16. Hukuk Dairesi Esas No: 2021/2287 Karar No: 2021/3267 Karar Tarihi: 05.04.2021
Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2021/2287 Esas 2021/3267 Karar Sayılı İlamı
16. Hukuk Dairesi 2021/2287 E. , 2021/3267 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Antakya İlçesinde 3402 sayılı Kanun"un Geçici 8. maddesi uyarınca yapılan kadastro çalışmaları sırasında, Alahan Mahallesi çalışma alanında bulunan 104 ada 9 parsel sayılı 973,66 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle Murat Kavran adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı Hazine, çekişmeli taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olduğunu, bu nedenle davalıya ecrimisil tahakkuk ettirildiğini, dolayısıyla davalının asli zilyetliğinin bulunmadığını ileri sürerek, taşınmazın tapu kaydının iptali ile adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece, çekişmeli taşınmaz üzerinde, davalı yararına, zilyetlikle iktisap koşullarının oluştuğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de, davacı Hazine; davalı tarafın çekişmeli taşınmaz üzerindeki zilyetliğinin asli değil fer’i nitelikte olduğu, zira davalı tarafın ecrimisil ödemek suretiyle taşınmaz üzerinde zilyetliğini sürdürdüğü iddiasında bulunmuş olup bu iddiası yöntemince araştırılmaksızın ve taşınmaz üzerinde yer aldığı bildirilen zeytin ağaçlarının taşınmazın hangi bölüm veya bölümlerinde yer aldığı ve kaç yaşında oldukları (deliceden aşılama ise aşı yaşlarının ne olduğu) belirlenmeksizin hüküm verilmiş olması nedeniyle, yapılan araştırma ve inceleme hüküm kurmak için yeterli bulunmamaktadır. Hal böyle olunca; doğru sonuca varılabilmesi için Mahkemece, çekişmeli taşınmaz başında fen ve ziraatçi bilirkişiler ile yerel bilirkişi ve taraf tanıkları eşliğinde yeniden keşif yapılmalı; öncelikle, dava konusu taşınmazla ilgili, davacı Hazine tarafından davalıya ecrimisil tahakkuk ettirilip ettirilmediği ve davalı tarafça ecrimisil ödenip ödenmediği taraf tanıklarından sorulup saptanmalı, davalı tarafça ecrimisil ödendiğine ilişkin belgelerin gönderilmesi halinde bu belgelerin dava konusu taşınmaza ait olup olmadığı belirlenmeli; dosya arasındaki ecrimisil tahakkuk ve tahsilatına ilişkin belgelerin bu taşınmaza ait olduğunun anlaşılması halinde, ecrimisil ödemesinin cebri icra tehdidi altında yapılıp yapılmadığı üzerinde durulmalı; davalı tarafça ödemenin cebri icra tehdidi altında yapıldığının kanıtlanamaması durumunda, davalının Hazine’nin üstün mülkiyetini kabul edip etmiş sayılacağı düşünülmeli; ecrimisile ilişkin bilgi ve belgelerin dava konusu taşınmaza ait olmadığının yahut dava konusu taşınmaza ait olmakla birlikte ödemenin, cebri icra tehdidi altında yapıldığının anlaşılması halinde ise, ziraatçi bilirkişiden alınacak raporda belirtilen ağaç yaşları (zeytin ağaçlarının deliceden aşılanmış olması halinde ise aşı yaşları) da dikkate alınarak toplanmış ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece belirtilen şekilde araştırma ve inceleme yapılmaksızın yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 05.04.2021 gününde oybirliği ile karar verildi.