7. Hukuk Dairesi 2013/17948 E. , 2014/3443 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi : Adana 5. İş Mahkemesi
Tarihi : 26/03/2013
Numarası : 2010/139-2013/204
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, dosya incelendi, gereği görüşüldü:
Davacı, davalı işverence iş akdinin haksız olarak sona erdirilmesi nedeniyle Adana 3 İş Mahkemesinin 2007/835 Esas sayılı dosyasında işe iade davasının kabulüne ve 4 ay boşta geçen süre ile 4 aylık işe başlatmama tazminatına karar verildiğini, kararın Yargıtay 9 HD nin 2008/13050 Esas sayılı ilamı ile 23.2.2009 tarihinde onanarak kesinleştiğini ve davalı işveren vekiline 30.3.2009 tarihinde işe başlama konusundaki iradesini içerir ihtarnamenin tebliğ edildiğini, ancak işverenin kendisini işe başlatmaması üzerine Adana 6 İcra Müdürlüğünün 2009/7247 takip sayılı dosyası ile davalı-borçlu ... Sasa Polyester San. A. Ş. aleyhine 7.8.2009 tarihinde ilamsız takip başlattığını ancak takibin davalının itirazı üzerine durduğunu bildirerek itirazın kaldırılarak takibin devamın karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davacının yasanın aradığı anlamda bizzat işverene yaptığı bir işe başlatma talebi olmadığını ve yetkisiz vekile yapılan başvurunun geçerli olmadığını savunarak, davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, işe iadeye ilişkin kararın kesinleşmesinden ve kendisine tebliğden itibaren davacının, 10 iş günü içerisinde özel yetkisi olmayan vekile başvurunun ;başvurunun ne şekilde yapılacağına dair yasalarda özel düzenlemenin olmadığı, sözlü başvurunun dahi ispat edilmesi kaydı ile işverene ulaştırılması kaydı ile geçerli kabul edildiği, dolayısı ile işverenin özel yetkisi olmayan vekiline yapılan başvurudan işe başlatma talebinin reddine dair cevabından anlaşılacağı üzere haberdar olduğu, önemli olan hususun işverenin bu başvurudan haberdar olması gerektiği, davacının başvurusunun işverenin haberdar olması nedeni ile geçerli kabul edilerek davanın kabulü ile takibe yapılan itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmiştir.
İşe iade davası sonunda işçinin başvurusu, işverenin işe başlatmaması ve buna bağlı olarak işe başlatmama tazminatı ile boşta geçen süreye ait ücret, ihbar ve kıdem tazminatı konularında taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
4857 sayılı İş Kanununun 21 inci maddesinin beşinci fıkrasına göre, işçi kesinleşen mahkeme kararının kendisine tebliğinden itibaren on iş günü içinde işe başlamak için işverene başvuruda bulunmak zorundadır. Aksi halde işverence yapılan fesih geçeri bir feshin sonuçlarını doğurur.
Yasada işçinin şahsen başvurması gerektiğine dair bir düzenleme bulunmamaktadır. İşçi, işe başlatılma konusundaki iradesini bizzat işverene iletebileceği gibi vekili ya da üyesi olduğu sendika aracılığı ile de ulaştırabilecektir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun Dairemizce de benimsenen görüşü bu yöndedir (Yargıtay HGK 17.6.2009 gün ve 2009/9232E, 2009/278K.).
Vekaletname avukata bir dava için verilir. Bu nedenle vekilin yeni açılan davalarda ya da takiplerde işveren adına iş yapma yetkisi bulunmamaktadır. İşe iade davasına katılan vekilin işe iade sonrası talepler için de vekil olarak devam zorunluluğu yoktur. Bu nedenle yasa gereği talebin bizzat işverene yapılması ya da yetkisiz vekile yapılan tebligatı işverenin öğrenmesinden itibaren 10 gün içinde başlatmadığını, yani usulsüz tebliğe rağmen öğrenme hususunu işçinin ispatlaması gereklidir.
Somut olayda, davacı vekili aracılığıyla işverenin yetkisiz vekiline işe başlama konusunda başvuruda bulunmuş ve akabinde de işe iade kararı ile birlikte hüküm altına alınan işe başlatmama ve boşta geçen süre ücretlerinin tahsili amacıyla icra takibi başlatmıştır. Mahkemece, davalının davacıyı işe başlatmayacağına dair cevabından başvuruyu öğrendiği gerekçesiyle takibin yerinde olduğu ve itirazın iptaline karar verilmiş ise de, karar usul ve yasaya aykırıdır. Davacı, davalı işverenin usulsüz tebliği öğrenmesine rağmen 10 gün içinde kendisini işe başlatmadığını ispat edememiş, davacıya bu konuda gerekli süre ve imkan verilmemiştir. Mahkemece davacıya davalının usulsüz tebliği icra takibinden önce öğrendiğini ve bu öğrenmeye rağmen kendisini 1 aylık yasal süre içinde işe başlatmadığını ispatlaması konusundaki delillerini bildirmesi için süre verip çıkacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması hatalı olup bozma nedenidir.
O halde davalı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve karar bozulmalıdır.
SSONUÇ:Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenlerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde, davalıya iadesine, 10.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.