10. Ceza Dairesi 2017/6958 E. , 2021/3114 K.
"İçtihat Metni"
Mahkeme : İSKENDERUN 2. Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma
Hükümler : Mahkûmiyet
Dosya İncelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
1)Dosya kapsamına ve UYAP üzerinden yapılan incelemeye göre,
a) Sanık ... hakkında, 02/08/2011 tarihinde işlediği iddia edilen "uyuşturucu madde ticareti yapma" suçu nedeniyle 12/01/2012 tarihinde düzenlenen iddianame ile açılan kamu davasında, Hatay 2. Ağır Ceza Mahkemesi"nin 03/05/2013 tarih ve 2012/17-2013/107 sayılı kararı ile TCK’nın 371/, 188/3, 52, 58, 53 ve 63. maddeleri uyarınca 4 yıl 2 ay hapis ve 1.000 TL adli para cezasına hükmedildiği ve söz konusu hükmün Dairemizin 03/06/2020 tarih, 2020/214 esas ve 2020/2145 karar sayılı ilamı ile bozulması üzerine, Hatay 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde 2020/126 esas sayısı ile derdest olduğu; temyize konu dosya yönünden ise sanık hakkında, 01/09/2011 tarihli eylemi nedeni ile “uyuşturucu madde ticareti yapma” suçundan, 23/07/2013 tarihinde iddianame düzenlendiği, bu haliyle belirtilen suç tarihleri arasında hukuki kesintinin oluşmadığı anlaşıldığından; bozma sonrası yargılamanın yapıldığı Hatay 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2020/126 esas sayılı dosyasının halen derdest ise temyize konu dava dosyası ile birleştirilmesi; kesinleşmiş ise dosyasının getirtilerek bu dosya içine konması ve incelenmesi, sonucuna göre tüm deliller birlikte değerlendirilip, eylemlerin tek suç, iki ayrı suç ya da zincirleme suç oluşturup oluşturmadığı tartışılıp değerlendirildikten sonra sanığın hukukî durumunun belirlenmesi, belirtilen suçların zincirleme suç oluşturduğunun kabul edilmesi durumunda; ağır sonuç doğuran suç esas alınarak belirlenecek cezanın, zincirleme suç nedeniyle TCK"nın 43. maddesi gereğince artırılması ve böylece bulunacak sonuç cezanın, kesinleşen hükümdeki sonuç cezadan “fazla olması halinde” aradaki fark kadar “ek cezaya hükmolunması”, aksi halde “ek ceza verilmesine yer olmadığına" karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde eksik araştırma ile hüküm kurulması,
b) Sanık ... hakkında, 29/05/2011, 05/06/2011 ve 29/06/2011 tarihlerinde işlediği iddia edilen "uyuşturucu madde ticareti yapma" suçu nedeniyle 11/10/2011 tarihinde düzenlenen iddianame ile açılan kamu davasında, Hatay 2. Ağır Ceza Mahkemesi"nin 14/11/2012 tarih ve 2011/247-2012/262 sayılı kararı ile TCK’nın 188/3, 43, 52, 58, 53 ve 63. maddeleri uyarınca 6 yıl 3 ay hapis ve 1.800 TL adli para cezasına hükmedildiği ve söz konusu hükmün Dairemizin 27/01/2015 tarih, 2014/646 esas ve 2015/384 karar sayılı ilamı ile onanarak kesinleştiği; temyize konu dosya yönünden ise sanık hakkında, 01/09/2011 tarihli eylemi nedeni ile “uyuşturucu madde ticareti yapma” suçundan, 23/07/2013 tarihinde iddianame düzenlendiği, bu haliyle belirtilen suç tarihleri arasında hukuki kesintinin oluşmadığı anlaşıldığından; hüküm verilerek kesinleşen Hatay 2. Ağır Ceza Mahkemesi"nin 14/11/2012 tarih ve 2011/247-2012/262 sayılı dosyasının getirtilerek bu dosya içine konması ve incelenmesi, sonucuna göre tüm deliller birlikte değerlendirilip, eylemlerin tek suç, iki ayrı suç ya da zincirleme suç oluşturup oluşturmadığı tartışılıp değerlendirildikten sonra sanığın hukukî durumunun belirlenmesi, belirtilen suçların zincirleme suç oluşturduğunun kabul edilmesi durumunda; ağır sonuç doğuran suç esas alınarak belirlenecek cezanın, zincirleme suç nedeniyle TCK"nın 43. maddesi gereğince artırılması ve böylece bulunacak sonuç cezanın, kesinleşen hükümdeki sonuç cezadan “fazla olması halinde” aradaki fark kadar “ek cezaya hükmolunması”, aksi halde “ek ceza verilmesine yer olmadığına" karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde eksik araştırma ile hüküm kurulması,
2)Adli emanetin 2011/916 sırasında kayıtlı uyuşturucu maddeler ile Adana Kriminal Polis Laboratuvarınca alınan tanık numunelerin müsaderesi hususunda karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
3)Kabule göre de; hükümden sonra 24/11/2015 tarihinde yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi"nin 08/10/2015 tarihli 2014/140 esas ve 2015/85 sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin bazı hükümlerinin iptal edilmesi ve 15/04/2020 tarihinde yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun"la TCK’nın 53. maddesinde yapılan değişiklik nedeniyle, bu maddenin uygulanması açısından, sanıkların durumlarının yeniden belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanıkların temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan diğer yönleri incelenmeyen hükümlerin BOZULMASINA, 08/03/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.