Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/3352
Karar No: 2018/717
Karar Tarihi: 30.01.2018

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2017/3352 Esas 2018/717 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, davalılar arasında yapılan sözleşme uyarınca satın aldığı dairenin tapu kaydının iptali ve adına tescilini, aksi halde satış bedelinin avans faizi ile tahsili talep etmiştir. Davalılar tapunun henüz düzenlenmediğini ve bedelin ödenmediğini iddia etmiştir. Mahkeme, davacının talebini reddetmiş ve dava dışı arsa malikleri ile yüklenici şirket arasındaki sözleşmenin haklı olarak feshedildiği kabul edilerek davacı lehine az bir miktarda karar verilmiştir. Ancak Yargıtay, eksik inceleme ve araştırma yapıldığı gerekçesiyle kararı bozmuştur. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 97. maddesi, (mülga 818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 81. maddesi) uyarınca davacının temlik sözleşmesine göre öncelikle kendi edimini yerine getirmesi zorunlu olduğu belirtilmiştir.
14. Hukuk Dairesi         2017/3352 E.  ,  2018/717 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
    (Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla)

    Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 21.01.2010 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil olmadığı takdirde satış bedelinin avans faizi ile tahsili talebi üzerine bozma ilamına uyularak yapılan muhakeme sonunda; davacının davalı ... aleyhine olan davasının reddine, davacının davalı ... İnşaat Turizm Ticaret A.Ş. aleyhine açtığı davanın kısmen kabulüne dair verilen 31.01.2017 günlü hükmün Yargıtayca, duruşmalı olarak incelenmesi davacı ... vekili tarafından, duruşmasız olarak temyizi ise davalılar vekili tarafından istenilmekle, tayin olunan 30.01.2018 günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davacı vekili Av. ... ile karşı taraftan davalı ... İnşaat Turizm Ticaret A.Ş. vekili Av. ... geldiler. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelenlerin sözlü açıklamaları dinlendi duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı. Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
    KA R A R
    Davacı vekili 21/01/2010 tarihli dilekçesi ile; davacının, davalı şirket ile aralarında 23.08.2000 tarihli sözleşme düzenlendiğini, sözleşmede dairenin satış bedelinin tamamının senetlerinin alındığı, markın aylık artışının %6"dan fazlasının alınmayacağının kararlaştırıldığını, sözleşme uyarınca 13 ada 62 parsel üzerine inşaat edilen ...Sitesi ... Blok ....kat ... nolu mesken cinsli bağımsız bölümü ödeme planı uyarınca 75.000,00.DM karşılığında satın aldığını, dairenin 22.01.2003 tarihinde davacıya yazılı belge ile teslim edildiğini, 8 yıldır davacının kullanımında olduğunu, Mersin 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2005/260 ve Mersin 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2007/343 E. sayılı dosyalarında açmış olduğu menfi tespit dosyalarının açılmamış sayılmasına karar verildiğini, davacının tüm ödemelerini eksiksiz yerine getirdiğini, davalı arsa sahibi tapu maliki ... tarafından davacı aleyhine gıyabında görülen Erdemli 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 28.05.2009 tarihli, 200/352 Esas -2008/231 Karar sayılı müdahalenin önlenmesi kararı alındığını; ancak taşınmazın tapu kaydı verilmediği gibi yüklenici şirket tarafından diğer davalı ..."e muvazaalı olarak devredildiğini ileri sürerek davaya konu taşınmazın tapu kaydının iptali ile davacı adına tescilini, aynen ifa ve talebinin kabul edilmemesi halinde 10.200.DM’nin fiili ödeme tarihindeki döviz kuruna göre hesaplanması sonucu toplam 33.193,00-TL"nin dava tarihi itibariyle işleyecek en yüksek avans faizi ile davalı arsa sahibi ve yüklenici şirketten tahsilini istemiştir.
    Davalılar vekili, davacının dava konusu taşınmazı 2000 yılından beri kullanmasına rağmen tapusunu almadığını, bedelinin ödenmediğini, taşınmazın tahliyesine ilişkin kesin hüküm bulunduğunu, taşınmazın tahliye edildiğini, taraflarınca kabul edilen 10.200-DM ve 5.000,00-TL çek bedelini ödemeye hazır olduklarını, bu miktara yönelik davanın açılmasına sebebiyet vermediklerinden, kabul edilen kısım dışındaki taleplerin reddini savunmuştur.
