
Esas No: 2015/7463
Karar No: 2018/1247
Karar Tarihi: 28.02.2018
Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2015/7463 Esas 2018/1247 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davacı tarafından yasal süre içerisinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 28.02.2018 Çarşamba günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davacı ... ... ve vekili Avukat ... ile temyiz edilen davalı vekili Avukat ... duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:
-KARAR-
Dava, aldatma (hile) hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
Davacı, maliki olduğu 99 parsel sayılı taşınmaz bakımından davalı ile ticari ilişkileri geliştirme amacı ile davalının isteği ve dava dışı tapu müdürü ...’un baskısı ile ipotek tesis edildiğini, yapılan işlemler nedeniyle şikayeti üzerine ilgililerin ceza aldığını, taşınmaz üzerinde ipotek tesis edildikten sonra, davalı tarafından sunulan ibranameye rağmen taşınmazın icra kanalı ile satışa çıkarıldığını ancak davalı tarafından taşınmazın temellük edildiğini, devir işlemin geçersiz olduğunu ileri sürerek davalı adına olan tapu kaydının iptali ile adına tescilini istemiştir.
Davalı, derdestlik itirazında bulunmuş, taşınmazı davacının kendisine olan borcu nedeniyle ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile aldığını, davacının kötü niyetli olarak süreci geciktirme amacı ile davalar açtığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddianın ispat edilemediği ve hak düşürücü sürenin dolduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Toplanan deliller ve tüm dosya içeriğinden, çekişme konusu arsa nitelikli 99 parsel sayılı taşınmaz davacı adına kayıtlı iken, 06.07.2005 tarihli resmi senede göre taşınmaz üzerindeki 30.000,00 TL ipotek ile birlikte davacının, davalıdan % 42 faizli 06.07.2006 tarihinde ödenmek üzere aldığı 150.000,00 TL borcuna karşılık olarak taşınmaz üzerinde ipotek tesis edildiği, taşınmazın daha sonra ... . İcra Müdürlüğü"nün 2006/9900 Esas sayılı dosyası üzerinden ipoteğin paraya çevrilmesi istemli takibe konu edilmesi sonucunda ... . İcra Müdürlüğü’nün 2006/711 Talimat sayılı dosyası üzerinden 17.12.2010 tarihinde satışa çıkartılarak davalı adına tescil edildiği, davacının 01.05.2008 ve 03.11.2010 tarihlerinde savcılığa konu ile ilgili şikayette bulunduğu anlaşılmaktadır.
Dosya içerisinde bulunan 28.02.2015 havale tarihli dilekçe ekinden anlaşıldığı üzere ... Cumhuriyet Başsavcılığının 2015/11030 Soruşturma numaralı dosyası üzerinden aralarında ... ve ... ...’ın da şüpheli olarak yer aldığı, resmi belgede sahtecilik ve dolandırıcılık suçlarının işlendiği iddiasıyla iddianame düzenlediği ayrıca, davacının sahte olduğunu iddia ettiği ipotek belgesine ilişkin olarak kamu davasının açıldığı ve ... . Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davanın derdest olduğu, eldeki davanın da bu davaların sonucundan etkileneceği kuşkusuzdur.
Hal böyle olunca; HMK"nun 165. maddesi gereğince ceza davasının sonucunun beklenilmesi ve oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken değinilen yön gözardı edilerek, yazılı olduğu üzere hüküm kurulması doğru değildir.
Davacının yerinde bulunan temyiz itirazlarının kabulü ile, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 30.12.2017 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince gelen temyiz eden vekili için 1.630.00.-TL. duruşma vekâlet ücretinin temyiz edilenden alınmasına, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 28.02.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.