13. Hukuk Dairesi 2016/6110 E. , 2017/8362 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün taraflar avukatınca duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı karşı davalı ... vekili avukat ... ile davalı karşı davacı ... vekili avukat ..."ın gelmeleriyle duruşmaya başlanılmış ve hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra karar için başka güne bırakılmıştı. Bu kez temyiz dilekçesinin süresinde olduğu saptanarak dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı- karşı davalı asıl davada, davalı ile 25.11.2009 tarihinde kuyu içi sismik kayıt sisteminin temini ve teslimi konulu sözleşme imzalandığını, sözleşme konusu cihazın davalı kurumun talebi üzerine saha çalışmalarının yapıldığı ... Linyit İşletmelerinde 11.6.2010 tarihinde teslim edildiğini, ambalajında ve kapalı sandık içinde kuruma teslim edilen sistemin davalı kurum tarafından Somaya davet edilen üretici firma elemanlarına yokluğunda yaptırılan kurulumu sırasında, 17.6.2010 tarihinde sistemin parçası olan jeofon dizisinin kuyuya indirilmesine başlandığı 21. elemanın kuyuya indirilmesi sırasında bağlantı kablosunun jeofondan sıyrılarak kurtulmasıyla ... dizisinin kuyu içine düştüğünün davalı tarafından bildirildiğini, davalı tarafça sözleşmenin 22, 29/2 ve 30. maddesinde belirtilen denetim muayene ve kabul şartlarına uyulmadığını, cihazın yokluğunda kurumca çalıştırılmak istendiğini, meydana gelen soruna kuyunun açılması sırasında idarenin başka yüklenicisi olan sondaj şirketi tarafından kuyuya indirilen muhafaza borularının çıkartılması sırasında unutulan tapa ve diş muhafazalarının neden olduğunu, sonrasında kurumca haksız olarak yeni bir sistemin teslim edilmesinin talep edildiğini, ancak bu talebin kabul edilmemesi üzerine 21.12.2010 tarihinde sözleşmenin davalı tarafından haksız olarak feshedildiğini ileri sürerek; sözleşmenin haksız feshi nedeniyle, sözleşme bedeli olan 589.000,00 USD"nin 13.10.2010 tarihinden işleyecek bankalarca uygulanan en yüksek mevduat faiziyle birlikte tahsiline ve 24.11.2009 tarihli 35.340,00 USD bedelli teminat mektubunun iadesine karar verilmesini istemiş, birleşen dosyada ise; teminat mektubu bedelinin paraya çevrildiği tarihten işleyecek en yüksek mevduat faiziyle birlikte, sözleşmenin haksız feshi nedeniyle 10.000,00 TL maddi, 10.000,00 TL manevi tazminat ile teminat mektubunun haksız olarak paraya çevrilmesi nedeniyle 10.000,00 TL manevi tazminatın avans faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı- karşı davacı, asıl ve birleşen davanın reddini dilemiş, karşı davasında ise, sözleşmenin haklı olarak feshi nedeniyle teminat mektubunun 54.621,60TL bedelle nakde çevrildiğini, ancak sözleşmenin 36.2. maddesi uyarınca nakde çevrildiği tarihte yapılan güncelleme sonucu 57.573,41TL teminat mektubu bedeli belirlendiğinden aradaki fark olan 2.951,91TL"nin bankalarca uygulanacak en yüksek mevduat faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, asıl, birleşen ve karşı davaların reddine karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı- karşı davalının tüm temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Davalı-karşı davacı, sözleşmenin haklı feshi nedeniyle teminat mektubunun paraya çevrildiğini, paraya çevrildiği tarihte güncelleme yapılarak aradaki farkın sözleşmenin 36.2. maddesine göre tahsilini istemiş, mahkemece sözleşmenin iş bu maddesi değerlendirilmeden karşı davanın reddine karar verilmiştir. Taraflar arasında imzalanan sözleşmenin 36.2. maddesinde “4735 sayılı Kanunun 19, 20 ve 21 ... maddelerine göre sözleşmenin feshedilmesi halinde, kesin teminat ve varsa ek kesin teminatlar alındığı tarihten gelir kaydedileceği tarihe kadar ... İstatistik Kurumu tarafından yayımlanan aylık toptan eşya fiyat endeksine göre güncellenir. Güncellenen tutar ile kesin teminat ve varsa ek kesin teminatların tutarı asındaki fark yükleniciden tahsil edilir...” düzenlemesi mevcut olup sözleşmenin bu maddesi değerlendirilip sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karşı davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davacı- karşı davalının tüm temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle kararın davalı- karşı davacı yararına BOZULMASINA, 1480,00 TL duruşma avukatlık parasının davacıdan alınarak davalıya ödenmesine, aşağıda dökümü yazılı 3,70 TL kalan harcın davacıdan alınmasına, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 20/09/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.