, dosya içerisinde bulunan 29.03.2018 tarihli adli tıp rapor içeriğinde belirtilen vücuttaki çiziklerin oluşumunun tarafları ayırmaya çalışan dosya dışı üçüncü kişilerin eylemlerinden kaynaklanmış olabileceği; kaldı ki, katılan sanık ...ın soruşturma aşamasında vermiş olduğu 03.03.2018 tarihli ifadesinin de bunu doğruladığı gözetilmeden, sanığın yazılı gerekçe ile mahkûmiyetine hükmedilmesinde isabet görülmediğinden bahisle, 5271 sayılı CMK"nin 309. maddesi gereğince anılan kararın bozulması lüzumunun ihbar olunduğu anlaşıldı.
Gereği görüşülüp düşünüldü:
Öğretide “olağanüstü temyiz” olarak adlandırılan kanun yararına bozma olağanüstü yasa yolunun koşulları ve sonuçları, “kanun yararına bozma” adı ile 5271 sayılı CMK’nin 309 ve 310. maddelerinde düzenlenmiştir.
5271 sayılı Kanun’un 309. maddesi uyarınca, hakim veya mahkemece verilip istinaf veya temyiz incelemesinden geçmeksizin kesinleşen karar veya hükümlerde, maddi hukuka veya yargılama hukukuna ilişkin hukuka aykırılık bulunduğunu öğrenen Adalet Bakanlığı, o karar veya hükmün Yargıtayca bozulması istemini yasal nedenlerini açıklayarak, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına yazılı olarak bildirecektir. Bunun üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı da hükmün veya kararın bozulması istemini içeren yazısına bu nedenleri aynen yazarak Yargıtay ceza dairesine verecek, ileri sürülen nedenlerin Yargıtayca yerinde görülmesi halinde karar veya hüküm yasa yararına bozulacak, yerinde görülmezse istem reddedilecektir.
Böylece ülke sathında uygulama birliğine ulaşılacak, hakim ve mahkemelerce verilen cezaya ilişkin karar veya hükümlerdeki hukuka aykırılıklar ile uygulamadaki esaslı yanlışlar ve esasa etkili usul yanılgılarının, toplum ve birey açısından hukuk yararına giderilmesi sağlanacaktır. Kanun yararına bozma yasa yoluna, istinaf ve temyiz incelemesinden geçmeksizin kesinleşmiş hüküm ve kararlara karşı gidilmesi nedeniyle kesin hükmün otoritesinin bütünüyle zedelenmemesi amacıyla bu yola başvurabilmek için hukuka aykırılık halinin ciddi boyutlara ulaşması gerekmektedir.
Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kurulunun 14.11.1977 gün ve 3-2 sayılı kararında da açıkça vurgulandığı üzere, bu yasa yolunun olağanüstü bir yasa yolu olması nedeniyle, her türlü hukuka aykırılık iddiası, yasa yararına bozma konusu yapılamayacak, bu kapsamda hakimlerin takdir hakkı alanına giren ve suç işleyenler için bir hak teşkil etmeyen hususlar ile mahkemenin takdirine bağlı istekler ve uygulamadaki takdir yanılgıları veya takdirin yerinde olup olmadığının denetlenmesine ilişkin başvurular, temyiz yasa yolundan farklı olarak yasa yararına bozma konusu yapılamayacağından, bu yolla denetlenemeyecektir. (Ceza Genel Kurulunun 23.03.2010 tarih ve 2/29-56 sayılı Kararı da bu doğrultudadır.)
Bu açıklamalar çerçevesinde somut olay incelendiğinde; sanık ... hakkında, mahkemece yargılama yapılarak deliller usulünce değerlendirilerek katılan ...ı basit tıbbi müdahale ile giderilir şekilde yaralama eyleminden TCK’nin 86/2, 62, 52/2 maddeleri uyarınca 2.000,00 TL. adli para cezasıyla cezalandırılmasına karar verildiği, kanun yararına bozmaya konu edilen...14. Asliye Ceza Mahkemesinin 22.01.2019 tarihli ve 2018/246 Esas, 2019/37 Karar sayılı mahkumiyet kararındaki ileri sürülen hukuka aykırılığın 5271 sayılı CMK"nin 309. maddesindeki hallere dahil olmayıp hakimin takdir hakkına ilişkin olduğu, mahkemenin de olayda delilleri değerlendirerek sanığı TCK’nin 86/2, 62, 52/2. maddeleri uyarınca cezalandırdığı ve takdir hakkını bu yönde kullandığı anlaşılmaktadır.
Açıklanan bu nedenlerle...14. Asliye Ceza Mahkemesinin 22.01.2019 tarihli ve 2018/246 Esas, 2019/37 Karar sayılı kararına yönelik, Adalet Bakanlığının kanun yararına bozma isteyen yazısına dayanan tebliğnamede ileri sürülen düşünce yerinde görülmeyerek kanun yararına bozma talebinin REDDİNE, dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 06.01.2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.