Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2010/1446
Karar No: 2010/2932
Karar Tarihi: 01.06.2010

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2010/1446 Esas 2010/2932 Karar Sayılı İlamı

8. Hukuk Dairesi         2010/1446 E.  ,  2010/2932 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Tapu İptali ve Tescil


    ... ile ... ve müşterekleri aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının reddine dair Malatya 1.Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 28.12.2009 gün ve 401/574 sayılı hükmün duruşma yapılması sureiyle Yargıtay"ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmiştir. Dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 01.06.2010 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü temyiz eden davacı vekili Avukat ... geldi. Karşı taraftan kimse gelmedi. Duruşmaya başlanarak temyiz isteğinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan ve hazır bulunanın sözlü açıklaması dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek dosya incelendi gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Davacı vekili, vekil edeni ...’ın babası adına tapuda kayıtlı bulunan 238 ada 26 nolu parselde ve vekil edeninin babası daha sağken kardeşleri davalılar ... ve ... ..."ın anılan parselde kendilerine gelecek miras paylarını vekil edenine satıp devrettiklerini açıklayarak 238 ada 26 sayılı parselde ... ve ...’e ait miras paylarının iptali ile vekil edeni adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı ... ile ... mirasçılarından ... vekili, miras payının devrinin doğru olmadığını, açılan davanın reddine karar verilmesi gerektiğini bildirmiştir.
    Davalı ...’in (ölü) diğer mirasçılarına yöntemine uygun bir biçimde dava dilekçesi tebliğ edilmesine rağmen yargılama oturumlarına katılmamışlardır.
    Mahkemece, tapulu taşınmazlarda pay devrinin resmi şekilde ya da satış vaadi şeklinde yapılması gerektiğinden ve ortada böyle bir durum söz konusu olmadığından davanın reddine karar verilmesi üzerine; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, miras payı devrine ilişkindir.
    Uyuşmazlık konusu 238 ada 26 sayılı parsel 23.1.1945 tarihinden beri tapulu olup, satış ve devirlerle en son parselin tamamı 20.9.1948 tarihinde tarafların ortak miras bırakanı ...oğlu ... ...’a geçmiştir. Dosyadaki veraset belgesine göre ... ... 1979 yılında ölmüştür. Davacı vekili dava dilekçesinde tarafların ortak miras bırakanı ...oğlu ... ... sağ iken çocukları ... ve ...’in miras paylarını vekil edenine sattıklarını ve devrettiklerini bildirmiştir. TMK. nun 677. maddesi uyarınca kural olarak, tapulu taşınmazlardaki miras payı devrinin yazılı yapılması yeterlidir. Ancak, üçüncü kişilerle yapılan miras payı devri sözleşmelerinin noterlikçe düzenlenme kuralına bağlanmıştır. Miras bırakan ...oğlu ... ... daha sağ iken ve mirasçıların herhangi bir hakkı söz konusu olmadan yani miras payı hakları doğmadan çocukların birbirlerine miras payı devretmeleri hukuken geçerli bir sonuç doğurmaz ve herhangi bir hak bahşetmez. Kaldı ki, ortada yazılı bir sözleşme de söz konusu değildir. TMK. nun 678. maddesi uyarınca muris sağ iken yapılacak miras payı devrine ilişkin sözleşmelerde murisin bizzat imzasının bulunması halinde hukuki sonuç doğurur. Somut olayda böyle bir durum da söz konusu değildir. Dosya arasında bulunan 238 ada 26 sayılı parsele ait son tapu kayıt durumuna göre, ...oğlu ... ...’ın tüm mirasçılarının katılımıyla elbirliği mülkiyet 14.3.2006 tarihinde paylı mülkiyete dönüştürülmüştür. Yukarıda açıklanan ilkeler doğrultusunda herhangi bir yazılı sözleşme olmuş olsa bile, dava tarihinden önce elbirliği mülkiyet paylı mülkiyete dönüştürüldüğüne göre, daha önce yapılmış olan miras payının devri sözleşmesinden dönme niteliğinde bulunduğunun kabulü gerekir. Ancak yazılı yapılmış bir pay devri söz konusu değildir.
    Şu halde mahkemece, bu gerekçelerle davanın reddine karar verilmesi gerekirken miras payının devrinin resmi şekilde ya da satış vaadi sözleşmesi şeklinde yapılmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi doğru değil ise de, hüküm redde ilişkin olup sonucu itibariyle doğru bulunmuştur.
    Davacı vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile sonucu itibariyle doğru bulunan yerel mahkeme hükmünün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 17,15 TL peşin harcın onama harcına mahsubuna 01.06.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi