11. Ceza Dairesi Esas No: 2017/5899 Karar No: 2018/207 Karar Tarihi: 11.01.2018
Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/5899 Esas 2018/207 Karar Sayılı İlamı
11. Ceza Dairesi 2017/5899 E. , 2018/207 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Resmi belgede sahtecilik HÜKÜM : Mahkumiyet
1-Sanık ..."nin, ... adına düzenlenen 12.03.2009 tarih ve 4.810.00 protokol numaralı sağlık kurulu raporunda isim ve T.C. kimlik numarasını değiştirerek tahrifat yapmak suretiyle resmi belgede sahtecilik suçunu işlediği iddiasıyla açılan kamu davasında; Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 14.10.2003 gün ve 232/250 sayılı kararında açıklandığı üzere; onaysız fotokopi niteliğinde olup suret belge özelliği taşımayan belgenin hukuki sonuç doğurmaya elverişli nitelikte olmayacağı ve aldatıcılık yeteneğinin bulunmayacağı dikkate alınarak, sanık ..."nin ifadesinde de ... adına düzenlenen sağlık kurulu raporunun fotokopisini çektiğini, üzerine kendi ismini ve T.C. kimlik numarasını yazdığını belirtmesi karşısında; maddi gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde tespiti bakımından, belgelerde sahtecilik suçlarında aldatma niteliğinin bulunup bulunmadığının takdirinin hakime ait olduğu da gözetilerek adli emanetin 2012/54 sırasına kayıtlı suça konu sağlık kurulu raporunun duruşmaya getirtilip incelenmek suretiyle, özelliklerinin duruşma tutanağına yazılması, aldatma niteliğinin bulunup bulunmadığının karar yerinde tartışılması ve aslının denetime olanak verecek şekilde dosya içine konulmasından sonra sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde mahkumiyet hükmü kurulması, 2-Kabule göre de; 5237 sayılı TCK’nun 53. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde yer alan haklardan sanığın sadece kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri yönünden koşullu salıverilme tarihine kadar uygulanması gerektiğinin gözetilmemesinin Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 11.01.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.