22. Hukuk Dairesi 2017/26242 E. , 2019/20134 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
DAVA TÜRÜ: ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalılardan ... Elektrik Dağıtım A.Ş. vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili; müvekkilinin iş sözleşmesinin geçerli ve haklı neden gösterilmeksizin işveren davalılar tarafından feshedildiğini, yapılan feshin geçersizliğine ve davacının işe iadesine karar verilmesi istemi ile açtıkları dava sonucunda Mahkemece feshin geçersizliğine ve davacının işe iadesine karar verildiğini, kararın temyizen incelenmesi neticesinde Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin 2014/20190 Esas sayılı ilamı ile hükmün onandığını belirterek boşta geçen süre ücreti, işe başlatmama tazminatı, fark kıdem ve ihbar tazminatları ile yıllık ücretli izin alacağının davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar Cevaplarının Özeti:
Davalı ... Elektrik Dağıtım A.Ş. Vekili; husumet itirazında bulunmuş, davacı vekili tarafından müvekkili şirket aleyhine açılan davanın yasal dayanağının bulunmadığını beyanla, davanın reddini istemiştir.Davalı ... Güvenlik ve Eğitim Hizmetleri Ltd. Şti. tarafından davaya cevap verilmemiştir.
Mahkeme Kararının Özeti: Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davalılardan ... Elektrik Dağıtım A.Ş. vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalı ... Elektrik Dağıtım A.Ş. vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Davacının işe başlatılmadığı tarihteki ücretinin tespiti yönünden taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.Somut olayda, uyuşmazlığın çözümü açısından Mahkemece; davacı işçiye emsal olabilecek işçilerin isimleri bildirildiğinde SGK ... İl Müdürlüğüne müzekkere yazılarak bu kişilere ait 2014 ve 2015 yıllarına ilişkin sigorta prim bildirimlerinin istenilmesi yönünde ara karar kurulmuş, davalı ... Güvenlik ve Eğitim Hizmetleri Ltd. Şti. tarafından verilen 23.06.2015 havale tarihli cevabi yazıda firmalarında ve ... bünyesinde çalışan personellerin asgari ücret ile çalıştırıldığı bildirilmiştir. Hal böyle iken, hükme esas alınan bilirkişi raporunda dosya kapsamındaki ücret bordrolarına göre davacının işten çıkarıldığı 23.10.2013 tarihinde günlük ücretinin brüt 51,05 TL olup yasal asgari ücretin %50 fazlası olması sebebi ile işe başlatılmadığı 31.01.2014 tarihi itibariyle de yasal asgari ücret olan 1.071,50 TL"nin %50 fazlası tutarındaki ücretle çalışabileceği varsayımından hareketle hesaplama yapılması hatalı olmuştur. Zira taraflar arasında davacı işçinin aylık ücretine asgari ücretin %50 fazlası tutarında zammın yansıtılacağı konusunda düzenleme bulunmamaktadır. Bu durumda davacının işe başlatılmadığı tarihteki çıplak ücretinin yasal asgari ücret düzeyinde olduğunun kabulü gerekmektedir.
3- Taraflar arasında, davacının yıllık izin ücreti alacağının miktarı noktasında uyuşmazlık vardır.
6100 sayılı HMK"nın 31. maddesinde hâkim, uyuşmazlığın aydınlatılmasının zorunlu kıldığı durumlarda, maddi veya hukuki açıdan belirsiz yahut çelişkili gördüğü hususlar hakkında, taraflara açıklama yaptırabilir, soru sorabilir, delil gösterilmesini isteyebilir şeklinde düzenleme yapılarak hakime yargılama sonunda doğruya ulaşma görevini yüklemiştir. Anayasamızın 141. maddesine göre, yargı basit, çabuk ve ucuz gerçekleşmelidir. Devlet yargının basit, ucuz ve çabuk gerçekleşmesi için gerekli düzenlemeleri yapmak durumundadır. Zira hakkın tanınması ve korunmasındaki gecikmeler, hukuk devleti ilkesi ile uyumlu değildir, adil yargılanma hakkını ihlâl eder. Bu sebeple yargılama sonucunda ulaşılacak hüküm, doğru, gecikmemiş ve kendisinden beklenen etkiyi gösteren bir niteliğe sahip olmalıdır. Bundan dolayı belirsiz vakıaların açıklattırılmasına, eksikliklerin hâkim tarafından işaret edilerek taraflarca giderilerek yargılamanın uzatılmasının önüne geçilmesine ilişkin hâkimin davayı aydınlatma yükümlülüğü bulunmaktadır. Usul hukuku için haksızlığın önlenmesinin anlamı, doğru hüküm kurulmasıdır. Bu hususta yapılacak bir inceleme içinse, tarafların iddialarını eksiksiz ve zaman, yer gibi somut unsurlarıyla tam bir açıklık içinde yargılamaya getirmeleri gerekmektedir. Doğru hüküm kuramama, bazen ise zayıf olan tarafın bir usuli hakkı bilmiyor olması dolayısıyla söz konusu olmaktadır. Böyle bir durumda, hakkın özünün, usule kurban edilmesi mümkün olmadığından, tarafın bir vakıayı bütün ayrıntılarıyla getirmemiş olması dolayısıyla yargılamanın doğru ve adil bir hüküm kurmaya elverişli olacak şekilde aydınlatılmamış olması durumunda hâkim devreye girecek ve söz konusu usûlî olanağı tarafa hatırlatacaktır.Somut olayda davacı vekili, dava dilekçesinde davacının yıllık izin haklarının kullandırılmadığını iddia etmiştir. Mahkemece, davacının 6 yılı aşkın hizmeti süresince hiç yıllık izin kullanmadığı kabul edilerek yapılan hesaplamaya göre yapılan ödemenin de mahsubu ile bakiye yıllık ücretli izin alacağı hüküm altına alınmıştır.Mahkemece, davacının davayı somutlaştırma yükü (HMK md.194), hakimin de davayı aydınlatma yükümlülüğü (HMK md. 31) bulunduğu göz önüne alınarak, davacının 6 yılı aşkın çalışma süresi boyunca hiç yıllık izin kullanmadığı hayatın olağan akışına ters olduğundan, davacının beyanı alındıktan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilip, sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 04.11.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.