Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2017/986 Esas 2019/9295 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/986
Karar No: 2019/9295
Karar Tarihi: 14.10.2019

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2017/986 Esas 2019/9295 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacılar, davalıların malik/sürücü ve trafik sigortacısı olduğu aracın müvekkillerinin yaya oğluna çarparak ölümüne sebep olduğunu belirterek, destekten yoksunluk tazminatı, cenaze masrafı ve manevi tazminat talep etmişlerdir. Mahkeme, davalı malik/sürücünün %25 oranında kusurlu olduğunu kabul ederek, maddi tazminat taleplerini kısmen kabul etmiş ve manevi tazminat taleplerini de kabul etmiştir. Ancak, destekten yoksun kalan davacıların zararının olduğu ve sürücü desteğin kusuru oranında indirim yapılması gerektiği HGK kararlarına atıfta bulunularak belirtilmiştir. Karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Kanun maddeleri: Trafik Kanunu.
17. Hukuk Dairesi         2017/986 E.  ,  2019/9295 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tazminat davasının yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerle davanın kısmen kabulüne dair verilen kararın, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    -K A R A R-
    Davacılar vekili, 16.01.2013 tarihinde, davalıların malik/sürücü ve trafik sigortacısı olduğu aracın müvekkillerinin yaya oğluna çarparak vefatına sebep olduğunu belirterek, fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydı ile davacılar için 10.000,00"er TL destekten yoksun kalma tazminatı ve cenaze masrafının, 75.000,00’er TL manevi tazminatın (sigorta şirketi maddi tazminattan sorumlu) kaza tarihinden itibaren yasal faizi ile müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiştir.
    Davalılar vekilleri, davanın reddini savunmuşlardır.
    Mahkemece, maddi tazminat taleplerinin kabulü ile davacı ... ve ... için ayrı ayrı 10.000,00’er TL maddi tazminatın kaza tarihi 16/01/2013 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte, davalı ... poliçe limiti ile ve dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte sorumlu olmak üzere, davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara verilmesine, manevi tazminatın taleplerinin kısmen kabulü ile her bir davacı için 20.000,00’er TL olmak üzere toplam 40.000,00 TL manevi tazminatın 16/01/2013 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalı ..."den alınarak davacılara verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, trafik kazasında ölüm nedeniyle destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir. Mahkemece, davacılar murisinin %75, davalı malik/sürücünün %25 oranında kusurlu olduğunun kabul edildiği, buna göre aktüer bilirkişiden tazminat hesabı yapılmasının istenildiği, 21.01.2015 tarihli aktüer bilirkişi raporunda müteveffa yayanın %75 oranında kusurlu olmasına göre, davacı anne için 7.826,72 TL, baba için 7.375,69 TL maddi zararın tespit edildiği, davacı vekili tarafından 04.03.2015 tarihli duruşmada bilirkişi raporunu kabul ettikleri ve rapor doğrultusunda karar verilmesini talep ettikleri anlaşılmaktadır.
    Mahkemece, davacıların, ölenin salt mirasçısı sıfatıyla değil, destekten yoksun kalan üçüncü kişi sıfatıyla dava açtıkları, ölüm nedeniyle doğrudan davacılar üzerinde doğan destekten yoksunluk zararının oluşumundaki murislerinin kusurunun davacılara yansıtılamayacağı, destekten yoksun kalan davacıların da zarar gören üçüncü kişi konumunda bulunduğu, buna göre, davacıların murisinin müterafik kusurunun öneminin bulunmadığı, davalı ... şirketinin zararın tamamından sorumlu olduğu belirtilerek, davanın kabulüne karar verilmiş ise de, varılan sonuç dosya kapsamına uygun bulunmamaktadır.
    Somut olayda; davalı malik/sürücü ...’nin idaresindeki araçla, davacıların murisi yaya oğullarına çarpması sonucu, muris ... ’nın vefat ettiği, ceza yargılaması sırasında ATK Trafik İhtisas Dairesi"nden alınan 23/10/2013 tarihli kusur raporunda murisin asli, davalı sürücünün tali kusurlu olduğunun belirlendiği, bu kusur oranı esas alınarak davalı sürücü ...’nin mahkumiyetine dair verilen kararın Yargıtay denetiminden geçerek onandığı, eldeki dosyada davalı malik/sürücünün %25 oranında kusurlu olduğunun kabul edilerek, hesap bilirkişisinden rapor tanzim edilmesinin istenildiği, bu kusur oranı esas alınarak düzenlenen rapora duruşma esnasında, davacı vekili tarafından itiraz edilmediği ve rapor doğrultusunda karar verilmesinin talep edildiği, netice olarak az yukarıda yazılı gerekçe ile davacıların maddi tazminat istemlerinin kabulüne karar verildiği anlaşılmaktadır.
    Davaya konu edilen trafik kazasında yaya desteğin asli, davalı sürücünün tali kusurlu olduğu dosya kapsamından anlaşılmakta, davacı tarafın da bu kusur oranına bir itirazı bulunmamaktadır. Davaya konu zararın oluşumundaki desteğin kusurunun davacılara yansıtılamayacağı, sürücü desteğin kusurlu olmasının, onun desteğinden yoksun kalan davacıları etkilemeyeceğine ilişkin HGK"nun 15.6.2011 gün ve 2011/17-142
    E-411 K., HGK"nun 22.2.2012 gün 2011/17-787 E- 2012/92 K., HGK"nun 16.1.2013 gün ve 2012/17-1491 E- 2013/74 K. sayılı ilamlarının dava konusu olayda uygulanma imkanı bulunmamakta ve desteğin kusuru oranında indirim yapılması gerekmekte olup, hatalı yorum ve yanlış gerekçe ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
    SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün bu davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı ...Ş."ye geri verilmesine 14/10/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.