Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/10655 Esas 2017/5792 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, taraflar arasında akdedilen 03/03/2009 tarihli kredi genel sözleşmesine istinaden davalıya teminat mektubu verildiğini, davalının teminat mektubu komisyon ücretini ödemediğini bunun üzerine icra takibine geçildiğini, itiraz üzerine takibin durduğunu ileri sürerek davalının itirazının iptaline, takibin devamına, icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı davaya yanıt vermemiştir.
Mahkemece toplanan delillere göre, taraflar arasında 03.03.2009 tarihinde 500.000,00 TL tutarında kredi genel sözleşmesi akdedildiği, borcun kaynağının sözleşmenin 13/f maddesine istinaden tahsis edilen teminat mektubu komisyon masrafının oluşturduğu, taraflar arasındaki kredi genel sözleşmesinde, banka kayıtlarının taraflar arasındaki uyuşmazlıklarda delil olacağının kararlaştırıldığı, davacı yanca dosyaya sunulan 13.07.2015 tarihli hesap hareketleri belgesinden davalının taraflar arasındaki kredi genel sözleşmesine istinaden 6.917,69 TL teminat komisyon masrafı tutarında borçlu iken söz konusu borcun icra takip hesaplarına kapama olarak aktarılmış olduğunun anlaşıldığı, buna göre davalının davacıya bu miktarda bir teminat mektubu komisyon borcu bulunduğu, davalının itirazında herhangi bir ödeme belgesi sunmadığı gibi yargılama sırasında da ödemeyi ispat eden bir delil sunmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne, davalı tarafından ... İcra Müdürlüğü’nün 2012/7253 esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali ile 6.917,69 TL asıl ve ferileriyle birlikte 8.385,74 TL toplam alacak ve asıl alacağa takip tarihinden itibaren işleyecek avans faizi üzerinden takibin devamına, davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı banka takip talebinde % 39 oranında temerrüt faizi istemiştir. Mahkemece bilirkişi raporu alınmadan davanın kabulüne ve asıl alacağa takip tarihinden itibaren avans faizi uygulanmasına karar vermiştir. Mahkemece sözleşme hükümleri dikkate alınarak temerrüt halinde uygulanması gereken faiz oranı bankacılık konusunda uzman bir bilirkişiye tespit ettirilip sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamış, mahkeme kararının bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 12/09/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.