    Mahkemece, taraflar arasındaki sözleşme uyarınca davacının ödemesi gereken tutarın 75.000 DM. olduğu, satış bedelinin tamamı ödenmediğinden meni müdahale ve ecrimisil davası ile davalı satıcı şirket tarafından satış sözleşmesinin haklı olarak feshedildiğinin kabul edilmesinin ve davacının tapu iptal ve tescil talebinin yerinde olmadığı, düzenlenen bilirkişi raporlarının hükme esas alınacak nitelik ve yeterlilikte olduğu anlaşıldığından, davacının davalı ... aleyhine olan davasının reddine, davacının davalı ... İnşaat Turizm Ticaret A.Ş. aleyhine açtığı davanın kısmen kabulü ile 31.151,46 TL"nin dava tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faizini geçmeyecek oranda avans faizi ile birlikte davalı şirketten alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, ... Köyü 13 ada 62 parsel, Ö blok 19 no"lu bağımsız bölüm üzerindeki tedbirin karar kesinleştiğinde kaldırılmasına karar verilmiştir.
    Hükmü, davacı ...vekili ve davalı ... İnşaat Tur. Tic. A.Ş. vekili temyiz etmiştir.
    1-Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya kapsamına göre davalılar vekilinin tüm, davacılar vekilinin ise aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
    2- Davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarına gelince;
    Dava, davalı ... ve dava dışı diğer arsa malikleri ile davalı yüklenici şirket arasında düzenlenen 29.12.1999 tarih, 48509 yevmiye nolu kat karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince yüklenici şirkete düşen 62 sayılı parsel Ö blok 19 nolu mesken cinsli ve 16.04.1999 tarih, 1650 yevmiye nolu işlem ile davalı arsa sahibi ...adına kat irtifakı suretiyle tescil edilen bölümün davalı yüklenici şirket tarafından 23.08.2000 tarihli harici yazılı satış sözleşmesine göre davacıya temlik ve teslimine dayalı tapu iptali ve tescil, mümkün olmadığı takdirde alacağın tahsili istemine ilişkindir.
    Davalılar, 23.08.2000 tarihli alacağın temlikine ilişkin sözleşmenin haklı olarak feshedildiğini savunmuşlar ise de yüklenici şirket tarafından açılmayan ve konusu farklı olan müdahalenin önlenmesi hükmü, temlik sözleşmesinin feshine gerekçe gösterilmeyeceği gibi 6098 sayılı Borçlar Kanununun 123. maddesi (818 sayılı Borçlar Kanunun 106. maddesi) gereğince temlik sözleşmesinin fesih hakkının kullanılabilmesi için davalı satıcı yüklenici şirketin, bakiye bedel için uygun süre vererek davacıyı temerrüde düşürmesi gerekir. Belirtilen işlemler yapılmadığından davalı şirket, temlik sözleşmesinin feshedildiği savunmasını yasal delillerle ispat edememiştir. Bu nedenle davacının temlik sözleşmesi halen geçerlidir. Davacının 23.08.2000 tarihli sözleşmedeki temlik ve satış bedeli olan 75.000 DM"a karşılık 65.687,67 DM ödediği 18.04.2014 tarihli mali bilirkişilerin raporu ile belirlenmiştir. Bu durumda, davacının karşılıklı edimleri içeren temlik sözleşmesine dayanarak taşınmazın tapu kaydının iptali ile adına tescilini isteyebilmesi için 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu"nun 97 maddesi, (mülga 818 sayılı Borçlar Kanunu"nun 81. maddesi) hükmü uyarınca öncelikle kendi edimini yerine getirmesi zorunludur.
    Hal böyle olunca; temlik sözleşmesinde satış bedeli olarak belirlenen Alman Markı, 28 Şubat 2002 tarihinde yasal para olma özelliğini kaybederek tedavülden kalkmış bulunduğundan, davacının temlik sözleşmesine göre ödemesi gereken bedel 9.312,33 DM oduğundan davacının sözleşmedeki satış bedeli ile ödemiş olduğu bedel oranlanarak, dava konusu bağımsız bölümün dava tarihindeki rayiç bedeli belirlenerek satış bedelindeki oranlamaya göre saptanacak bakiye satış bedeli davalı yüklenici şirkete ödenmek üzere TBK 97 maddesi uyarınca birlikte ifa kuralı gereğince davacı tarafa depo ettirilmeli, ondan sonra davacının yüklenicinin halefi olarak tescil istemine hak kazanıp kazanmadığı değerlendirilerek, tapu iptali ve tescili talebi hakkında bir karar verilmesi gerekir.
    Eksik inceleme ve araştırmayla yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bu sebeple hükmün bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenle temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bent uyarınca davacı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde davacı tarafa iadesine, 1630 TL Yargıtay duruşma vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,
    30.01.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi